Konut Haberleri
05 Oca 2017 09:32
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 04:56
Yerebatan Sarnıcı'nda 450 gün sürecek restorasyon çalışması başladı
10 yıldır en çok ziyaretçi ağırlayan müzeler arasına giren ve Türkiye'nin en değerli tarihi eserleri arasında bulunan Yerebatan Sarnıcı'nda restorasyon süreci başladı...
Günümüzün en gözde tarihi bölgesi olan ve turistlerin ilgi odağı
haline Yerebatan Sarnıcı'nda 500 yıldan sonra restorasyon
başlıyor...
İstanbul Büyükşehir Belediyesince (İBB) Kültür AŞ tarafından işletilen Yerbatan Sarnıcı, Aralık ayında başlayan ve 450 gün sürecek restorasyonun ardından yeni görünümüne kavuşacak.
Ayasofya Camisi'nin karşısında bulunan ve Türkiye'nin en gözde turizm mekanlarından olan sarnıç için, fiziki yenileme çalışmalarının öncesinde, teknik ön çalışmalar, ölçüm ve planlamalar yapıldı.
Yerebatan Sarnıcı Müdürü Celalettin Deniztoker, Yerebatan Sarnıcı'nın 10 yıldır en çok ziyaretçi alan 3'üncü müze olduğunu söyledi.
Ziyaretçi sayısında, her yıl yüzde 10'luk bir artışın gözlendiğine dikkati çeken Deniztoker, "Yerebatan Sarnıcı, bin 500 yıllık tarihi bir mekan. Bundan evvel, 1987 senesinde turizmin hizmetine açılmış ve o zamandan bu zamana kadar büyük bir restorasyon görmemiş. Kısmet olursa bu sene büyük restorasyona başlıyoruz. Restorasyon çalışmalarının 2018'in Mart ayında bitirilmesi planlanıyor fakat bunu ne kadar önceye çekebilirsek turizm açısından o kadar iyi olacak." diye konuştu.
Deniztoker, daha önceki restorasyonlarda sarnıcın yürüme yollarının yapıldığını ve içerideki çamurun tahliye edildiğini hatırlatarak, bu çalışmanın sarnıç tarihinin en kapsamlı restorasyonu olacağı bilgisini verdi.
Müzenin giriş ve çıkışları da yenilenecek
Yerebatan Sarnıcı'nı konu alan kitap ve filmlerin sarnıca ilgiyi arttırdığının altını çizen Deniztoker, şöyle devam etti:
"Yürüme yollarının, 30 senelik bir süreçten sonra restorasyona ihtiyacı hasıl oldu. Bu yürüme yollarının daha modern bir şekilde yapılması düşünülüyor. Aynı zamanda yağmurda su sirkülasyonu olan tonozların da yalıtımı yapılacak ve su sirkülasyonu en aza indirilecek. Sütunların bazıları da beton halinde. O sütunlar da onarılıp eski haline getirilecek."
Deniztoker, ziyaretçilerin konforunu da düşündüklerini vurgulayarak, "Sarnıcın giriş ve çıkışının da onarımı yapılacak. Daha da güzelleştirilecek. Girişimizde müşterilerin bekleyeceği bir ortam olmadığı için giriş turnikelerinin büyütülmesi ve orada müşterilerin bekleyeceği bir cam alan yapılması düşünülüyor. Aynı zamanda çıkışı da büyütüp güzelleştireceğiz." ifadelerini kullandı.
Ziyaretçi sayısının, 2014'te 2 milyon 100 bin civarında olduğunu vurgulayan Deniztoker, yaşanan terör olayları dolayısıyla son iki yılda düşüş görüldüğüne dikkati çekerek, yabancı turistlerin ilgisini çekmek amacıyla yurt dışında tanıtım çalışmaları yapıldığını anlattı.
Celalettin Deniztoker, sarnıcın restorasyon boyunca ziyarete açık kalacağının altını çizerek, "Burası bin 500 yıllık bir eser ve bu zamana kadar ayakta durmuş. İnşallah bu restorasyondan sonra bin 500 yıl daha insanların hizmetine sunulmaya devam eder." dedi.
Sarnıcın yanındaki parkta bulunan, tüm Antik Roma yollarının başlangıç noktası olarak kabul edilen ve 4'üncü yüzyıla tarihlendirilen Milion Taşı ile hemen yanında yer alan 16. yüzyıla ait su terazisi de restore edilecek.
Yerebatan Sarnıcı'nın özellikleri
Yerebatan Sarnıcı, suyun içinden yükselen mermer sütunların arasındaki ihtişamından dolayı halk tarafından "Yerebatan Sarayı" olarak da anılıyor. Yaklaşık 100 bin ton su depolama kapasitesine sahip sarnıca ilişkin yabancı kaynaklarda geçen Basilika isminin, sarnıcın yakınında bulunan Ilius Basilikası'ndan geldiği rivayet ediliyor.
Uzunluğu 140, genişliği 70 metre olan, 52 basamaklı taş bir merdivenle inilen sarnıcın içinde her biri 9 metre yüksekliğinde 336 sütun bulunuyor. Çoğunluğu daha eski yapılardan toplandığı anlaşılan bu sütunlardan 295'i halen açık olan kısımda, 41'i ise kapalı kısımda yer alıyor. Yerebatan Sarnıcı, 7 bin 648 metrekarelik kısmı açık, bin 30 metrekarelik kısmı kapalı alanda olmak üzere 8 bin 678 metrekarelik bir alanı kaplıyor.
Yüzyıllar boyu Bizans ve Osmanlı saraylarıyla bölgede yaşayan halkın su ihtiyacını karşılayan sarnıç, Osmanlı İmparatorluğu döneminde iki kez restore edildi. Sarnıcın ilk onarımı 3. Ahmet zamanında (1723) Mimar Kayserili Mehmet Ağa tarafından yapıldı.
İkinci onarım ise Sultan 2. Abdülhamid (1876-1909) zamanında yapıldı. Müze olmasının yanı sıra milli ve milletlerarası birçok etkinliğe ev sahipliği yapan sarnıç, 1987'de İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından bakımı ve bir gezi platformu yapılmak suretiyle ziyarete açıldı. Sarnıç, 1994'te yeniden büyük bir temizlik ve bakımdan geçirildi.
Yerebatan Sarnıcı, her gün 09.00-17.30 saatlerinde ziyaret edilebiliyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesince (İBB) Kültür AŞ tarafından işletilen Yerbatan Sarnıcı, Aralık ayında başlayan ve 450 gün sürecek restorasyonun ardından yeni görünümüne kavuşacak.
Ayasofya Camisi'nin karşısında bulunan ve Türkiye'nin en gözde turizm mekanlarından olan sarnıç için, fiziki yenileme çalışmalarının öncesinde, teknik ön çalışmalar, ölçüm ve planlamalar yapıldı.
Yerebatan Sarnıcı Müdürü Celalettin Deniztoker, Yerebatan Sarnıcı'nın 10 yıldır en çok ziyaretçi alan 3'üncü müze olduğunu söyledi.
Ziyaretçi sayısında, her yıl yüzde 10'luk bir artışın gözlendiğine dikkati çeken Deniztoker, "Yerebatan Sarnıcı, bin 500 yıllık tarihi bir mekan. Bundan evvel, 1987 senesinde turizmin hizmetine açılmış ve o zamandan bu zamana kadar büyük bir restorasyon görmemiş. Kısmet olursa bu sene büyük restorasyona başlıyoruz. Restorasyon çalışmalarının 2018'in Mart ayında bitirilmesi planlanıyor fakat bunu ne kadar önceye çekebilirsek turizm açısından o kadar iyi olacak." diye konuştu.
Deniztoker, daha önceki restorasyonlarda sarnıcın yürüme yollarının yapıldığını ve içerideki çamurun tahliye edildiğini hatırlatarak, bu çalışmanın sarnıç tarihinin en kapsamlı restorasyonu olacağı bilgisini verdi.
Müzenin giriş ve çıkışları da yenilenecek
Yerebatan Sarnıcı'nı konu alan kitap ve filmlerin sarnıca ilgiyi arttırdığının altını çizen Deniztoker, şöyle devam etti:
"Yürüme yollarının, 30 senelik bir süreçten sonra restorasyona ihtiyacı hasıl oldu. Bu yürüme yollarının daha modern bir şekilde yapılması düşünülüyor. Aynı zamanda yağmurda su sirkülasyonu olan tonozların da yalıtımı yapılacak ve su sirkülasyonu en aza indirilecek. Sütunların bazıları da beton halinde. O sütunlar da onarılıp eski haline getirilecek."
Deniztoker, ziyaretçilerin konforunu da düşündüklerini vurgulayarak, "Sarnıcın giriş ve çıkışının da onarımı yapılacak. Daha da güzelleştirilecek. Girişimizde müşterilerin bekleyeceği bir ortam olmadığı için giriş turnikelerinin büyütülmesi ve orada müşterilerin bekleyeceği bir cam alan yapılması düşünülüyor. Aynı zamanda çıkışı da büyütüp güzelleştireceğiz." ifadelerini kullandı.
Ziyaretçi sayısının, 2014'te 2 milyon 100 bin civarında olduğunu vurgulayan Deniztoker, yaşanan terör olayları dolayısıyla son iki yılda düşüş görüldüğüne dikkati çekerek, yabancı turistlerin ilgisini çekmek amacıyla yurt dışında tanıtım çalışmaları yapıldığını anlattı.
Celalettin Deniztoker, sarnıcın restorasyon boyunca ziyarete açık kalacağının altını çizerek, "Burası bin 500 yıllık bir eser ve bu zamana kadar ayakta durmuş. İnşallah bu restorasyondan sonra bin 500 yıl daha insanların hizmetine sunulmaya devam eder." dedi.
Sarnıcın yanındaki parkta bulunan, tüm Antik Roma yollarının başlangıç noktası olarak kabul edilen ve 4'üncü yüzyıla tarihlendirilen Milion Taşı ile hemen yanında yer alan 16. yüzyıla ait su terazisi de restore edilecek.
Yerebatan Sarnıcı'nın özellikleri
Yerebatan Sarnıcı, suyun içinden yükselen mermer sütunların arasındaki ihtişamından dolayı halk tarafından "Yerebatan Sarayı" olarak da anılıyor. Yaklaşık 100 bin ton su depolama kapasitesine sahip sarnıca ilişkin yabancı kaynaklarda geçen Basilika isminin, sarnıcın yakınında bulunan Ilius Basilikası'ndan geldiği rivayet ediliyor.
Uzunluğu 140, genişliği 70 metre olan, 52 basamaklı taş bir merdivenle inilen sarnıcın içinde her biri 9 metre yüksekliğinde 336 sütun bulunuyor. Çoğunluğu daha eski yapılardan toplandığı anlaşılan bu sütunlardan 295'i halen açık olan kısımda, 41'i ise kapalı kısımda yer alıyor. Yerebatan Sarnıcı, 7 bin 648 metrekarelik kısmı açık, bin 30 metrekarelik kısmı kapalı alanda olmak üzere 8 bin 678 metrekarelik bir alanı kaplıyor.
Yüzyıllar boyu Bizans ve Osmanlı saraylarıyla bölgede yaşayan halkın su ihtiyacını karşılayan sarnıç, Osmanlı İmparatorluğu döneminde iki kez restore edildi. Sarnıcın ilk onarımı 3. Ahmet zamanında (1723) Mimar Kayserili Mehmet Ağa tarafından yapıldı.
İkinci onarım ise Sultan 2. Abdülhamid (1876-1909) zamanında yapıldı. Müze olmasının yanı sıra milli ve milletlerarası birçok etkinliğe ev sahipliği yapan sarnıç, 1987'de İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından bakımı ve bir gezi platformu yapılmak suretiyle ziyarete açıldı. Sarnıç, 1994'te yeniden büyük bir temizlik ve bakımdan geçirildi.
Yerebatan Sarnıcı, her gün 09.00-17.30 saatlerinde ziyaret edilebiliyor.