Gündem
08 Eyl 2014 14:52
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 01:48
Türkiye inşaat sektörüne ILO ile düzen getirecek!
TÜRKİYE, madencilikten sonra ölümlü iş kazalarında dünya birincisi olduğu inşaat sektörüne çeki düzen getirmek için ILO’nun 167 no’lu sözleşmesini imzalamaya hazırlanıyor.
TÜRKİYE, madencilikten sonra ölümlü iş kazalarında dünya birincisi olduğu inşaat sektörüne çeki düzen getirmek için ILO’nun 167 no’lu sözleşmesini imzalamaya hazırlanıyor.
TÜRKİYE’de en çok ölümlü iş kazasının olduğu sektörlerden inşaat için harekete geçiliyor. Hükümet, inşaat sektöründe iş güvenliği koşullarını belirleyen Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 167 nolu sözleşmesini imzalamayı resmi gündemine aldı. Bu da iskeleden, yeraltı çalışmasına, elektrik tesisatından, yük asansörüne kadar tüm inşaat unsurlarına ILO kriterlerinin getirilmesi anlamına geliyor.
ÖLÜMLÜ KAZALARDA BİRİNCİ
Türkiye’de işyerlerinin yüzde 11’i inşaat sektöründe. Ancak ölümlü iş kazalarında inşaat sektörü tüm sektörlerden önde. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin ağustos ayı raporuna göre, 1 ay içinde inşaatlarda 40 işçi iş kazalarında hayatını kaybetti. İnşaatlardaki iş kazalarında ölen işçi sayısının her geçen gün artması, hükümetin ILO’nun 167 nolu sözleşmesini imzalama çalışmalarına hız vermesinin temel nedeni olarak gösteriliyor. 1991 yılından bu yana yürürlükte olan sözleşme, Uruguay, Irak, İtalya, Macaristan, Guatemala, Dominik Cumhuriyeti gibi ülkeler tarafından onaylanmış durumda.
TEHLİKEDE İŞÇİ TERK EDECEK
Sözleşmeyle getirilen en temel haklardan biri, işçiye tehlike durumunda o bölgeyi terk etme hakkı verilmesi. Şantiyelerde çalışan işçiler sağlık ve güvenliklerine ilişkin ciddi yakın bir tehlike olduğuna dair geçerli sebepleri olduğunda, kendilerini tehlikeden uzaklaştırma hakkına sahip olacak. Ayrıca inşaat alanlarında alınacak önlemler, o bölgenin yakınından geçen insanları da koruyacak. İnşaatlardaki en temel kaza nedenlerinden taşıyıcı unsur ve asansörlere de kriterler getiren sözleşme, işverenlerin yeraltı veya tünel çalışmalarında su basması, gaz birikmesi gibi durumlara karşı gerekli incelemeyi yapması ve önlem almasını; olası yangın veya su basması durumunda çalışanların güvenli bir yere ulaşmasını temin edecek yapıyı kurmasını zorunlu tutuyor.
Madencilik sözleşmesi imzalanacak
167 nolu sözleşmenin yanı sıra, ILO’nun 1995 tarihli ‘Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi de Türkiye tarafından onaylanacak. Sözleşme, maden işletmesi sahiplerine ve hükümetlere önemli sorumluluklar getiriyor. Sözleşmeyi bugüne kadar 28 ülke onayladı. Bu ülkeler arasında Brezilya, ABD, Rusya, Ermenistan, Almanya, Zimbabve de yer alıyor. Soma’da 301 işçinin ölümüne neden olan madencilik faciası sonrasında sözleşmenin Türkiye tarafından imzalanmamış olması tartışmalara neden olmuştu.
TÜRKİYE’de en çok ölümlü iş kazasının olduğu sektörlerden inşaat için harekete geçiliyor. Hükümet, inşaat sektöründe iş güvenliği koşullarını belirleyen Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 167 nolu sözleşmesini imzalamayı resmi gündemine aldı. Bu da iskeleden, yeraltı çalışmasına, elektrik tesisatından, yük asansörüne kadar tüm inşaat unsurlarına ILO kriterlerinin getirilmesi anlamına geliyor.
ÖLÜMLÜ KAZALARDA BİRİNCİ
Türkiye’de işyerlerinin yüzde 11’i inşaat sektöründe. Ancak ölümlü iş kazalarında inşaat sektörü tüm sektörlerden önde. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin ağustos ayı raporuna göre, 1 ay içinde inşaatlarda 40 işçi iş kazalarında hayatını kaybetti. İnşaatlardaki iş kazalarında ölen işçi sayısının her geçen gün artması, hükümetin ILO’nun 167 nolu sözleşmesini imzalama çalışmalarına hız vermesinin temel nedeni olarak gösteriliyor. 1991 yılından bu yana yürürlükte olan sözleşme, Uruguay, Irak, İtalya, Macaristan, Guatemala, Dominik Cumhuriyeti gibi ülkeler tarafından onaylanmış durumda.
TEHLİKEDE İŞÇİ TERK EDECEK
Sözleşmeyle getirilen en temel haklardan biri, işçiye tehlike durumunda o bölgeyi terk etme hakkı verilmesi. Şantiyelerde çalışan işçiler sağlık ve güvenliklerine ilişkin ciddi yakın bir tehlike olduğuna dair geçerli sebepleri olduğunda, kendilerini tehlikeden uzaklaştırma hakkına sahip olacak. Ayrıca inşaat alanlarında alınacak önlemler, o bölgenin yakınından geçen insanları da koruyacak. İnşaatlardaki en temel kaza nedenlerinden taşıyıcı unsur ve asansörlere de kriterler getiren sözleşme, işverenlerin yeraltı veya tünel çalışmalarında su basması, gaz birikmesi gibi durumlara karşı gerekli incelemeyi yapması ve önlem almasını; olası yangın veya su basması durumunda çalışanların güvenli bir yere ulaşmasını temin edecek yapıyı kurmasını zorunlu tutuyor.
Madencilik sözleşmesi imzalanacak
167 nolu sözleşmenin yanı sıra, ILO’nun 1995 tarihli ‘Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi de Türkiye tarafından onaylanacak. Sözleşme, maden işletmesi sahiplerine ve hükümetlere önemli sorumluluklar getiriyor. Sözleşmeyi bugüne kadar 28 ülke onayladı. Bu ülkeler arasında Brezilya, ABD, Rusya, Ermenistan, Almanya, Zimbabve de yer alıyor. Soma’da 301 işçinin ölümüne neden olan madencilik faciası sonrasında sözleşmenin Türkiye tarafından imzalanmamış olması tartışmalara neden olmuştu.