Sektörel
17 Mar 2015 15:41
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 02:29
Türkiye için risk uyarısı!
Uluslararası kredi derecelendirme şirketi Standard and Poors (S&P) Türkiye konut piyasasının iç ve dış taleple desteklendiğini vurguladı
Standard & Poor’s Gelişmekte Olan Ülkeler konut Piyasaları
Araştırması’nda yer alan değerlendirmede, "Kısa vadede
Türkiye konut piyasalarının fonlama koşullarının destekleyici
olarak kalması bekleniyor. Yabancı alıcıların Türkiye konut
piyasalarına karşı ilgisinin pazarı desteklemeye devam etmesi
öngörülüyor. Ancak Türkiye’nin artan genç nüfusundan kaynaklanan
güçlü yapısal talep, Türkiye konut piyasalarındaki ana itici
etkenin olarak kalmaya devam etmesi bekleniyor" denildi.
Daha uygun parasal koşullar ve düşük petrol fiyatlarının sonucu 2015 yılında temel enflasyondaki düşüşe bağlı olarak satınalma gücünde beklenen artışın Türkiye konut piyasasındaki iç talebi canlandırması beklendiği belirtilen raporda, şu uyarıya yer verildi: "Yine de Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişleme programı ve ABD’de FED’in olası faiz artırımı Türkiye’ye doğru sermaye akışlarının belirsizliğini artırıyor. Türkiye’nin dış sermaye akışına bağımlılığı gön önüne alındığında bu durumun Türkiye konut piyasasında riskleri içerebileceği görülüyor." Türkiye’de 2014 yılında konut fiyatlarının ortalama yüzde 16’nın üzerinde arttığına dikkat çekilen raporda, "Konut fiyatlarında 2014 yılındaki reel artış, 2013 yılındaki yüzde 6’lık rekoru da aşarak yüzdre 7’ye çıktı" denildi.
Artan talep nedeniyle mortgage faizlerinin, 2013 Haziran ayındaki yüzde 8.3’lük en düşük düzeyinden, 2014 yılının Nisan ayında yüzde 13.6 ile rekor düzeye çıktığına da dikkat çekilen S&P raporunda, bu tarihten sonra başlayan iniş trendiyle konut kredisi faizlerinin Şubat ayında yüzde 10.8 düzeyine kadar çekildiğine işaret edildi.
S&P raporunda faizlerin yükseldiği dönemde kredili konut satışlarında önemli daralmalar yaşandığına da işaret edilerek, faizlerdeki düşüşlere paralel olarak kredili satışların da yükseliş içinde olduğu, fiyatların da yükseliş eğilimine girdiği belirtildi.
Daha uygun parasal koşullar ve düşük petrol fiyatlarının sonucu 2015 yılında temel enflasyondaki düşüşe bağlı olarak satınalma gücünde beklenen artışın Türkiye konut piyasasındaki iç talebi canlandırması beklendiği belirtilen raporda, şu uyarıya yer verildi: "Yine de Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişleme programı ve ABD’de FED’in olası faiz artırımı Türkiye’ye doğru sermaye akışlarının belirsizliğini artırıyor. Türkiye’nin dış sermaye akışına bağımlılığı gön önüne alındığında bu durumun Türkiye konut piyasasında riskleri içerebileceği görülüyor." Türkiye’de 2014 yılında konut fiyatlarının ortalama yüzde 16’nın üzerinde arttığına dikkat çekilen raporda, "Konut fiyatlarında 2014 yılındaki reel artış, 2013 yılındaki yüzde 6’lık rekoru da aşarak yüzdre 7’ye çıktı" denildi.
Artan talep nedeniyle mortgage faizlerinin, 2013 Haziran ayındaki yüzde 8.3’lük en düşük düzeyinden, 2014 yılının Nisan ayında yüzde 13.6 ile rekor düzeye çıktığına da dikkat çekilen S&P raporunda, bu tarihten sonra başlayan iniş trendiyle konut kredisi faizlerinin Şubat ayında yüzde 10.8 düzeyine kadar çekildiğine işaret edildi.
S&P raporunda faizlerin yükseldiği dönemde kredili konut satışlarında önemli daralmalar yaşandığına da işaret edilerek, faizlerdeki düşüşlere paralel olarak kredili satışların da yükseliş içinde olduğu, fiyatların da yükseliş eğilimine girdiği belirtildi.