Konut Haberleri
22 Eki 2014 07:52
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 02:01
Torunlar İnşaat'ın patronları...
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Erdal Bağcı, Torun Center inşaatında 10 işçinin öldüğü asansör faciasıyla ilgili iddianameyi hazırladı.
25 kişinin 4 yıldan 22.5 yıla kadar hapsi istenirken, Torunlar İnşaat’ın patronlarına ve üst düzey yöneticilerine takipsizlik kararı verildi. Bu arada ölen 10 işçiden Bilal Bal'ın ailesinin avukatı, ''Biz ve 7 aile, şirketten tatmin edici para aldık, şikayetten vazgeçtik'' dedi.
MECİDİYEKÖY’deki Torun Center inşaatında 6 Eylül’de 10 işçinin ölümüyle sonuçlanan asansör faciasıyla ilgili iddianame hazırlandı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Erdal Bağcı’nın hazırladığı ancak henüz mahkeme tarafından kabul edilmeyen 31 sayfalık iddianamede 25 kişiye 10 kişinin taksirle ölümüne neden olmak suçlaması yöneltildi. Sanıkların 4 yıldan 22.5 yıla kadar hapislerinin istendiği iddianameyle birlikte Torunlar GYO’nun sahipleri ve üst düzey yöneticileri hakkında ‘kovuşturmaya yer olmadığı’na da karar verildi.
BİLİRKİŞİDEN SUÇLAMA
Savcı Erdal Bağcı iddianamesinde, sanık ve tanık ifadeleri ile bilirkişi raporuna da yer verdi. İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyeleri Cevat Erdem İmrak, Mehmet Emin Savcı, Ergun Bozdağ ve Derya Ahmet Kocabaş ile makine mühendisi Fatih Aydınlı, elektrik mühendisi Mustafa Kavukçu ve inşaat mühendisi Beste Ardıç Arslan’dan oluşan 7 kişilik bilirkişi heyetince hazırlanan 5 sayfalık raporun sonuç-kanaat bölümünde, “cephe asansörünün şantiyeye montajını, bakımını yapan Geda Majör firmasının yetkilileri ve teknik personeli ile asıl işveren konumundaki Torunlar GYO, Torun Yapı, Torunlar Gıda Proje ortaklığının idari ve teknik sorumlularının kazada kusurlu oldukları kanaati oluşmuştur” denildi.
Kimliği bilinmeyen asansör kullanıcısının, yapı denetimi firması yetkililerinin ve iş sağlığı güvenliği firması yetkililerinin kazada kusur durumlarının nihai raporda değerlendirileceği kaydedildi. İddianamede asansörünü kiralayan ve şantiyeye montajını, bakımını yapan Geda Major firmasının yetkilileri ve teknik personeli, asıl iş veren konumundaki asansör kiracısı Torunlar GYO-Torun Yapı-Torunlar Gıda Proje Ortaklığının idari ve teknik sorumlularının ‘Asli Kusurlu’ olarak gösterildi. İş Sağlığı ve Güvenliği (OSGB) Firması olan NCA İş Güvenliği Danışmanlık Ve Ticaret AŞ Ortakları ve NCA İş Güvenliği Danışmanlık Ve Ticaret AŞ firmasının İSG Katip Sistemi üzerinde şantiye ataması yapılan iş güvenliği uzmaları da ‘Tali Kusurlu’ olarak belirtildi.
Savcı açıklamasına, Torunlar GYO Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Yunus Emre Torun, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Torun, Muhasebe Müdürü Lütfü Vardı, Torunlar İnşaat Satın Alma Müdürü Abdülvahit Kaplan, Torun Center Proje Koordinatörü Tuncer Akarçay, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Haluk Okur ile Bektaş Ateş ve Özmen Özmenoğlu hakkında ‘Taksirle 10 kişinin ölümüne sebebiyet vermek’, ‘Yargı Görevini Yapanı Etkileme’ suçundan kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verildiğini yazdı.
‘Sekiz aile para aldı şikayetten vazgeçti’
ÖLEN İşçilerden Giresunlu Bilal Bal’ın ailesinin avukatı olan Mustafa Tanrıverdi, Torunlar GYO’nun kendilerine verdiği parayı aldıklarını ve şikâyetlerinden vazgeçtiklerini belirterek “Sorumluluk tamamen asansör şirketindeymiş. Tatmin edici bir miktar ödeme yapıldı. Sulh protokolü yapıldı. İmzamızı attık. Paramızı aldık. Çeki de tahsil ettim. Torunlar 8 aileyle anlaştı. Son iki aile kaldı. Mithat Torun bu işin üzerinde duruyor” dedi.
“500 bin TL teklif edildi ancak biz almadık”
Kazada ölen kartonpiyer ustası Murat Usta’nın ailesinin avukatı Erdoğan İnan ise, “Bize de aracılar vasıtasıyla 500 bin TL teklif edildi ancak biz almadık. 820 bin TL’lik tazminat davası açtık. Ailelerin reddedilemeyeceği rakamlar teklif ediliyor. Bir bizimkisi kaldı anlaşmayan, bir de bildiğim kadarıyla Tunceli’li Hıdır Ali Genç’in yakınları. Diğer ailelere yardımlar da gidiyor ama bizimkilerin yüzüne bakan yok. Orada evli olan, çocuğu olan, vefat eden en genç insan Murat Usta’ydı” dedi.
Murat Usta’nın yeni doğum yapan eşi Ayşe Usta ise “Bizimle kimse görüşmedi. Şirketten ne arayan, ne de soran oldu. Asansör faciasında yakınlarını kaybeden diğer ailelerle de hiç görüşmedik. Benim bu konuda hiçbir bilgim yok. Avukatlarımız ilgileniyor” diye konuştu.
“Bir suç varsa protokolle ortadan kalkmaz”
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Kılıç, para alınmasına ilişkin, “Ailelerin imzaladığı protokolün ceza yargılamasında hiç etkisi olmaz. Kamu davası açılırsa bu kamu adına devam eder” yorumunu yaptı. Avukat Cem Murat Sofuoğlu ise, “Amme davasıdır. Protokolün etkisi olmaz. Ancak şikâyetçi kalmazsa, sanıklar çok hafif cezalar alabilir” dedi.
“Cezada alt sınıra gidebilir”
Avukat Cem Murat Sofuoğlu ise şunları söyledi: “Amme davasıdır. Protokolün etkisi olmaz. Ancak şikâyetçi kalmazsa, sanıklar çok hafif cezalar alabilir. Cezada alt sınıra gidebilir.”
İddianamede sanık olarak yer alanlar
TORUNLAR GYO (12 kişi)
Genel Müdür Yardımcısı Remzi Aydın, Tüm projeden sorumlu Proje Müdürü Murat Aytimur, Mekanik Tesisat Sorumlusu İsmail Hakkı Doruk, İdare Müdürü Metin Karakoç, İnşaat Teknikeri Hakan Çelebi, Planlama Şefi Bahadır Uçar, Saha teknikeri Halil Tarık Çalışkan, Saha Mühendisi Ercan Tokmakçı, B Blok Şefi Bünyamin Keskin, Saha Mimarı Kadir Şükrü Yılmaz, SahaTeknikeri Onur Uludaşdemir, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Levent Yaşar Çelik,
GEDA Majör Asansör firması (5 kişi)
Ortak Orhan Demirel, Çalışan Ümit Savul, Tamir, Bakım ve Onarım sorumlusu Turgay Dalkıç, Teknik Sorumlu Önder Türksoy, Tamir, Bakım ve Onarım Sorumlusu Adem Akyıldız,
NCA İş ve İş Güvenliği firması: (8 kişi)
İSG Uzmanı Proje Sorumlusu Mert Çanakçı, İş Güvenliği Uzmanı ve Danışmanı İbrahim Mert Uzun, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Ahmet Said Demir, İş Sağlığı ve Güvenliği Teknikeri Kadir Dinç, İş Sağlığı Ve Güvenliği Uzmanı Emre Öz, İş Sağlığı Güvenliği Teknikeri Selçuk Erdur, İş Güvenliği Teknikeri Ömer Kuş, İşyeri Hekimi Erkan Okur.
İDDİANAMEDEN ÇARPICI DETAYLAR
Savcı Erdal Bağcı iddianamesinde, sanık ve tanık ifadeleri ile bilirkişi raporuna da yer verdi. Tanık ifadelerinde facianın nasıl göz göre göre geldiği bir kez daha ortaya çıktı.
O ifadelerden çarpıcı detaylar şöyle:
EĞİTİM VERİLMEDİ
Asansör operatörü Mehmet Hanifi Giray: “Torunlar GYO isimli firmada 16-17 aydır çalışmaktayım, ancak asansörün kaza yaptığı B Blokta asansör kullanıcısı yani asansör operatörü olarak işe başlayalı 1,5 ay kadar süre oldu, bana asansör kullanımı ile ilgili olarak ciddi bir eğitim verilmedi. Sadece asansörü kullanan diğer bir arkadaş 15-20 dakika bir eğitim verdi. Bu eğitimde de asansörün hareket ettirilmesi-durdurulması ile ilgili düğmelerin nasıl kullanılacağını gösterdi. Olayın olduğu gün akşam saat 17:00 ye kadar bu asansörü ben kullandım. Mesaim bitince bu görevi diğer asansör kullanıcısı Hıdır Ali Genç’e devrettim. Siviç isimli mekanizmanın ne olduğunu bilmem. Bu asansörde siviç in takılı olup olmadığını bilmiyorum. Bildiğim kadarıyla bu asansör 31. Kata kadar çıkabilirdi, yani son kat 31.kattı. 31.kattan sonra çıkmıyor, kendiliğinden stop ediyor. O gün 31.kattan sonra asansör durmamış neden durmadığını da bilmiyorum”
SWITCH OLMADIĞI BAKANLIK RAPORUNDA VAR
İnşaat Kamp Amiri Yardımcısı Ferhat Ök: “B Bloktaki asansörde sık sık arıza yapmakta bu arazalar kısa çözümler ile çalışır hale getirilmekte idi. Hatta olayın olduğu 06/09/2014 gününden bir gün önce akşam bu asansör yine arıza yapmış Benim kanaatime göre bu ölümlü kazanın sorumluları Geda Asansör Firması Yetkilileri, NCA isimli iş ve iş güvenliği yetkilileri ile Torunlar GYO da görevli idari ve teknik personeldir. Çünkü bu kazanın olma ihtimali önceden belli idi. Zira arızalar sık sık meydana gelmiş olmasına rağmen kimse ciddi bir çözüm üretmedi. Hatta 2014 yılı Nisan ayında Çalışma Bakanlığından gelen bir heyet yapmış olduğu bir kontrolde asansörlerin hiç birinde switch denilen fren sistemi toparlanma sistemi olmadığını rapor etmişlerdir.”
DÜĞMEYE BASARAK DURDURUYORDUM
İnşaat işçisi Barış Aktepe:
“Kaza meydana gelmeden 1 ay kadar önce kaza olan asansörde işçi olarak çalışmıştım, malzemeleri ve insanları asansörle gidecekleri katlara götürüyor, düğmeye basmak suretiyle asansörü açıp kapatıyordum. Benim çalıştığım dönemde asansör bir kaç defa arıza yaptı. Bir kaç kat aşağıya düştü. Acil stop düğmesine basarak asansörü durdurabildim, benim başıma düşme olayı 3 defa geldi. Emrah ACAR isimli işçi arkadaşım birkaç defa düştü, birinde yere çakıldı.
Babam olan Haydar AKTEPE çalıştığı dönemde aynı asansörde birkaç aşağıya düşmüştü. Her asansörün son katında olan siviç kaza yapan asansörde yoktu. Kazanın meydana geldiği bina 47 katlıydı. Asansörün son çıktığı kat 31. Kattı. Bu binada son katta olması gereken swicth olmadığı için kaza meydana gelmiştir. Eğer swicth olsaydı kaza meydana gelmeyecekti. Eğer swicth olsaydı asansörün gelişini algılayacak ve asansörü durduracaktı.
BİZE YALAN SÖYLEDİLER
Asansör operatörü Ercan Kılaguz: “Kazadan iki ay öncesi iş yerinde asansörler arıza yapmaya başladı. Arızaların yoğun şekilde olduğunu idare yönetimine, iş yeri güvenlik şirketine, Geda Major firmasına bildirdik. Buna rağmen asansörlere müdahale edilmedi. Hıdır Ali Genç hiçbir eğitimi olmamasına rağmen, kendi istemese de asansörde görevlendirildi.
Kaza yapan asansörün arıza anında katlarda otomatik durdurma sivici olması gerekiyordu. Olmadığını gördüm. Oysa yetkililer bize daha önceleri bu asansörün kaza anında otomatik olarak katlar arasında durdurucu sistemi olduğunu söylemişlerdi. Kazadan sonra anlaşıldı ki bu sistem yokmuş. Bize yalan söylüyorlarmış. Kaza yapan asansörde daha önceleri dördüncü kattan, üçüncü kattan, beşinci kattan düşmeler oldu. Mesafe kısa olduğundan can kaybı olmadı ama önlem de alınmadı. Ölüm ile her an yüz yüze kaldığım için psikolojik olarak destek ve ilaç kullanıyorum.
PATRONLAR ASANSÖRÜ KULLANMAZDI
Asansör operatörü Emrah Acar: “Asansör arızaları ile ilgili müdahale eksiklerinden proje müdürü Murat Aytimur, şirket sahipleri Mehmet Torun, Emre Torun ve Aziz Torun haberdardı. Şirket sahibi Emre Torun asansörler sık sık arıza yaptığı için asansöre güvenmezdi. İnşaat teftişlerini yaparken merdiveni kullanırdı.
HÜRRİYET
MECİDİYEKÖY’deki Torun Center inşaatında 6 Eylül’de 10 işçinin ölümüyle sonuçlanan asansör faciasıyla ilgili iddianame hazırlandı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Erdal Bağcı’nın hazırladığı ancak henüz mahkeme tarafından kabul edilmeyen 31 sayfalık iddianamede 25 kişiye 10 kişinin taksirle ölümüne neden olmak suçlaması yöneltildi. Sanıkların 4 yıldan 22.5 yıla kadar hapislerinin istendiği iddianameyle birlikte Torunlar GYO’nun sahipleri ve üst düzey yöneticileri hakkında ‘kovuşturmaya yer olmadığı’na da karar verildi.
BİLİRKİŞİDEN SUÇLAMA
Savcı Erdal Bağcı iddianamesinde, sanık ve tanık ifadeleri ile bilirkişi raporuna da yer verdi. İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyeleri Cevat Erdem İmrak, Mehmet Emin Savcı, Ergun Bozdağ ve Derya Ahmet Kocabaş ile makine mühendisi Fatih Aydınlı, elektrik mühendisi Mustafa Kavukçu ve inşaat mühendisi Beste Ardıç Arslan’dan oluşan 7 kişilik bilirkişi heyetince hazırlanan 5 sayfalık raporun sonuç-kanaat bölümünde, “cephe asansörünün şantiyeye montajını, bakımını yapan Geda Majör firmasının yetkilileri ve teknik personeli ile asıl işveren konumundaki Torunlar GYO, Torun Yapı, Torunlar Gıda Proje ortaklığının idari ve teknik sorumlularının kazada kusurlu oldukları kanaati oluşmuştur” denildi.
Kimliği bilinmeyen asansör kullanıcısının, yapı denetimi firması yetkililerinin ve iş sağlığı güvenliği firması yetkililerinin kazada kusur durumlarının nihai raporda değerlendirileceği kaydedildi. İddianamede asansörünü kiralayan ve şantiyeye montajını, bakımını yapan Geda Major firmasının yetkilileri ve teknik personeli, asıl iş veren konumundaki asansör kiracısı Torunlar GYO-Torun Yapı-Torunlar Gıda Proje Ortaklığının idari ve teknik sorumlularının ‘Asli Kusurlu’ olarak gösterildi. İş Sağlığı ve Güvenliği (OSGB) Firması olan NCA İş Güvenliği Danışmanlık Ve Ticaret AŞ Ortakları ve NCA İş Güvenliği Danışmanlık Ve Ticaret AŞ firmasının İSG Katip Sistemi üzerinde şantiye ataması yapılan iş güvenliği uzmaları da ‘Tali Kusurlu’ olarak belirtildi.
Savcı açıklamasına, Torunlar GYO Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Yunus Emre Torun, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Torun, Muhasebe Müdürü Lütfü Vardı, Torunlar İnşaat Satın Alma Müdürü Abdülvahit Kaplan, Torun Center Proje Koordinatörü Tuncer Akarçay, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Haluk Okur ile Bektaş Ateş ve Özmen Özmenoğlu hakkında ‘Taksirle 10 kişinin ölümüne sebebiyet vermek’, ‘Yargı Görevini Yapanı Etkileme’ suçundan kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verildiğini yazdı.
‘Sekiz aile para aldı şikayetten vazgeçti’
ÖLEN İşçilerden Giresunlu Bilal Bal’ın ailesinin avukatı olan Mustafa Tanrıverdi, Torunlar GYO’nun kendilerine verdiği parayı aldıklarını ve şikâyetlerinden vazgeçtiklerini belirterek “Sorumluluk tamamen asansör şirketindeymiş. Tatmin edici bir miktar ödeme yapıldı. Sulh protokolü yapıldı. İmzamızı attık. Paramızı aldık. Çeki de tahsil ettim. Torunlar 8 aileyle anlaştı. Son iki aile kaldı. Mithat Torun bu işin üzerinde duruyor” dedi.
“500 bin TL teklif edildi ancak biz almadık”
Kazada ölen kartonpiyer ustası Murat Usta’nın ailesinin avukatı Erdoğan İnan ise, “Bize de aracılar vasıtasıyla 500 bin TL teklif edildi ancak biz almadık. 820 bin TL’lik tazminat davası açtık. Ailelerin reddedilemeyeceği rakamlar teklif ediliyor. Bir bizimkisi kaldı anlaşmayan, bir de bildiğim kadarıyla Tunceli’li Hıdır Ali Genç’in yakınları. Diğer ailelere yardımlar da gidiyor ama bizimkilerin yüzüne bakan yok. Orada evli olan, çocuğu olan, vefat eden en genç insan Murat Usta’ydı” dedi.
Murat Usta’nın yeni doğum yapan eşi Ayşe Usta ise “Bizimle kimse görüşmedi. Şirketten ne arayan, ne de soran oldu. Asansör faciasında yakınlarını kaybeden diğer ailelerle de hiç görüşmedik. Benim bu konuda hiçbir bilgim yok. Avukatlarımız ilgileniyor” diye konuştu.
“Bir suç varsa protokolle ortadan kalkmaz”
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Kılıç, para alınmasına ilişkin, “Ailelerin imzaladığı protokolün ceza yargılamasında hiç etkisi olmaz. Kamu davası açılırsa bu kamu adına devam eder” yorumunu yaptı. Avukat Cem Murat Sofuoğlu ise, “Amme davasıdır. Protokolün etkisi olmaz. Ancak şikâyetçi kalmazsa, sanıklar çok hafif cezalar alabilir” dedi.
“Cezada alt sınıra gidebilir”
Avukat Cem Murat Sofuoğlu ise şunları söyledi: “Amme davasıdır. Protokolün etkisi olmaz. Ancak şikâyetçi kalmazsa, sanıklar çok hafif cezalar alabilir. Cezada alt sınıra gidebilir.”
İddianamede sanık olarak yer alanlar
TORUNLAR GYO (12 kişi)
Genel Müdür Yardımcısı Remzi Aydın, Tüm projeden sorumlu Proje Müdürü Murat Aytimur, Mekanik Tesisat Sorumlusu İsmail Hakkı Doruk, İdare Müdürü Metin Karakoç, İnşaat Teknikeri Hakan Çelebi, Planlama Şefi Bahadır Uçar, Saha teknikeri Halil Tarık Çalışkan, Saha Mühendisi Ercan Tokmakçı, B Blok Şefi Bünyamin Keskin, Saha Mimarı Kadir Şükrü Yılmaz, SahaTeknikeri Onur Uludaşdemir, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Levent Yaşar Çelik,
GEDA Majör Asansör firması (5 kişi)
Ortak Orhan Demirel, Çalışan Ümit Savul, Tamir, Bakım ve Onarım sorumlusu Turgay Dalkıç, Teknik Sorumlu Önder Türksoy, Tamir, Bakım ve Onarım Sorumlusu Adem Akyıldız,
NCA İş ve İş Güvenliği firması: (8 kişi)
İSG Uzmanı Proje Sorumlusu Mert Çanakçı, İş Güvenliği Uzmanı ve Danışmanı İbrahim Mert Uzun, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Ahmet Said Demir, İş Sağlığı ve Güvenliği Teknikeri Kadir Dinç, İş Sağlığı Ve Güvenliği Uzmanı Emre Öz, İş Sağlığı Güvenliği Teknikeri Selçuk Erdur, İş Güvenliği Teknikeri Ömer Kuş, İşyeri Hekimi Erkan Okur.
İDDİANAMEDEN ÇARPICI DETAYLAR
Savcı Erdal Bağcı iddianamesinde, sanık ve tanık ifadeleri ile bilirkişi raporuna da yer verdi. Tanık ifadelerinde facianın nasıl göz göre göre geldiği bir kez daha ortaya çıktı.
O ifadelerden çarpıcı detaylar şöyle:
EĞİTİM VERİLMEDİ
Asansör operatörü Mehmet Hanifi Giray: “Torunlar GYO isimli firmada 16-17 aydır çalışmaktayım, ancak asansörün kaza yaptığı B Blokta asansör kullanıcısı yani asansör operatörü olarak işe başlayalı 1,5 ay kadar süre oldu, bana asansör kullanımı ile ilgili olarak ciddi bir eğitim verilmedi. Sadece asansörü kullanan diğer bir arkadaş 15-20 dakika bir eğitim verdi. Bu eğitimde de asansörün hareket ettirilmesi-durdurulması ile ilgili düğmelerin nasıl kullanılacağını gösterdi. Olayın olduğu gün akşam saat 17:00 ye kadar bu asansörü ben kullandım. Mesaim bitince bu görevi diğer asansör kullanıcısı Hıdır Ali Genç’e devrettim. Siviç isimli mekanizmanın ne olduğunu bilmem. Bu asansörde siviç in takılı olup olmadığını bilmiyorum. Bildiğim kadarıyla bu asansör 31. Kata kadar çıkabilirdi, yani son kat 31.kattı. 31.kattan sonra çıkmıyor, kendiliğinden stop ediyor. O gün 31.kattan sonra asansör durmamış neden durmadığını da bilmiyorum”
SWITCH OLMADIĞI BAKANLIK RAPORUNDA VAR
İnşaat Kamp Amiri Yardımcısı Ferhat Ök: “B Bloktaki asansörde sık sık arıza yapmakta bu arazalar kısa çözümler ile çalışır hale getirilmekte idi. Hatta olayın olduğu 06/09/2014 gününden bir gün önce akşam bu asansör yine arıza yapmış Benim kanaatime göre bu ölümlü kazanın sorumluları Geda Asansör Firması Yetkilileri, NCA isimli iş ve iş güvenliği yetkilileri ile Torunlar GYO da görevli idari ve teknik personeldir. Çünkü bu kazanın olma ihtimali önceden belli idi. Zira arızalar sık sık meydana gelmiş olmasına rağmen kimse ciddi bir çözüm üretmedi. Hatta 2014 yılı Nisan ayında Çalışma Bakanlığından gelen bir heyet yapmış olduğu bir kontrolde asansörlerin hiç birinde switch denilen fren sistemi toparlanma sistemi olmadığını rapor etmişlerdir.”
DÜĞMEYE BASARAK DURDURUYORDUM
İnşaat işçisi Barış Aktepe:
“Kaza meydana gelmeden 1 ay kadar önce kaza olan asansörde işçi olarak çalışmıştım, malzemeleri ve insanları asansörle gidecekleri katlara götürüyor, düğmeye basmak suretiyle asansörü açıp kapatıyordum. Benim çalıştığım dönemde asansör bir kaç defa arıza yaptı. Bir kaç kat aşağıya düştü. Acil stop düğmesine basarak asansörü durdurabildim, benim başıma düşme olayı 3 defa geldi. Emrah ACAR isimli işçi arkadaşım birkaç defa düştü, birinde yere çakıldı.
Babam olan Haydar AKTEPE çalıştığı dönemde aynı asansörde birkaç aşağıya düşmüştü. Her asansörün son katında olan siviç kaza yapan asansörde yoktu. Kazanın meydana geldiği bina 47 katlıydı. Asansörün son çıktığı kat 31. Kattı. Bu binada son katta olması gereken swicth olmadığı için kaza meydana gelmiştir. Eğer swicth olsaydı kaza meydana gelmeyecekti. Eğer swicth olsaydı asansörün gelişini algılayacak ve asansörü durduracaktı.
BİZE YALAN SÖYLEDİLER
Asansör operatörü Ercan Kılaguz: “Kazadan iki ay öncesi iş yerinde asansörler arıza yapmaya başladı. Arızaların yoğun şekilde olduğunu idare yönetimine, iş yeri güvenlik şirketine, Geda Major firmasına bildirdik. Buna rağmen asansörlere müdahale edilmedi. Hıdır Ali Genç hiçbir eğitimi olmamasına rağmen, kendi istemese de asansörde görevlendirildi.
Kaza yapan asansörün arıza anında katlarda otomatik durdurma sivici olması gerekiyordu. Olmadığını gördüm. Oysa yetkililer bize daha önceleri bu asansörün kaza anında otomatik olarak katlar arasında durdurucu sistemi olduğunu söylemişlerdi. Kazadan sonra anlaşıldı ki bu sistem yokmuş. Bize yalan söylüyorlarmış. Kaza yapan asansörde daha önceleri dördüncü kattan, üçüncü kattan, beşinci kattan düşmeler oldu. Mesafe kısa olduğundan can kaybı olmadı ama önlem de alınmadı. Ölüm ile her an yüz yüze kaldığım için psikolojik olarak destek ve ilaç kullanıyorum.
PATRONLAR ASANSÖRÜ KULLANMAZDI
Asansör operatörü Emrah Acar: “Asansör arızaları ile ilgili müdahale eksiklerinden proje müdürü Murat Aytimur, şirket sahipleri Mehmet Torun, Emre Torun ve Aziz Torun haberdardı. Şirket sahibi Emre Torun asansörler sık sık arıza yaptığı için asansöre güvenmezdi. İnşaat teftişlerini yaparken merdiveni kullanırdı.
HÜRRİYET