Konut Haberleri
15 Kas 2016 17:00
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 04:49
Kentsel dönüşümden yaklaşık 2 milyon vatandaşımız yararlandı
Çevre Bakanı, bugüne kadar 49 farklı ilde 188 adet riskli alan ilan ettiklerini, 12 bin hektarlık bu alanlarda 1 milyon 750 bin kişinin yaşadığını açıkladı...
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2017 yılı bütçesine
ilişkin sunum yaptı.
Şehirlerin kültürün renklerini yansıtan, afetlere dayanıklı ve çevreye duyarlı bir biçimde gelişmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Özhaseki, "Çevreyi gelecek nesillere karşı bir sorumluluk bilinciyle ele almakta ve bir emanet olarak görmekteyiz. Diğer yandan, dünyada giderek artan oranda nüfusun şehirlerde yaşadığı, zenginliğin ve kültürün şehirlerde geliştiğini dikkate aldığımızda, yaşanabilir kimlikli şehirler oluşturmak temel önceliğimizdir." diye konuştu.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının görevlerini anımsatan Bakan Özhaseki, 2017 Yılı Bütçe Tasarısında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı için 1 milyar 823 milyon 914 bin lira, bağlı kuruluşları Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü için ise 919 milyon 482 bin lira olmak üzere, merkezi yönetim bütçesinden toplam 2 milyar 743 bin 396 bin lira ödenek öngörüldüğünü bildirdi.
Ana hedeflerinin her zaman insan odaklı şehirler olması gerektiğine işaret eden Özhaseki, "Siyaseti de hizmeti de sadece insanımız için yapıyoruz. Kültür ve medeniyet tasavvurumuzdan kopmadan, her şehrin kimliğine sahip çıkmalıyız. Bu anlamda birbirine benzemeyen, kendi dokusunu, kimliğini koruyan şehirler kurmayı hedefliyoruz. Bunun için yerel yönetimlere rehberlik ederek, onlarla işbirliği içerisinde çalışacağız." ifadelerini kullandı.
İmar planında jeolojik-jeoteknik ve mikro bölgeleme etüt raporları ile afet tehlikelerinin belirlenmesi, yerleşime uygunluk durumunun ortaya konulması ve afete duyarlı planlama yapılarak afet risklerinin azaltılmasının sağlandığını anlatan Özhaseki, 2011-2016 arasında, bakanlık olarak 13 bin 388 jeolojik etüt raporunun onaylandığını bildirdi.
29 ayrı bölgeye ait yaklaşık 110 bin hektarlık alanın mikro bölgeleme etüt raporunu da onayladıklarına işaret eden Bakan Özhaseki, İstanbul Finans Merkezi çalışmalarını da Hükümet olarak önemsediklerini kaydetti.
Mehmet Özhaseki, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında bugüne kadar yapılan çalışmalarla 3 milyondan fazla vatandaşın can güvenliğini teminat altına alacak dönüşüm faaliyetlerini başlattıklarına vurgu yaparak, bu kapsamda yapılanları şöyle anlattı:
"81 ilimizde kentsel dönüşüm, 49 farklı ilimizde 188 adet riskli alan ilan ettik. Bu alanların büyüklüğü yaklaşık olarak 12 bin hektar, bulunan bina sayısı 250 bin adet, bu yapılarda bulunan bağımsız olarak da 550 bin adet bina bulunmaktadır. Riskli alanlar içerisinde 1 milyon 750 bin kişi yaşamaktadır. Ülke genelinde 406 bin 536 adet konut ve işyerini 'Riskli Yapı' statüsünde yeniliyoruz. Bunlardan, 153 bin 852 konut ve 20 bin 287 işyeri olmak üzere toplam 174 bin 139 adet bağımsız bölüm içeren 60 bin 472 adet riskli binanın yıkımı sağlanmıştır. 5 ilde yıpranan tarihi ve kültürel taşınmazların korunması amacıyla ‘Yenileme Alanı’ ilan ettik. 20 ilde kentsel dönüşüm ve gelişim alanı ilan ettik. Kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında ülke genelinde 1 milyar 400 milyon lirası kira yardımı olmak üzere, toplam 2 milyar 500 milyon lira kaynak kullanılmıştır."
Kentsel dönüşümü ülke çapında daha yaygın hale getirmeyi ve hızlandırmayı, mevzi çözümler üretmeyi, çözüm ortağı olmayı hedeflediklerini bildiren Bakan Özhaseki, İstanbul Fikirtepe, Üsküdar, Gaziosmanpaşa ve İzmir Karabağlar gibi tıkanan bölgelerdeki kentsel dönüşümü hızlandırmak adına bakanlık olarak çözüm ortağı olmaya devam edeceklerini aktardı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, terörden etkilenen bölgelerde yürüttükleri çalışmalara da değinerek, "Bölücü ve hain terör örgütünün çukur siyaseti sonucu, yaklaşık 30 bin konut kullanılamaz hale gelmiştir. Bölgedeki belediyeler asli faaliyetleri yerine Kandil'e hizmet etmeyi birinci iş gördüklerinden dolayı vatandaşlar altyapı hizmetlerinden de mahrum bırakılmıştır. Bölgede güvenlik sağlandığı gibi, huzur ve barış kalıcı olarak tesis edilmiş olup şimdi sıra yaraların sarılması zamanıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Bölgede imar çalışmalarının Diyarbakır'ın Sur ilçesi, Şırnak il merkezi, Şırnak'ın Cizre, İdil, Silopi ilçeleri ile Mardin'in Nusaybin ve Hakkari'nin Yüksekova ilçelerinde sürdürüldüğünü kaydeden Özhaseki, şunları söyledi:
"Bu 7 bölgede zarar tespit çalışmalarını bitirdik. Ağır hasarlı yapıların yıkımı ve enkaz kaldırma işlemleri de büyük ölçüde tamamlandı. Vatandaşlarımızı bilgilendirmek için irtibat ofisleri kurduk. Ayrıca o bölgeyi riskli alan ilan edip, yeni yapacağımız alanlar içinde rezerv alanlar belirledik. Yeni rezerv alanlarında konut yapımı içince imar planlarına ve projelerine başladık. Ayrıca bazı yerlerde ihtiyaç duyduğunuz için kamulaştırmalar yaptık ve yakında da oralarda inşaat çalışmalarımız başlıyor."
Koruma Amaçlı İmar Planı çerçevesinde Sur'da, tarihi Diyarbakır evlerinin restorasyonu, sokak sağlıklaştırması, cami-kilise gibi tarihi yapıların restorasyon ve rekreasyon alan çalışmalarını başlattıklarını vurgulayan Özhaseki, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bölgede bu amaçla, 10 milyar liranın üzerinde yatırım gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Bu şehirlerde altyapı ve sosyal donatı alanlarıyla birlikte 36 bin konut yapılacak. Diyarbakır Sur İlçesi'nin tarihi dokusu korunarak şehir yeniden imar edilecek. Orada 2012 tarihli Koruma Amaçlı İmar Planı var. Sonuna kadar buna uygun hareket ediliyor. Sur dışındaki yerlerde bütün işlerimizi en geç bir yıl içerisinde bitiririz. Sur'da da altyapıyı üstyapıyı tamamıyla bitiririz ama tarihi konakların yeniden inşa edilmesi biraz zaman alabilir."
Şehirlerin kültürün renklerini yansıtan, afetlere dayanıklı ve çevreye duyarlı bir biçimde gelişmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Özhaseki, "Çevreyi gelecek nesillere karşı bir sorumluluk bilinciyle ele almakta ve bir emanet olarak görmekteyiz. Diğer yandan, dünyada giderek artan oranda nüfusun şehirlerde yaşadığı, zenginliğin ve kültürün şehirlerde geliştiğini dikkate aldığımızda, yaşanabilir kimlikli şehirler oluşturmak temel önceliğimizdir." diye konuştu.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının görevlerini anımsatan Bakan Özhaseki, 2017 Yılı Bütçe Tasarısında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı için 1 milyar 823 milyon 914 bin lira, bağlı kuruluşları Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü için ise 919 milyon 482 bin lira olmak üzere, merkezi yönetim bütçesinden toplam 2 milyar 743 bin 396 bin lira ödenek öngörüldüğünü bildirdi.
Ana hedeflerinin her zaman insan odaklı şehirler olması gerektiğine işaret eden Özhaseki, "Siyaseti de hizmeti de sadece insanımız için yapıyoruz. Kültür ve medeniyet tasavvurumuzdan kopmadan, her şehrin kimliğine sahip çıkmalıyız. Bu anlamda birbirine benzemeyen, kendi dokusunu, kimliğini koruyan şehirler kurmayı hedefliyoruz. Bunun için yerel yönetimlere rehberlik ederek, onlarla işbirliği içerisinde çalışacağız." ifadelerini kullandı.
İmar planında jeolojik-jeoteknik ve mikro bölgeleme etüt raporları ile afet tehlikelerinin belirlenmesi, yerleşime uygunluk durumunun ortaya konulması ve afete duyarlı planlama yapılarak afet risklerinin azaltılmasının sağlandığını anlatan Özhaseki, 2011-2016 arasında, bakanlık olarak 13 bin 388 jeolojik etüt raporunun onaylandığını bildirdi.
29 ayrı bölgeye ait yaklaşık 110 bin hektarlık alanın mikro bölgeleme etüt raporunu da onayladıklarına işaret eden Bakan Özhaseki, İstanbul Finans Merkezi çalışmalarını da Hükümet olarak önemsediklerini kaydetti.
Mehmet Özhaseki, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında bugüne kadar yapılan çalışmalarla 3 milyondan fazla vatandaşın can güvenliğini teminat altına alacak dönüşüm faaliyetlerini başlattıklarına vurgu yaparak, bu kapsamda yapılanları şöyle anlattı:
"81 ilimizde kentsel dönüşüm, 49 farklı ilimizde 188 adet riskli alan ilan ettik. Bu alanların büyüklüğü yaklaşık olarak 12 bin hektar, bulunan bina sayısı 250 bin adet, bu yapılarda bulunan bağımsız olarak da 550 bin adet bina bulunmaktadır. Riskli alanlar içerisinde 1 milyon 750 bin kişi yaşamaktadır. Ülke genelinde 406 bin 536 adet konut ve işyerini 'Riskli Yapı' statüsünde yeniliyoruz. Bunlardan, 153 bin 852 konut ve 20 bin 287 işyeri olmak üzere toplam 174 bin 139 adet bağımsız bölüm içeren 60 bin 472 adet riskli binanın yıkımı sağlanmıştır. 5 ilde yıpranan tarihi ve kültürel taşınmazların korunması amacıyla ‘Yenileme Alanı’ ilan ettik. 20 ilde kentsel dönüşüm ve gelişim alanı ilan ettik. Kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında ülke genelinde 1 milyar 400 milyon lirası kira yardımı olmak üzere, toplam 2 milyar 500 milyon lira kaynak kullanılmıştır."
Kentsel dönüşümü ülke çapında daha yaygın hale getirmeyi ve hızlandırmayı, mevzi çözümler üretmeyi, çözüm ortağı olmayı hedeflediklerini bildiren Bakan Özhaseki, İstanbul Fikirtepe, Üsküdar, Gaziosmanpaşa ve İzmir Karabağlar gibi tıkanan bölgelerdeki kentsel dönüşümü hızlandırmak adına bakanlık olarak çözüm ortağı olmaya devam edeceklerini aktardı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, terörden etkilenen bölgelerde yürüttükleri çalışmalara da değinerek, "Bölücü ve hain terör örgütünün çukur siyaseti sonucu, yaklaşık 30 bin konut kullanılamaz hale gelmiştir. Bölgedeki belediyeler asli faaliyetleri yerine Kandil'e hizmet etmeyi birinci iş gördüklerinden dolayı vatandaşlar altyapı hizmetlerinden de mahrum bırakılmıştır. Bölgede güvenlik sağlandığı gibi, huzur ve barış kalıcı olarak tesis edilmiş olup şimdi sıra yaraların sarılması zamanıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Bölgede imar çalışmalarının Diyarbakır'ın Sur ilçesi, Şırnak il merkezi, Şırnak'ın Cizre, İdil, Silopi ilçeleri ile Mardin'in Nusaybin ve Hakkari'nin Yüksekova ilçelerinde sürdürüldüğünü kaydeden Özhaseki, şunları söyledi:
"Bu 7 bölgede zarar tespit çalışmalarını bitirdik. Ağır hasarlı yapıların yıkımı ve enkaz kaldırma işlemleri de büyük ölçüde tamamlandı. Vatandaşlarımızı bilgilendirmek için irtibat ofisleri kurduk. Ayrıca o bölgeyi riskli alan ilan edip, yeni yapacağımız alanlar içinde rezerv alanlar belirledik. Yeni rezerv alanlarında konut yapımı içince imar planlarına ve projelerine başladık. Ayrıca bazı yerlerde ihtiyaç duyduğunuz için kamulaştırmalar yaptık ve yakında da oralarda inşaat çalışmalarımız başlıyor."
Koruma Amaçlı İmar Planı çerçevesinde Sur'da, tarihi Diyarbakır evlerinin restorasyonu, sokak sağlıklaştırması, cami-kilise gibi tarihi yapıların restorasyon ve rekreasyon alan çalışmalarını başlattıklarını vurgulayan Özhaseki, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bölgede bu amaçla, 10 milyar liranın üzerinde yatırım gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Bu şehirlerde altyapı ve sosyal donatı alanlarıyla birlikte 36 bin konut yapılacak. Diyarbakır Sur İlçesi'nin tarihi dokusu korunarak şehir yeniden imar edilecek. Orada 2012 tarihli Koruma Amaçlı İmar Planı var. Sonuna kadar buna uygun hareket ediliyor. Sur dışındaki yerlerde bütün işlerimizi en geç bir yıl içerisinde bitiririz. Sur'da da altyapıyı üstyapıyı tamamıyla bitiririz ama tarihi konakların yeniden inşa edilmesi biraz zaman alabilir."