Gündem
04 Mayıs 2015 12:47
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 02:38
İstanbul için korkutan açıklama 7.2...
Prof. Dr. Naci Görür Nepal depremi sonrası bir kez daha uyarılarda bulundu.
Nepal’in başkenti Katmandu’da önceki hafta meydana gelen 7,8’lik
deprem İstanbul için olası deprem tahminlerini tetikledi. Profesör
Doktor Naci Görür ise yaptığı açıklamalarla 'deprem' etkisi
yarattı. Marmara depreminin ardından Türkiye meğer hiçbir şey
yapmamış. Naci Görür 'Millet zannediyor ki Türkiye’de deprem
araştırmaları yapılıyor, hayır yok öyle bir şey' diyerek sarsıcı
gerçekleri anlattı. İTÜ Maden Fakültesi’ndeki görevinden
emekliye ayrılan Prof. Dr. Naci Görür, 15 yıl boyunca Marmara
denizinde yürütülen deprem araştırmalarının da başındaki isimdi.
Naci Görür Birgün Gazetesi'nden Ömür Şahin Keyif'e verdiği
röportajda İstanbul'u bekleyen felaketi resmetti. İşte
açıkmamalarından önemli bölümler;
1999’dan bu yana bilim insanları olarak bizler, tehlikenin boyutunu, verebileceği hasarı, bu hasarı minimize etmek için ne yapılması gerektiğini, hatta depremin oluşabileceği zamanı dahi verdik. Marmara bölgesi en az 7,2 büyüklüğünde bir deprem bekliyor. Bu deprem belki Adalar’ın güneyindeki fayda olur, belki Adalar ile Orta Marmara çukurluğu, Marmara Ereğlisi’nin güneyindeki o hat üzerinde olabilir. 7,2 deprem meydana geldiği takdirde İstanbul çok şiddetli şekilde etkilenebilir. Çünkü İstanbul, yapı stokunun yüzde 60’ı mühendislik hizmeti görmemiş, deprem güvenliği olmadığı resmi ağızlarca söylenen bir kent. Bunun dışında yolları, altyapısı son derece gelişigüzel. İstanbul’un çok ciddi şekilde etkilenmesi üzerine de çalışmalar yapıldı zamanında; gerçi Boğaziçi Üniversitesi kayıp sayısını azaltıyor, bir ara 10 bin 15 binlere kadar indiler ama ben onun siyasi nedenlerden olduğunu düşünüyorum. 1999’dan sonra 30 sene içinde (eksi, artı 15) bir deprem beklendiği söylendi ve bu hâlâ geçerli.
17 Ağustos’tan sonra belki çok şey yapıldı. Ancak İstanbul depreme tamamen hazır hale getirildi mi derseniz, tabii ki hayır. Bu hiçbir şey yapılmadığı anlamına gelmez, bazı şeyler yapılıyor da ama bu yapılanlar nicel olarak yeterli değil. Resmi binalar, okullar, hastaneler güçlendirildi. Tamamı bitti mi? Hayır. İstanbul’da 1 milyon 600 bin bina var. Yüzde 60’ına çürük derseniz, yaklaşık 900-950 bin bina deprem güvenli değil, demiş olursunuz. Bu binaları bugünkü kentsel dönüşüm mantığıyla (lüks binalar yaparak) zaten güçlendirmeniz mümkün değil. Ne zaman ne de para yeter…
Biz boş arsaları, yeşil alanları yıkıp AVM’ler, binalar yapıyoruz… Belediyelerimiz sağ olsun, o amaçla çalışıyor… Hani toplanma sahaları? Peki hani acil yollar? Deprem olduğunda senin bulunduğun bölgenin acil kurtarma ekipleri hangileridir, sayıları nedir, nereden geleceklerdir? Diyelim sağ kurtuldun, nereye, kime başvuracaksın, hangi ekmek fırınından ekmek alacaksın? Böyle bir örgütlenme, bilgilendirme yok.
1999’dan bu yana bilim insanları olarak bizler, tehlikenin boyutunu, verebileceği hasarı, bu hasarı minimize etmek için ne yapılması gerektiğini, hatta depremin oluşabileceği zamanı dahi verdik. Marmara bölgesi en az 7,2 büyüklüğünde bir deprem bekliyor. Bu deprem belki Adalar’ın güneyindeki fayda olur, belki Adalar ile Orta Marmara çukurluğu, Marmara Ereğlisi’nin güneyindeki o hat üzerinde olabilir. 7,2 deprem meydana geldiği takdirde İstanbul çok şiddetli şekilde etkilenebilir. Çünkü İstanbul, yapı stokunun yüzde 60’ı mühendislik hizmeti görmemiş, deprem güvenliği olmadığı resmi ağızlarca söylenen bir kent. Bunun dışında yolları, altyapısı son derece gelişigüzel. İstanbul’un çok ciddi şekilde etkilenmesi üzerine de çalışmalar yapıldı zamanında; gerçi Boğaziçi Üniversitesi kayıp sayısını azaltıyor, bir ara 10 bin 15 binlere kadar indiler ama ben onun siyasi nedenlerden olduğunu düşünüyorum. 1999’dan sonra 30 sene içinde (eksi, artı 15) bir deprem beklendiği söylendi ve bu hâlâ geçerli.
17 Ağustos’tan sonra belki çok şey yapıldı. Ancak İstanbul depreme tamamen hazır hale getirildi mi derseniz, tabii ki hayır. Bu hiçbir şey yapılmadığı anlamına gelmez, bazı şeyler yapılıyor da ama bu yapılanlar nicel olarak yeterli değil. Resmi binalar, okullar, hastaneler güçlendirildi. Tamamı bitti mi? Hayır. İstanbul’da 1 milyon 600 bin bina var. Yüzde 60’ına çürük derseniz, yaklaşık 900-950 bin bina deprem güvenli değil, demiş olursunuz. Bu binaları bugünkü kentsel dönüşüm mantığıyla (lüks binalar yaparak) zaten güçlendirmeniz mümkün değil. Ne zaman ne de para yeter…
Biz boş arsaları, yeşil alanları yıkıp AVM’ler, binalar yapıyoruz… Belediyelerimiz sağ olsun, o amaçla çalışıyor… Hani toplanma sahaları? Peki hani acil yollar? Deprem olduğunda senin bulunduğun bölgenin acil kurtarma ekipleri hangileridir, sayıları nedir, nereden geleceklerdir? Diyelim sağ kurtuldun, nereye, kime başvuracaksın, hangi ekmek fırınından ekmek alacaksın? Böyle bir örgütlenme, bilgilendirme yok.