İşsizlik Oranındaki Düşüşte Gerileme Sinyali!
Süleyman Şah Üniversitesi Ekonomik Etüdler Uygulama ve Araştırma Merkezi (ŞAHEM), istihdam rakamlarını mercek altına aldı.Bu çerçevede ortaya koyulan Ekonomi Raporu’nda işsizlik oranlarında görülen gerilemenin duraklayabileceğine işaret edildi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerini esas alan raporda şu ifadelere yer verildi:“2011 Ekim ayında işsizlik oranı geçen senenin aynı dönemine göre 2,1 puanlık düşüş ile yüzde 9,1 seviyesinde iken, toplam işsiz sayısı 447 bin kişi azalarak 2 milyon 454 bin kişi olmuştur.Aynı dönemde mevsimsel etkilerden arındırılmış işsizlik oranı da yüzde 11,5 yüzde 9,4 seviyesine gerilemiştir.2011 Ekim döneminde işgücüne katılım oranı geçen senenin aynı dönemine göre 1 puanlık artışla yüzde 50 olurken istihdam oranı ise 1,9 puanlık artışla yüzde 45,4 mertebelerine geldi. Aynı dönemde toplam işsizlik oranındaki 2,1 puanlık düşüşe karşın tarım dışı işsizlik oranında görülen 2,5 puanlık gerileme dikkat çekiyor. Eğitim durumuna göre işsizlik rakamlarına bakıldığında ise işsizlik oranının en fazla olduğu grup lise mezunu olanlar olmaya devam ederken 2010’un aynı dönemine göre işsizlik oranındaki en büyük düşüş de bu grupta olmuştur.”
SANAYİ ÜRETİMİNİN YAVAŞLAMASI İSTİHDAMA DA YANSIYOR
2009 Şubat ayında yüzde 16,1 ile tavana vuran işsizliğin ekonominin toparlanması ile birlikte süratle gerilediği belirtilen ŞAHEM Ekonomi Raporu’nda şunlar kaydedildi:
“ 2011 Eylül ayında yüzde 8,8 seviyesine kadar geri çekilmişti. Bu dönemde özellikle sanayi üretimindeki artış işsizlik rakamlarına ciddi olumlu katkı yapmıştı.Ekim ayından itibaren Merkez Bankası’nın iç talebi dengelemeye yönelik başlattığı parasal sıkılaştırma politikası sanayi üretim rakamlarına yansımış ve son dönemde Türkiye ekonomisinin yumuşak iniş senaryosuna paralel olarak sanayi üretim artışı da yavaşlamıştır.
Eylül ayında yüzde 8,8 olan işsizlik oranının Ekim ayında yüzde 9,1 seviyesine gelmesi ekonomide yumuşak inişin işsizlik oranlarına da bir miktar yansıdığını ortaya koymaktadır.Yeniden çift haneli rakamlara varan enflasyon sebebiyle Merkez Bankası’nın 2012’nin en az ilk yarısı boyunca para politikasındaki sıkı duruşunun devam etmesini ve bunun istihdam ve işsizlik rakamlarını baskı altında tutmasını bekliyoruz.Ekonomide yaşanacak yavaşlama ile birlikte yılın özellikle ilk yarısında işsizlik oranında yaşanabilecek hafif çıkışlar sürpriz olmayacaktır.İşsizlik oranında gelinen rakamlar Türkiye ekonomisinin uzun vadeli doğal işsizlik oranına denk gelen rakamlar olduğu görülmektedir. Bu noktadan sonra işsizlikte daha kalıcı ve uzun vadeli gerilemeler için hükümetin daha yapısal tedbirleri ön plana çıkartması gerekmektedir. Örneğin, KOSGEB kanalıyla girişimcilere verilen destekler bu konuda etki gösterebilecek faydalı bir yapısal politika olarak karşımızda durmaktadır. Bu ve benzeri politikalarla hem iş gücüne katılım oranı arttırılabilir hem de işsizlik oranında arzu edilen uzun vadeli inişler söz konusu olabilir.”