Konut Haberleri
20 Eyl 2017 10:25
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 05:26
Ev sahibi azaldı, kiracı arttı!
Türkiye genelinde son 6 yıllık dönemde ev sahibi olanların sayısı azalırken kiraya çıkanların sayısında artış yaşandı.
TÜİK'in verilerine göre, 2010 ila 2016 yıllarını arasında
kirada yaşayanların sayısı 1 milyon 774 bin kişi arttı, ev sahibi
sayısı ise 232 bin kişi azaldı.
TÜİK'in açıkladığı gelir ve yaşam koşulları araştırması, son 6
yıllık dönemde vatandaşın ekonomik gücünde bozulma olduğunu ortaya
çıkardı.
Sözcü gazetesinin resmi veriler üzerinden yaptığı
hesaplamalara göre, 2010 yılında ülke nüfusunun yüzde 60'ı kendi
evinde, yüzde 22.1'i ise kirada oturuyordu. 2016 yılına
gelindiğinde kendi evinde oturanların oranı yüzde 59.7'ye düşerken
kirada oturanların oranı yüzde 24.4'e çıktı.
1,7 MİLYON KİŞİ KENDİ EVİ YERİNE
KİRADA
2016'da nüfusun 77 milyon 110 bin olduğu dikkate alındığında
46 milyon 34 bin kişinin ev sahibi, 18 milyon 815 bin kişinin ise
kiracı olduğu görünüyor. Ancak, eğer 2010 yılındaki ev
sahibi-kiracı dengesi bozulmamış olsaydı bugün ev sahibi nüfus 46
milyon 266 bine çıkacak, kirada yaşayan nüfus ise 17 milyon 41 bine
düşecekti. Dolayısıyla 6 yıldaki bozulma yüzünden 1 milyon 774 bin
kişi kendi evi yerine kirada oturmak zorunda kalıyor.
Son 6 yılda lojmanda oturanların sayısında 231 bin kişilik
artış oldu. 2010 yılında nüfusun yüzde 1.2'si lojmanda yaşarken
2016'da bu oran yüzde 1.5'e, lojmandaki nüfus da 1 milyon 156 bine
çıktı. Kendi evinde, kirada ya da lojmanda oturmadığını beyan eden
“diğer” nüfus ise azaldı. 6 yılda diğer nüfusun toplam nüfusa oranı
yüzde 15.9'dan yüzde 14.4'e geriledi. Anne, baba ya da akraba
yanında oturanlarla evsizleri kapsayan bu nüfus 2016 sonu
itibariyle 11 milyon 104 bin kişi olarak gerçekleşti.
BORÇLU DA ARTTI REFAH DA
Konut ve borç yapısındaki bozulmaya karşın konut masrafının
çok yük getirdiğini söyleyenlerin oranı 6 yılda yüzde 28.2'den
yüzde 17.4'e, borç ve taksit ödemelerinin çok yük getirdiğinden
şikayet edenlerin oranı yüzde 28.3'ten yüzde 21.9'a düştü. Buna
karşılık, bir haftalık tatil imkanı bulduğunu, beklenmedik
harcamalarını karşıladığını, yıpranmış mobilyalarını
değiştirebildiğini beyan edenlerin oranı 6 yılda artış gösterdi.
Borçlu ve kiracı nüfustaki artışa rağmen refah göstergelerinin
artmış görünmesi, kolay ulaşılan borçlarla sağlanmış geçici ve
sanal bir durum olarak açıklanıyor.