Röportaj
08 Eyl 2014 10:04 Son Güncelleme: 10 Oca 2019 01:48

Emaar Arıkan’la ortaklığı sevdi

Toskana Vadisi projesinin 3. Faz’ını birlikte yapacak olan Emaar Gayrimenkul ve Arıkan Yapı yeni ortaklıklarında emin adımlarla ilerliyor

Emaar Arıkan’la ortaklığı sevdi
Bir süre önce lansmana çıkan ve oldukça ilgi gören Toskana Vadisi’nin 3. Fazı için adımlar atıldı. Proje için el sıkışan dünyaca ünlü gayrimenkul firması Emaar’ın CEO’su Ozan Balaban ve Arıkan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Habip Arıkan ile emlakeki.com olarak yeni birlikteliklerini konuştuk…

** Arıkan Yapı ve Emaar Yapı bir araya nasıl geldi? Bahsedermisiniz?
Ozan Balaban:
Arıkan Yapı ve Emaar ortaklığı 2 yıl öncesine dayanıyor ama geriye dönüp 2006 yılında Emaar'ın Türkiye'ye geldiği tarihten itibaren başlarsak şöyle anlatabiliriz. Emaar 2006 yılında Türkiye'ye büyük projeler hayata geçire hedefi ile geldi. Emaar Amerika'dan Malezya'ya kadar uzanan bir coğrafyada hep büyük projeler yapmış bir şirket.

Türkiye'ye ilk geldiğinde projenin arazisi 2006'nın Mart ayında alındı. İmar planında sıkıntı olmadan hazır bir şekilde alınıp inşaata başlanabilecek Büyükçekmece bölgesi uygun görüldü. Arazinin büyüklüğü  1.800 dönüme kadar ulaşıyor. Bu kadar büyük bir arazi bulmak kolay değil.

O bölge temiz havası, göl manzarası ve emsal düşüklüğü olduğu için tercih sebebi oldu. İlk fazımızı yaptık. İçerisinde 174 tane ev vardı. Bu evlerın 154 tanesini 6 ayda sattık. Satışlarımız iyi gidince ikinci fazın satışına başladık. Daha sonra ekonomik kriz başladı ve bu da villa tipi konutların satışını etkiledi. Sektör yavaşladı.

Bir kahve ile başladı her şey...
O dönemde Habip Bey'in eşi beni aradı ve Habip Bey'in benimle kahve içmek istediğini söyledi. Kendisi ile o şekilde bir araya gelmiş olduk. Habip Bey bana tek katlı villa projelerini anlattı. Ben de kabul edip Emaar Yönetim Kuruluna bunu ilettim ve Emaar Yönetimi projeye olumlu baktı. Bu şekilde başlamış olduk.


** Projenin konseptini anlatır mısınız?
Habip Arıkan: Aklımızda hep bir villa projesi yapmak vardı. Araştırmalarımızda arazi sahipleri ile görüştüğümüzde villalar tek katlı olacağı için buna yanaşmadılar. Projemizi Emaar'a aktardığımızda olumlu yaklaşıldı. Proje tek katlı villa ötesinde insanlara farklı bir yaşam vaad ediyor. Bu Türkiye'de ilk kez yapılıyor. Projemizin satış başarısı da bu konudaki adımımızın ne kadar doğru olduğunu gösteriyor.  Projemizdeki yaşam alanları, dekoratif özellikleri ve payzajlar insanlarda burada yaşama isteği uyandırıyor.

Toskana Vadisi'nin hemen yanındaki arsada ayrı bir parsel olarak yaptığımız projede farklı bir yaşam alanı sunuyoruz. Burada insanlara farklı bir yaşam alanı sunuyoruz. Ege Kasabası olarak dizayn ettiğimiz projede alaturka çizgilere yer verdik.

Konsept içerisinde insanlar kendilerini kasaba içerisinde bir köy evinde yaşıyormuş gibi hissedecek.Bu amaçla köy bakkalı bile yaptık.Evlerin salonlarında tavan yüksekliğini 5 metre yaptık. Çatılarda alaturka kiremitleri kullandık. Baktığınız zaman bir köy evini andıracak her detaya yer verdik. Projemizde yok olmaya yüz tutan mahalle kültürünü geri getirmeyi hedefledik.



Köy meydan da olacak

Toskana Vadisi'nde de bir köy meydanı hayalimiz var. Onun planları devam ediyor. Bizim en büyük isteğimiz maliklerin doğal hayatı yaşamaları ve bunu hissetmeleri. Bu özlemini çektiğimiz sıcak samimi hayatı Toskana Vadisi'nde hayata geçiriyoruz.

** Toplu alımlarda indirim yapıyor musunuz?
Habip Arıkan:
Bizde de Emaar'da olduğu gibi indirim uygulanmıyor. Tek ve en doğru fiyat üzerinden satış yapıyoruz. Bizim sektörde müşterilere farklı fiyatlarla farklı satışlar uygulamak müşterilerin güvenini sarsar. Bu yüzden pazarlıklı bir fiyat uygulaması yapmıyoruz. Biz müşterilerimizin prim elde etmesi üzerine bir satış politikası izliyoruz.

** Projedeki fiyat uygulaması nasıl? Konutların fiyat bilgilerini aktarır mısınız?
Habip Arıkan: Projemizdeki her şey Toskana Vadisi mimari kimliğine uygun durumda. Yer alan konutlar 250-300 ve 300 metrekarelik alanlara sahipti ancak konutlar müşteriler tarafından çok büyük bulunduğu için  villaları 139,5 metrekare net, 187 metrekare brüt olacak şekilde 3+1 olarak tasarladık. Daha sonra %1 KDV uygulamasını getirdik projeye. Bu villalarla 455 bin dolarlık minimum bir fiyatla satışa çıktık. Şu an ki fiyatlar 530 bin dolar civarında. Diğer 250 metrekarelik evler 675 bin dolar civarından, 300 metrekarelik evlerse 775 bin dolarlık fiyat skalasından satılıyor.

** Projeye yurtdışındaki yatırımcıların ilgisi ne durumda?
Ozan Balaban: Emaar zaten uluslararası bir firma. Projeler uluslararası olsa bile lokal olarak yapılmalı kanaatimce. İlk fazımızda bir kota koymadık o yüzden %50'ye yakın uluslar arası müşterilerimiz vardı. Yabancı fazla olduğu için bunu dengelemek adına ikinci fazda Türk müşteri oranımızı %90 civarında tuttuk. 3. fazda ise yabancı müşterimizin sayısı daha da azaldı.



** Müşteri portföyünüz nedir? Hangi müşteri grubu sizi daha çok tercih ediyor? İkinci olarak Uluslararası büyük bir firma olan Emaar size bu proje ve sektör anlamında neler kattı?
Habip Arıkan: Müştweri profilimize baktığımız zaman ağırlıkla sanayi sektöründe bulunanlar, işadamları, bürokratlar, bazı millevekilleri, üst düzey yöneticiler ve üniversite hocaları yer alıyor. Aile kimliği güçlü bir şekilde uyan bir müşteri yapısına sahibiz. Müşterilerimizin %80'i hali hazırda villa konsepti yaşamdan bize geliyor zaten.



İkinci sorunuza gelecek olursak; Emaar dünyanın en büyük gayrimenkul şirketlerinden biri. Arıkan Yapı olarak Emaar ile çalışmak bizim için çok onur verici. Bunun zorlukları da var. Biz daha hızlı hareket etmek istesek de prosedürler bizi yavaşlatabiliyor. Ama zamanla bunun doğru olduğunu gördük. Biz lokal bir firma olarak lokal tüketiciye sunduğumuz ürün geliştirme sonrasında veya ürünü planlamamız anlamında bizi başarılı görmüş olmalılar ki bize bu anlamda güvendiler. Eğer Emaar nezdinde bir farkımız olduysa biz bundan mutluluk duyarız.

**2015'e yaklaştığımız bu dönemlerde gayrimenkul sektörünün gidişatı hakkında bilgi verir misiniz? 2014'ü nasıl değerlendiriyorsunuz? Konut kredisi faiz oranlarındaki değişim size nasıl yansıdı? 2015 için öngörülerinz nelerdir?
Ozan Balaban: İnşaat Türkiye'deki lokomotif sektör ve gündemden çok çabuk etkileniyor. Sosyal gelişmeler, seçim vs. bunlar herkesi ilgindiriyor ve konut sektörüne de yansıyor doğal olarak.  Biz de bu tür değişimlerden etkilendik. Bizdeki mortgage sistemi yeterince kaliteli değil. Faiz oranları acımasız. Krizlerde, seçimlerde faiz oranı yukarıya tırmanıor. Ev tutarının olabildiğince az miktarı için kredi alınmasından yanayım. Tutarın en azından yarısını ödeyecek gücü olan müşterilerimiz için biz gerekli ödeme kolaylıklarını bünyemizde yapıyoruz. Şu an faizler aşağı indikçe sektör hareketleniyor. Satışlarımız ciddi oranda patladı. Daha faaliyete geçirmeyi planladığımız projelerimiz için bile yoğun talep alıyoruz.

Sektörle ilgili yaz döneminde neler yaşadınız? Satışlarınız ne durumda?
Habip Arıkan: Sektörde uzun zamandan beri bir daralma var. Biz her ne kadar yüksek bir grafik çizsek de bu daralma inkar edilemez. Bu noktaya gelirken sektöründe yanlışlıkları oldu. Örneğin ciddi bir satın alma furyasıyla karşılaştık. Bu beraberinde fiyat odaklı ürün geliştirme anlayışını getirdi. Yani bir tapu alma furyası ile birlikte evler küçüldükçe küçüldü. Yatırım furyası giderek arttı.


Fiyata değil ihtiyaca bakılmalı
Türkiye'de gayrimenkul yatırımı yapabilecek sınırlı sayıda bir portföy var. Bu bir yerden sonra aldığını satamayan ve satamadığı için yeni yatırım yapamayan bir kitle oluştu. Sirkülasyon olmayınca dış etkenler de birleşti ve bugüne geldik. Biz satabiliyorsak ihtiyaca uygun ve beklentileri karşılayacak ürünler meydana getirdiğimiz için satabiliyoruz. Fiyata değil ihtiyaca uygun projelerimiz hak ettiği değeri bu şekilde buluyor. 

** Emaar'ın önümüzdeki dönemde hedeflediği yeni yatırımlardan bahsedermisiniz?
Ozan Balaban: Biz Türkiye'ye uzun dönemli yatırım amaçlı geldik. Yaptığımız her şey parayı uzun süre ülkede tutacak. Yeni projelerimiz var. Büyük kentsel dönüşüm projeleri hayata geçireceğiz. Şu an İstanbul'un her bölgesine bakıyoruz. İstanbul'da bir alışveriş turizmi yaratmak istiyoruz. Bu nedenle AVM projelerine özellikle eğiliyoruz. Bu anlamda markalı bir outlet AVM projesi hayata geçireceğiz.

** Yapacağınız markalı outlet projesinin büyüklüğü ne olacak?
Ozan Balaban: 200 dönüm üzerinde, 45 bin metrekarelik kiralanabilir alanı olan ve Amerikan tarzi bir proje halinde hayata geçireceğiz. Ekim Kasım gibi lansmana çıktığımızda zaten göreceksiniz. Buna uzun zamandır hazırlanıyoruz. Doğru bir metropol olmak için doğru projelere imza atmak gerek. Bu anlamda yapacağımız AVM projesi turistler için de çekim nedeni olacak.

** İstanbul'daki emlak fiyatları dünyanın diğer metropollerine oranla ne durumda?
Ozan Balaban: İstanbul'daki emlak fiyatlarını dünyanın diğer metropol şehirleri ile kıyasladığınız zaman %30-40 daha aşağıda. Ama bunun yanı sıra satın alma gücü de düşük. O yüzden nitelikli proje olmadığı zaman sektöde olmasa bile proje bazında balon olabilir. Kentsel dönüşümle birlikte daha ucuz arazi üretme imkanını bulmamız gerek.İstanbul'un arazi fiyatları çok pahalı.

Bu maliyetler söz konusu olduğu zaman daire fiyatlarının bir çizgiden düşmesi imkansız tabiki. Ama eğer kentsel dönüşümde emsali yerinde kullanırsak, lüks konut yapmak için fırsat yakalamış olarak görmezsek fiyatlar daha da dengeye ulaşır. Arsa fiyatları düşünce maliyetler müşteriye de yansır zaten.İstanbul'un arazi fiyatları düştükçe ev fiyatları da düşecek. Ama dünya metropollerine göde oldukça uygun fiyatlara sahip.

İnşaat Sektörü Gündemden Çok Çabuk etkileniyor
Gündem gelişmelerinin inşaat sektörüne çok hızlı yansıdığını belirten Ozan Balaban, “İnşaat Türkiye'deki lokomotif sektör ve gündemden çok çabuk etkileniyor. Sosyal gelişmeler, seçim vs. bunlar herkesi ilgindiriyor ve konut sektörüne de yansıyor doğal olarak.  Biz de bu tür değişimlerden etkilendik. Bizdeki mortgage sistemi yeterince kaliteli değil.

Faiz oranları acımasız. Krizlerde, seçimlerde faiz oranı yukarıya tırmanıor. Ev tutarının olabildiğince az miktarı için kredi alınmasından yanayım. Tutarın en azından yarısını ödeyecek gücü olan müşterilerimiz için biz gerekli ödeme kolaylıklarını bünyemizde yapıyoruz. Şu an faizler aşağı indikçe sektör hareketleniyor. Satışlarımız ciddi oranda patladı. Daha faaliyete geçirmeyi planladığımız projelerimiz için bile yoğun talep alıyoruz” şeklinde konuştu.

İstanbul'daki Emlak Fiyatlarını Dünya Metropollerine Göre Ucuz
İstanbul’daki gayrimenkul fiyatlarının dünyanın diğer metropol kentlerine göre çok daha ucuz olduğunu belirten Ozan Balaban, “ İstanbul'daki emlak fiyatlarını dünyanın diğer metropol şehirleri ile kıyasladığınız zaman %30-40 daha aşağıda. Ama bunun yanı sıra satın alma gücü de düşük.

O yüzden nitelikli proje olmadığı zaman sektöde olmasa bile proje bazında balon olabilir. Kentsel dönüşümle birlikte daha ucuz arazi üretme imkanını bulmamız gerek.İstanbul'un arazi fiyatları çok pahalı. Bu maliyetler söz konusu olduğu zaman daire fiyatlarının bir çizgiden düşmesi imkansız tabiki. Ama eğer kentsel dönüşümde emsali yerinde kullanırsak, lüks konut yapmak için fırsat yakalamış olarak görmezsek fiyatlar daha da dengeye ulaşır. Arsa fiyatları düşünce maliyetler müşteriye de yansır zaten.İstanbul'un arazi fiyatları düştükçe ev fiyatları da düşecek. Ama dünya metropollerine göde oldukça uygun fiyatlara sahip” dedi.

Biz burada uzun süreli varız
Türkiye'ye uzun dönemli yatırım amaçlı geldiklerini ifade eden Ozan Balaban gelecek projelerinden de bahsetti. Balaban, “Biz Türkiye'ye uzun dönemli yatırım amaçlı geldik. Yaptığımız her şey parayı uzun süre ülkede tutacak. Yeni projelerimiz var. Büyük kentsel dönüşüm projeleri hayata geçireceğiz. Şu an İstanbul'un her bölgesine bakıyoruz. İstanbul'da bir alışveriş turizmi yaratmak istiyoruz. Bu nedenle AVM projelerine özellikle eğiliyoruz. Bu anlamda markalı bir outlet AVM projesi hayata geçireceğiz. Proje, 200 dönüm üzerinde, 45 bin metrekarelik kiralanabilir alanı olan ve Amerikan tarzında yükseleek. Ekim Kasım gibi lansmana çıktığımızda zaten göreceksiniz. Buna uzun zamandır hazırlanıyoruz. Doğru bir metropol olmak için doğru projelere imza atmak gerek. Bu anlamda yapacağımız AVM projesi turistler için de çekim nedeni olacak” dedi.

Ege kasabası da yapacağız
Habip Arıkan
, Toskana Vadisi‘nin konsepti hakkında, “Toskana Vadisi'nin hemen yanındaki arsada ayrı bir parsel olarak yaptığımız projede farklı bir yaşam alanı sunuyoruz. Burada insanlara farklı bir yaşam alanı sunuyoruz. Ege Kasabası olarak dizayn ettiğimiz projede alaturka çizgilere yer verdik. Konsept içerisinde insanlar kendilerini kasaba içerisinde bir köy evinde yaşıyormuş gibi hissedecek. Bu amaçla köy bakkalı bile yaptık. Evlerin salonlarında tavan yüksekliğini 5 metre yaptık. Çatılarda alaturka kiremitleri kullandık. Baktığınız zaman bir köy evini andıracak her detaya yer verdik. Projemizde yok olmaya yüz tutan mahalle kültürünü geri getirmeyi hedefledik. Toskana Vadisi'nde de bir köy meydanı hayalimiz var. Onun planları devam ediyor. Bizim en büyük isteğimiz maliklerin doğal hayatı yaşamaları ve bunu hissetmeleri. Bu özlemini çektiğimiz sıcak samimi hayatı Toskana Vadisi'nde hayata geçiriyoruz.” dedi.

Habip Arıkan: Emaar İle Çalışmak Bizim İçin Onur Verici
Emaar ile çalışmaktan dolayı onur duyduklarını belirten Habip Arıkan, “Emaar dünyanın en büyük gayrimenkul şirketlerinden biri. Arıkan Yapı olarak Emaar ile çalışmak bizim için çok onur verici" dedi ve şöyle devam etti: "Bunun zorlukları da var. Biz daha hızlı hareket etmek istesek de prosedürler bizi yavaşlatabiliyor. Ama zamanla bunun doğru olduğunu gördük. Biz lokal bir firma olarak lokal tüketiciye sunduğumuz ürün geliştirme sonrasında veya ürünü planlamamız anlamında bizi başarılı görmüş olmalılar ki bize bu anlamda güvendiler. Eğer Emaar nezdinde bir farkımız olduysa biz bundan mutluluk duyarız. “