Konut Haberleri
30 Ağu 2016 16:22
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 04:37
Diyanet: Banka kredisi ile kurban kesilmez
Diyanet İşleri Başkanlığı, banka kredisiyle kurban kesilemeyeceğini açıkladı..
Diyanet İşleri Başkanlığı, yaklaşan kurban bayramı öncesi
hurafelere karşı uyarılarda bulundu. Uyarılarda, banka kredisiyle
kurban kesilemeyeceği, kurban kanının alına sürülmesinin doğru
olmadığı, kurban derisinin satılamayacağı veya kesen kasaba ücret
olarak verilemeyeceği vurgulandı.
Açıklamada, kurban kesmekle mükellef olan kişinin kurbanlık hayvanı nakit olarak alabileceği gibi kredi kartıyla tek çekim veya vadeli olarak da alabileceği, bedelin kredi kartıyla ödenmesinin sorun oluşturmadığı kaydedilirken, "Ancak kredi kartı borcunu, ödeme tarihinde ödemek ve gecikmeden kaynaklanan faizli işleme düşmemek gerekir. Kredi kartıyla vadeli olarak kurban alırken, vadeyi bankanın uygulaması halinde ilave bir ücret ödenirse kesilen kurban geçerli olmakla birlikte, faizli işlem sebebiyle ayrı bir günah söz konusu olacağı için bundan sakınmak gerekir" uyarısı yapıldı.
Uyarıda, kurban kesmenin akıl sağlığı yerinde, ergen, dinen zengin sayılacak kadar mal varlığına sahip ve mukim olan bir müslümanın yerine getireceği mali bir ibadet olduğu ifade edilirken, şu uyarılar yapıldı:
İster vacip isterse nafile olarak kurban kesecek kimse, kurbanını peşin satın alabileceği gibi, borçlanarak da satın alabilir. Bu, kurbanın sıhhatine engel teşkil etmez. Ancak faizli borç alması durumunda faiz verme yasağını işlediği için günaha girmiş olur. Kendi imkanlarıyla kurban kesemeyecek olanların böyle yöntemlere başvurmaları dinen uygun değildir.
Kurbanın derisi, bir fakire veya hayır kurumuna verilmelidir. Hz. Peygamber (s.a.s.), veda haccında Hz. Ali'ye, kurban olarak kesilen develerinin başında durmasını ve bunların derileri ile sırtlarındaki çullarını sadaka olarak vermesini, kasap ücreti olarak bunlardan bir şey vermemesini emretmiştir. Buna göre kurban derilerinin para karşılığında satılması, kurbanın kesimi veya bakımı için ücret olarak verilmesi caiz değildir. Derinin satılması hâlinde bedelinin yoksullara verilmesi gerekir. Kurbanın derisi, bir yoksula veya hayır kurumuna bağışlanabileceği gibi, evde namazlık, kalbur ve benzeri ev eşyası yapılarak kullanılmasında da bir sakınca yoktur.
Açıklamada, kurban kesmekle mükellef olan kişinin kurbanlık hayvanı nakit olarak alabileceği gibi kredi kartıyla tek çekim veya vadeli olarak da alabileceği, bedelin kredi kartıyla ödenmesinin sorun oluşturmadığı kaydedilirken, "Ancak kredi kartı borcunu, ödeme tarihinde ödemek ve gecikmeden kaynaklanan faizli işleme düşmemek gerekir. Kredi kartıyla vadeli olarak kurban alırken, vadeyi bankanın uygulaması halinde ilave bir ücret ödenirse kesilen kurban geçerli olmakla birlikte, faizli işlem sebebiyle ayrı bir günah söz konusu olacağı için bundan sakınmak gerekir" uyarısı yapıldı.
Uyarıda, kurban kesmenin akıl sağlığı yerinde, ergen, dinen zengin sayılacak kadar mal varlığına sahip ve mukim olan bir müslümanın yerine getireceği mali bir ibadet olduğu ifade edilirken, şu uyarılar yapıldı:
İster vacip isterse nafile olarak kurban kesecek kimse, kurbanını peşin satın alabileceği gibi, borçlanarak da satın alabilir. Bu, kurbanın sıhhatine engel teşkil etmez. Ancak faizli borç alması durumunda faiz verme yasağını işlediği için günaha girmiş olur. Kendi imkanlarıyla kurban kesemeyecek olanların böyle yöntemlere başvurmaları dinen uygun değildir.
Kurbanın derisi, bir fakire veya hayır kurumuna verilmelidir. Hz. Peygamber (s.a.s.), veda haccında Hz. Ali'ye, kurban olarak kesilen develerinin başında durmasını ve bunların derileri ile sırtlarındaki çullarını sadaka olarak vermesini, kasap ücreti olarak bunlardan bir şey vermemesini emretmiştir. Buna göre kurban derilerinin para karşılığında satılması, kurbanın kesimi veya bakımı için ücret olarak verilmesi caiz değildir. Derinin satılması hâlinde bedelinin yoksullara verilmesi gerekir. Kurbanın derisi, bir yoksula veya hayır kurumuna bağışlanabileceği gibi, evde namazlık, kalbur ve benzeri ev eşyası yapılarak kullanılmasında da bir sakınca yoktur.