Sektörel
15 Mayıs 2013 14:45 Son Güncelleme: 10 Oca 2019 00:25

Bu ev bütün kış bir tek ampulle ısındı!

Doğal gaz faturasının gelmediği, sobanın yakılmadığı, ısıtmak için ampulün yeterli olduğu bir eviniz olsun istemez misiniz? Peki, yazın klima açmanıza gerek kalmadan evinizde serin serin oturmak? Böyle bir ev var, hem de çok uzaklarda değil…

Bu ev bütün kış bir tek ampulle ısındı!

 

Türkiye’nin içinde yaşanılan ilk ‘Pasif Ev’i İzmir Urla’da inşa edildi. Enerji tüketiminde pasif olan bu ev, enerji verimliliğinde ise son derece aktif. Blue’Safe Mavi Kale tarafından hayata geçirilen projede normal bir binaya kıyasla yüzde 90 enerji tasarrufu sağlanıyor. Türkiye’nin en enerji verimli ve çevreci evinde, Uğur Gül ve Gerd Ketelhake çifti iki çocuklarıyla birlikte yaşıyor 
 
Türkiye’nin ilk ‘Pasif Ev’i İzmir Urla’da Blue’Safe Mavi Kale’nin öncülüğüyle inşa edildi. Yılda metrekare başına sadece 15 kWh enerji tüketen bu ev, normal evlere kıyasla yüzde 90 enerji tasarruf ediyor. Almanya’da 13 bin ‘Pasif Ev’ bulunmasına rağmen; Türkiye ilk kez bu kavramla tanışıyor. 16 cm kalınlığında ısı yalıtımı uygulanan Türkiye’nin ilk ‘Pasif Evi’ne doğal gaz faturası gelmiyor. Isınmak için 7 tane 100 watt’lık ampulün bile yeterli olduğu evde enerji tüketen her şey, bir bilgisayar, hatta eve gelen misafirler bile evin ısınmasına yetiyor. 
 
Türkiye’nin ilk ‘Pasif Ev’ projesini hayata geçiren Blue’Safe Mavi Kale’nin sözcüsü Kalekim Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Altuğ Akbaş ‘Pasif Ev’ ile ilgili şunları söyledi: “Ülkemizdeki binalarımızın yüzde 85’inde hala ısı yalıtımı bulunmuyor. Isı yalıtımının ısıtma ve soğutma giderlerinde yüzde 50 tasarruf sağladığını düşündüğümüzde ülke olarak ne kadar önemli bir enerji israfı yaptığımız ortaya çıkıyor. Türkiye gibi enerjisinin yüzde 75’ini ithal eden bir ülke olarak enerjimizi havaya savuracak bir lükse sahip olmamamıza rağmen maalesef bu konuda çok duyarsızız. Rakamlarla ifade edersek; ülkemizde enerjinin yüzde 34’ünü konutlarda kullanılıyor, bu enerjinin yüzde 80’i ısıtma ve soğutma amaçlı tüketiliyor. Yani aslında fazla lambaları söndürmek ya da televizyonu kumandadan değil de düğmeden kapatmakla elde edeceğimiz enerji tasarrufu hep bu yüzde 20’nin içinde. Asıl tasarruf ısıtma ve soğutma tarafında. Bu yüzden ısı yalıtımı olmayan 16 milyonun üzerindeki bina yüzünden her yıl 9 milyar 265 milyon doları havaya savuruyoruz. Avrupa Birliği’ne baktığımızda ise binaların yüzde 50 – 60’ında ısı yalıtımı olduğunu görüyoruz. Bunun sonucunda son 10 yılda Türkiye’de enerji tüketimi yüzde 30 artarken, AB’de bu artış oranı sadece yüzde 10 oldu.” 
 
Kentsel dönüşüm hareketinin Türkiye’de ‘Pasif Ev’leri yaygınlaştırmak için bir fırsat olduğunu vurgulayan Altuğ Akbaş, sözlerine şöyle devam etti: “Ülkemizdeki binaların birçoğu belirttiğimiz gibi enerji oburu binalar, yani enerjiyi gereksiz yere tüketiyorlar. Tüm Türkiye’yi saran kentsel dönüşüm hareketi ile yeniden yapılacak olan binalar eğer enerji tasarruflu inşa edilirse bu emlak piyasasını da hareketlendirecek. Bugün tüm dünyada metrekare başına 15 kWh enerji tüketen ‘Pasif Ev’leri konuşuluyor. Kentsel dönüşümü fırsata çevirir ve yeni yapılacak binaları ‘Pasif Ev’lere dönüştürürsek her yıl harcadığımız enerjiden 6 kat tasarruf edebiliriz. Bu konuda bir örnek oluşturmak adına; Blue’Safe Mavi Kale olarak Türkiye için tam bir dönüşüm zamanı olan bu dönemde, ülkemizin ilk ‘Pasif Ev’ projesini hayata geçirdik. Almanya’da 13 bin ‘Pasif Ev’ bulunduğunu düşünürsek, ülkemizde de ‘Pasif Ev’lerin sayısının artmaması için hiçbir neden yok.” 
 
20 Kat Enerji Tasarrufu Fırsatı 
 
‘Pasif Ev’ hakkında bilgi veren Mardav Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Alper Doğruer ise şunları aktardı: “Pasif Ev’in en temel özelliği metrekare başına yılda sadece 15 kWh enerji harcaması. Ülkemizdeki TS 825 Isı Yalıtımı Yönetmeliği’ne göre binalarda ısıtma – soğutma için harcanacak enerji miktarı metrekare başına yılda 80 - 100 kWh. Ülkemizde yalıtımsız bir binada tüketilen enerji miktarı ise yılda metrekare başına 300-350 kWh. İzmir Urla’da inşa ettiğimiz Türkiye’nin ilk ‘Pasif Ev’i normal bir eve kıyasla enerjiden yüzde 90 oranında tasarruf sağlıyor. Bu evde yalıtımsız ve kalitesiz binalara kıyasla tam 20 kat daha fazla enerji tasarruf ediliyor.” 
 
‘Pasif Ev’e sahip olmanın sanıldığı gibi yüksek maliyetler de gerektirmediğini belirten Alper Doğruer: “İzmir Urla’daki evin metrekare maliyeti bin 200 TL oldu. ‘Pasif Ev’de normal bir evin yapı maliyetiyle kıyaslandığında metrekare başına 75 – 100 TL arasında bir ekstra harcama yapıldı. Yapı maliyetinin yüzde 5’i ısı yalıtımı için harcandı. Ancak tüm bu ekstra harcama kalemleri sağlanan enerji tasarrufuyla kendisini 5 yıl gibi kısa bir sürede amorti edecek. Bu açıdan bunlara ekstra maliyet ya da harcama yerine yatırım olarak bakmak gerekir. Blue’Safe Mavi Kale olarak Türkiye’ye ilk ‘Pasif Ev’i kazandırmış olmaktan dolayı gurur duyuyoruz. Amacımız ‘Pasif Ev’in normal bir konut gibi yaşanabilir ve herkes tarafından da yapılabilir olduğunu göstermekti. Bu evin içinde 2 çocuğuyla birlikte yaşayan Uğur Gül ve Gerd Ketelhake çifti de ‘Pasif Ev’in gerçek hayatta mümkün olduğunun en güzel göstergesi” şeklinde açıklamalarda bulundu. 
 
“Yaz – Kış Evimiz 20 – 26 Derece” 
 
Evin sahibi Gerd Ketelhake ise Pasif Ev ile ilgili şu konulara dikkat çekti: “İzmir Urla’da inşa ettiğimiz Türkiye’nin ilk ‘Pasif Ev’ini eşimle birlikte kurduğumuz G&G Renewable Energies Energy Efficiency Natural Resources şirketi tarafından projelendirdik. Bizim için son derece heyecan verici bir proje oldu. Evin mimari tasarımını en başından beri Almanya’daki Passive House Institute (Pasif Ev Enstitüsü)’ün görüşleri doğrultusunda projelendirdik. ‘Pasif Ev’ standartlarına uygun tasarlanan evimizde bulunan camların konumu kışın güneşi maksimum seviyede alacak, yazın ise güneşten etkilenmeyecek şekilde dizayn edildi. ‘Pasif Ev’de ısı geçirgenliği çok düşük olan camlar tercih ettik. Ayrıca çift camın yanı sıra, argon gazının yer aldığı iki katlı cam kullandık. Bu evde çok özel bir havalandırma sistemi de bulunuyor. Kışın soğuk havanın, yazın da sıcak havanın içeriye girmesinin önlenmesinde ve mekan sıcaklığının korunmasında, evin geri ısı kazanımlı havalandırma sistemi devreye giriyor. ‘Pasif Ev’de, teras çatıda uyguladığımız drenaj sistemi sayesinde de yağmur suyu bahçede yer altına gömülü 20 tonluk su tankında toplanıyor. Tankın içinde yer alan mekanik bir sistemle arıttığımız suyu, bahçe sulamada, tuvaletlerde, çamaşır makinesinde kullanıyoruz. Yine güneş enerjisinden sıcak su elde edilmesi için 10 metrekarelik solar paneller yaptırdık. Bu solar panellerle evin sıcak su ihtiyacını karşılıyoruz. Ayrıca kış aylarında ek bir ısıtmaya gerek olduğunda kalorifer sistemi için gerekli olan sıcak su da bu paneller sayesinde güneşten kazanılmış oluyor. Evimizde soba ya da kalorifer bulunmuyor. Bütün kış herhangi bir ısıtmaya gerek kalmadan oturduğumuz evimizin yazın ve kışın iç ortam sıcaklığı 20 – 26 C derece arasında oluyor. Evdeki her bir enerji kaynağı evi ısıtmaya yetiyor. Bir ampul, açık olan bilgisayarın fanı hatta bizi ziyarete gelen komşularımızın bile yaydığı enerjiyle evin sıcaklığı birkaç derece birden artıyor.”