Ekonomi
30 Nis 2015 15:03
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 02:37
Bilgileriniz her an çalınabilir! Bedava internetlere dikkat!
Bir mekanda ya da sokakta, 'bedava internet' ibaresi görürseniz hemen bağlanmayın! Çünkü tüm bilgileriniz artık 'sır' olmaktan çıkablilir...
İşte Sabah gazetesi yazarlarından Şeref Oğuz'un yazısı...
Bilgi güçtür ve elinde tutana avantaj sağlar. Hele ki nitelikli bilgi ise rekabet üstünlüğü oluşturur. Bu bilgiye sahip olmayana kaybettirir. Fakat daha da önemlisi, mahremiyetinize dair bilginin, başkasının elinde silaha/ zenginliğe dönüşeceği gerçeğidir.
7.4 milyar insanın yaşadığı gezegende sim kart ve tablet sayısı, dünya nüfusunu aştı. Öyle ki her saniye 2 çocuk doğarken 10 sim kart aktif hale geliyor. Bunun anlamı, giderek bütün insanlık kapsama alanına giriyor.
Kapsama alanında iseniz kapsanıyorsunuz da... Yalnızca para işlemlerinde değil, sosyal medya paylaşımları ve konum cihazları sayesinde ardınızda bıraktığınız iz, zaten sizin mahremiyetinizi "kendi elinizle ifşa" niteliğinde...
Bunun dışında bir başka olgu var ki, size ait bilgilerin ticarileşmesi ve mahremiyetinizin pazarlanmasıdır. Bir yerde "bedava internet" görürseniz veya free wifi işareti gözünüze çarparsa, biliniz ki bunun bir bedeli vardır ve ödemeyi "mahremiyetinizle" yapacağınızdır.
Yarından itibaren hayatımıza girecek yeni düzenlemede her ne kadar mahremiyet ihlaline cezai müeyyide gelse de...
Bizden topladıkları bilgileri pazarlayıp her birimizi dijital kurnazların önüne atanlar, bunu birkaç tuşa dokunarak yapabilirken...
Bizim onları birkaç tuş ile yasaklayamıyor olmamız, son derece anlamlıdır.
Kişisel verilerinizi bedava internet karşılığı vermeniz yetmiyormuş gibi buna "indirim" veya "para" vaadiyle talip olan şirketlerin pıtrak gibi ortaya çıkması, yeni düzenlemenin henüz hayata geçmeden "işlevsizleştirilmesi" anlamı taşıyor.
İlik nakli için kan toplayan Oktar Babuna'nın eylemini "masum" bulanları hatırlıyorum. Yüzbinlerce kan bilgisinin kimlere servis edildiğini dahi öğrenemedik.
Mahremiyetin ticarete konu mallar arasına girmesi, kişisel bilgilerimizin ona buna peşkeş çekiliyor olması, anayasal haklarımızın ihlaline varan yığınca riski beraberinde taşıyor. Bilmenizi istedim.
Bilgi güçtür ve elinde tutana avantaj sağlar. Hele ki nitelikli bilgi ise rekabet üstünlüğü oluşturur. Bu bilgiye sahip olmayana kaybettirir. Fakat daha da önemlisi, mahremiyetinize dair bilginin, başkasının elinde silaha/ zenginliğe dönüşeceği gerçeğidir.
7.4 milyar insanın yaşadığı gezegende sim kart ve tablet sayısı, dünya nüfusunu aştı. Öyle ki her saniye 2 çocuk doğarken 10 sim kart aktif hale geliyor. Bunun anlamı, giderek bütün insanlık kapsama alanına giriyor.
Kapsama alanında iseniz kapsanıyorsunuz da... Yalnızca para işlemlerinde değil, sosyal medya paylaşımları ve konum cihazları sayesinde ardınızda bıraktığınız iz, zaten sizin mahremiyetinizi "kendi elinizle ifşa" niteliğinde...
Bunun dışında bir başka olgu var ki, size ait bilgilerin ticarileşmesi ve mahremiyetinizin pazarlanmasıdır. Bir yerde "bedava internet" görürseniz veya free wifi işareti gözünüze çarparsa, biliniz ki bunun bir bedeli vardır ve ödemeyi "mahremiyetinizle" yapacağınızdır.
Yarından itibaren hayatımıza girecek yeni düzenlemede her ne kadar mahremiyet ihlaline cezai müeyyide gelse de...
Bizden topladıkları bilgileri pazarlayıp her birimizi dijital kurnazların önüne atanlar, bunu birkaç tuşa dokunarak yapabilirken...
Bizim onları birkaç tuş ile yasaklayamıyor olmamız, son derece anlamlıdır.
Kişisel verilerinizi bedava internet karşılığı vermeniz yetmiyormuş gibi buna "indirim" veya "para" vaadiyle talip olan şirketlerin pıtrak gibi ortaya çıkması, yeni düzenlemenin henüz hayata geçmeden "işlevsizleştirilmesi" anlamı taşıyor.
İlik nakli için kan toplayan Oktar Babuna'nın eylemini "masum" bulanları hatırlıyorum. Yüzbinlerce kan bilgisinin kimlere servis edildiğini dahi öğrenemedik.
Mahremiyetin ticarete konu mallar arasına girmesi, kişisel bilgilerimizin ona buna peşkeş çekiliyor olması, anayasal haklarımızın ihlaline varan yığınca riski beraberinde taşıyor. Bilmenizi istedim.