Berlin’de konut ve arsa sıkıntısı

Almanya’nın başkenti Berlin Avrupa’nın en ilgi gören metropollerinden. Dünyanın dört bir köşesinden genç girişimciler, sanatçılar ve ‘yeni zenginler’ Berlin’e yaşamak ve çalışmak amacıyla yerleşirken, 3,5 milyonluk nüfus her yıl 50 bin oranında artıyor. Ancak artan nüfusa paralel, hanelerin küçülmesi, küçük ailelerin çoğalması, konutların büro ve işyeri olarak kiralanması nedeniyle boş konut sayısı her geçen gün azalıyor. Yabancı yatırımcıların da gözünü Berlin‘e çevirmesi, emlak fiyatları ve ev kiralarının rekor seviyeye ulaşmasına neden oluyor. Kiracıların cebini yakan fiyatlar, emlak sahiplerinin yüzünü güldürüyor.

Kiraların aile bütçesine yükü ortalama yüzde 27. Dar gelirlilerde bu oran yüzde 39. Örneğin Berlinli Türklerin yoğun olarak yaşadığı Kreuzberg gibi semtlerdeki daireler mal sahibine yılda yüzde 10'dan daha fazla kazanç sağlıyor. Aynı şekilde arsa fiyatları da baş döndürücü bir hızla son bir yılda ortalama yüzde 15 arttı. Ev inşa edilebilecek arsalar artık 'altın' değerinde görülürken, inşa edilen yeni binalar ‘lüks konut’ olarak fahiş fiyatlara ‘yeni ve zengin Berlinlilere’ kiralanıyor. Her ne kadar hükümet kira artışlarını yasalarla frenlenmeye çalışsa da, fahiş oranda artan kiralara karşı kiracılar neredeyse sürekli tepki gösteriyor ve kira yan giderleri gaz, elektrik ve kalorifer yakıtına gelen zamları da protesto ediyor.

Kent merkezinde ucuz arsa kalmadığını ve düşük gelirli kiracılar için uygun yeni inşaatların zor olduğunu belirten kent yöneticileri ise, ‘Tempelhofer Feld’ diye anılan ve Tempelhof Havaalanı’nın kapatılmasının ardından kamuya açık bir park olarak kullanılan alanın inşaata açılmasını gündeme getirdi. Nazi döneminde Berlin’in tam merkezinde havaalanı olarak inşa edilen Tempelhof, 2014’de yapılan bir halkoylaması sonrasında bir kent parkı olarak kullanılmaya başlanmıştı. Yeniden oylama yapılmasını isteyen yetkililer alanın bir bölümüne 10 bin sosyal konut yapmayı hedefliyor. Berlinliler, konut açığının biraz olsun kapatılması için yakın zamanda kentin ‘yeşil akciğerinden’ vazgeçmek zorunda kalacağa benziyor.