Ekonomi
05 Eki 2014 14:56
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 01:57
"Balığı zehirleyerek avlıyorlar"
"Çeşitli ot ve ilaçla karıştırılan hamsi ve sardalye denize, özellikle de balıkların bulundukları kayalık alanlara bırakılıyor. Sadece balıklar değil, bu yemi yiyen her canlı ölüyor." İşte o korkunç iddianın detayları....
İzmir Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği Başkanı Ahmet Yapıcı, kaçak avcıların çeşitli ot ve kimyasal karışımla balığı zehirleyerek avladıklarını ileri sürdü.
Yapıcı, "Çeşitli ot ve ilaçla karıştırılan hamsi ve sardalye denize, özellikle de balıkların bulundukları kayalık alanlara bırakılıyor. Sadece balıklar değil, bu yemi yiyen her canlı ölüyor. Kaçak avcılar, bu yemleri yiyerek baygın halde su yüzüne vuran balıkları topluyor. Resmen katliam yapıyorlar" ifadelerini kullandı.
Kaçak avcıların uyguladığı yöntemlerin, deniz canlılarına ve gelirini balıkçılıkla sağlayan esnafa büyük zarar verdiğini ifade eden Yapıcı, bu yöntemle balık avlayan bir teknenin, normal şartlarda 10 küçük teknenin 10 günde yakalayabileceği bağılı birkaç saatte tuttuğu bilgisini verdi.
Yapıcı, konuyla ilgili Gıda, Tarım ve Hayvancılık İzmir İl Müdürlüğü'nün ekiplerinin çalışma yürüttüğünü ve bu yöntemi kullanan kişilere para cezası uyguladığını, fakat para cezasının yanında daha ağır yaptırımlar getirilmesi gerektiğine inandıklarını belirterek, "Kullandıkları yem zehirdir, zararlıdır diyoruz. Laboratuvarda incelenmesi gerek" ifadesini kullandı.
"Bölgemize attılar, günlerce su yüzüne balık çıktı"
Urla İskelesi Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı İbrahim Temiztepe ise, son dönemlerde denizlerde kaçak avcılığın arttığına dikkati çekerek, bu kişilerin yasal olmayan yöntemlere sıklıkla başvurduğunu bildirdi.
Kaçak avcıların bazı ot ve ilaçları balığa karıştırarak, yem olarak kullandıklarını öğrendiklerini kaydeden Temiztepe, "Bu yem kıyı bölgelerde denize atılıyor. Yavru balıklar da, denizin içindeki diğer canlılar da bunu yiyor. Bölgede bu yemi yiyen her canlı ölüyor, uzun süre de bölgede balık olmuyor. Bölgemize attılar, günlerce su yüzüne balık çıktı. Yem olarak kullanılan bu maddelerin kimyasal olup olmadığını bilmiyoruz ama öyle olduğunu tahmin ediyoruz. Çünkü balığı bayıltıp öldürüyor" diye konuştu.
Konuyla ilgili Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'ne şikayette bulunduklarını bildiren Temiztepe, bu tarzı benimseyen kaçak avcıların başka bölgelerde avlanmalarını sürdürdükleri yönünde duyumlar aldıklarını söyledi.
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Sualtı Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mehmet Gökoğlu de, balığı zehirleyerek avlanma yöntemiyle son dönemlerde sıkça karşılaşıldığını kaydetti. Bu kişilerin Türkiye'de kullanımı yasaklanan "Termik" isimli tarım ilacını ekmek ya da balık küspenin içine karıştırdıklarını ve denize bıraktıklarını kaydeden Gökoğlu, "Bu yemden yiyen balıklar zehirlenerek sersemleşiyor ve kaçak avcılar tarafından toplanıyor" dedi.
Geçen yıl falezlerde ve Konyaaltı Plajı'nda bu yöntemle balık avlandığını, bu yıl da Çaltıcak, Mersin, Adana yörelerinde tespit ettiklerini belirten Gökoğlu, "Kimlerin yaptığı belli. Sabah erken saatlerde yapıyorlar, balığı toplayıp bölgeden ayrılıyorlar" diye konuştu.
Bu yöntemin "ekolojik dengeyi altüst ettiğini" söyleyen Gökoğlu, şöyle konuştu:
"Atıldığı yerde bu yemi fok da yiyor, kaplumbağa da. Bu yemden yiyen ve denizden toplanmayan ölü balıklar da diğer balıklar ve canlılar tarafından yeniliyor. Bu, ekolojik olarak bir facia. Zehir kullanıyorlar. Onu yiyen diğer balık da zehirleniyor."
Yapıcı, "Çeşitli ot ve ilaçla karıştırılan hamsi ve sardalye denize, özellikle de balıkların bulundukları kayalık alanlara bırakılıyor. Sadece balıklar değil, bu yemi yiyen her canlı ölüyor. Kaçak avcılar, bu yemleri yiyerek baygın halde su yüzüne vuran balıkları topluyor. Resmen katliam yapıyorlar" ifadelerini kullandı.
Kaçak avcıların uyguladığı yöntemlerin, deniz canlılarına ve gelirini balıkçılıkla sağlayan esnafa büyük zarar verdiğini ifade eden Yapıcı, bu yöntemle balık avlayan bir teknenin, normal şartlarda 10 küçük teknenin 10 günde yakalayabileceği bağılı birkaç saatte tuttuğu bilgisini verdi.
Yapıcı, konuyla ilgili Gıda, Tarım ve Hayvancılık İzmir İl Müdürlüğü'nün ekiplerinin çalışma yürüttüğünü ve bu yöntemi kullanan kişilere para cezası uyguladığını, fakat para cezasının yanında daha ağır yaptırımlar getirilmesi gerektiğine inandıklarını belirterek, "Kullandıkları yem zehirdir, zararlıdır diyoruz. Laboratuvarda incelenmesi gerek" ifadesini kullandı.
"Bölgemize attılar, günlerce su yüzüne balık çıktı"
Urla İskelesi Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı İbrahim Temiztepe ise, son dönemlerde denizlerde kaçak avcılığın arttığına dikkati çekerek, bu kişilerin yasal olmayan yöntemlere sıklıkla başvurduğunu bildirdi.
Kaçak avcıların bazı ot ve ilaçları balığa karıştırarak, yem olarak kullandıklarını öğrendiklerini kaydeden Temiztepe, "Bu yem kıyı bölgelerde denize atılıyor. Yavru balıklar da, denizin içindeki diğer canlılar da bunu yiyor. Bölgede bu yemi yiyen her canlı ölüyor, uzun süre de bölgede balık olmuyor. Bölgemize attılar, günlerce su yüzüne balık çıktı. Yem olarak kullanılan bu maddelerin kimyasal olup olmadığını bilmiyoruz ama öyle olduğunu tahmin ediyoruz. Çünkü balığı bayıltıp öldürüyor" diye konuştu.
Konuyla ilgili Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'ne şikayette bulunduklarını bildiren Temiztepe, bu tarzı benimseyen kaçak avcıların başka bölgelerde avlanmalarını sürdürdükleri yönünde duyumlar aldıklarını söyledi.
Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Sualtı Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mehmet Gökoğlu de, balığı zehirleyerek avlanma yöntemiyle son dönemlerde sıkça karşılaşıldığını kaydetti. Bu kişilerin Türkiye'de kullanımı yasaklanan "Termik" isimli tarım ilacını ekmek ya da balık küspenin içine karıştırdıklarını ve denize bıraktıklarını kaydeden Gökoğlu, "Bu yemden yiyen balıklar zehirlenerek sersemleşiyor ve kaçak avcılar tarafından toplanıyor" dedi.
Geçen yıl falezlerde ve Konyaaltı Plajı'nda bu yöntemle balık avlandığını, bu yıl da Çaltıcak, Mersin, Adana yörelerinde tespit ettiklerini belirten Gökoğlu, "Kimlerin yaptığı belli. Sabah erken saatlerde yapıyorlar, balığı toplayıp bölgeden ayrılıyorlar" diye konuştu.
Bu yöntemin "ekolojik dengeyi altüst ettiğini" söyleyen Gökoğlu, şöyle konuştu:
"Atıldığı yerde bu yemi fok da yiyor, kaplumbağa da. Bu yemden yiyen ve denizden toplanmayan ölü balıklar da diğer balıklar ve canlılar tarafından yeniliyor. Bu, ekolojik olarak bir facia. Zehir kullanıyorlar. Onu yiyen diğer balık da zehirleniyor."