'Yeni bir finansman modeli ile konutta sıkıntı azalır

İnşaat malzemeleri sektöründe maliyetlerin arttığını, vadelerin 1 yıla kadar uzadığını kaydeden İMSAD Başkanı Ferdi Erdoğan, “Sektör bartera dönüyor. Yeni bir finansman modeli geliştirilmezsse konut ve malzeme kısmında iflaslar yaşanabilir” dedi.

Konut pazarında yaşanan satış sıkıntıları, inşaat malzemeleri pazarını da etkilemeye başladı.

“Türkiye İMSAD Buluşmaları” toplantısında konuşan Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Başkanı Ferdi Erdoğan, sektörde tahsilat bazında endeksin 100 üzerinden yüzde 49’lara düştüğünü söyledi. Sektörde bartera dönen bir hayat olduğuna işaret eden Erdoğan, “Özellikle bayilerimize satış değil bağış yapıyorlar. Bağışın ötesinde 1 yılı bulan tahsilat vadeleri var. Ancak biz birçok işimiz peşin yada çok kısa vadelerle yapıyoruz. Kamuya baktığımızda ise yatırımlar var ancak yine uzayan vadeler var. Eskiden kamudan 3 ay içinde ödemeler alırken burada da vadeler 6 aya çıktı” dedi.

Konutçunun konutunu satabilmesi için uzun vadeli faiz oranlarının yüzde 5-6 oranında olması gerektiğini ifade eden Erdoğan, konutta metrekare fiyatlarının ise 3 ile 4 bin TL aralığına indirilmesi gerektiğini söyledi.

Sektöre yönelik yeni bir finansman modeli geliştirilmediği taktirde malzeme ve konut sektöründe iflaslar olabileceğini söyleyen Erdoğan, “Dolayısıyla 2018’in ikinci yarısından itibaren iflaslar olabilir”dedi.

Kurun sektöre etkisini değerlendiren Ferdi Erdoğan, TL’nin döviz karşısında değer kaybetmesinden dolayı ihracat gelirlerinin artmadığını, tam tersine enerji girdileri olan petrolün dolar ve euro bazında fiyatlarının düşmesi nedeniyle kendilerinin yurtdışına ihraç fiyatlarının düştüğünden şikayet etti. Erdoğan, “Bugün Türkiye inşaat malzemeleri sektörü olarak, Batı’nın standartları ile üretip Doğu’nun fiyatları ile rekabet edebiliyoruz. 2014’te ortalama kilogram ihraç fiyatlarımız 72 cent iken şimdilerde ise 52 cente düştü. Buna karşın elektrikte TL bazında yüzde 27 artış var “ dedi.

Öte taraftan, inşaat malzemeleri ihracatında bu yıl başta Avrupa ülkelerine olmak üzere artış beklediklerini aktaran Erdoğan, 2017’de 16 milyar dolar dolar ihracatın bu yıl 18 milyar dolara gelmesini beklediklerini kaydetti. Erdoğan, 2017’de 97 milyar dolar iken bu yıl iç pazar satışlarının 105 milyon dolar olmasını beklediklerini ifade etti.

Kârlar eriyor, finansman ihtiyacı artıyor

Çetin Civata Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu da artan maliyetlerden dolayı bir ürünü üretmek için daha fazla harcama yapıldığını belirterek, bunun da şirketlerde kârları yok ettiğini ve daha fazla finansman ihtiyacı doğurduğunu kaydetti. İnşaat malzemelerinde tahsilat sürelerinin son bir yılda uzamaya başladığını ifade eden Tecdelioğlu, “Eskiden 90 ila 120 gün olan bu sürelerin şimdi 150 ila 180 gün aralığına geldi” dedi.

Toplantıda konuşan İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuar Gürlesel ise 2018’in ilk aylarının 2017’in gerisinde kaldığını belirterek şöyle konuştu: “Yurtiçinde geçen yılın ilk aylarına göre kamu ile yapılan işlerin ödemesinde yıl başından bu yana sıkıntı var. Ayrıca mevcut inşaat işlerinde bir yavaşlama vardı. Ocak ve şubatta sıçrama olur beklentisi vardı, ancak bu yıl onu göremedik. Yeni siparişler anlamında da aşağı yönlü gidiş var. “Gürlesel, müteahhitlerin ise talep yavaşlaması nedeniyle finansman sorunu yaşadığını, bu nedenle yeni projelere başlayamadıklarını aktardı. Maliyetlerdeki artış ve TL’nin değer kaybetmesinin zorlayıcı unsur olduğunu aktaran Gürlesel, Ankara’nın daha ciddi politikalar uygulaması gerektiğine işaret etti.

"Nüfus artınca işsizlik ve kişi başı gelir tırmandı"

İMSAD Ekonomi Danışmanı Kerim Alkin ise Merkez Bankası’nın (MB) faiz arttırma kararına değindi. MB’nin maliyet enflasyonu sorunu olduğunu belirten Alkin, “Maliyet enflasyonu konusunda hiçbir şey yapamaz. Çünkü enerji, iş gücü, finansman ve hammadeden kaynaklanan bir artış. Dolayısıyla böyle bir ortamda MB’nin faiz artışı piyasada durgunluğa ve işsizliğe neden olur” yorumunu yaptı. Alkin, maliyet enflasyon baskısı varken MB’nin çıkıp teknik bir sunum yapması ve daha doyurucu bilgi vermesi gerektiğini kaydetti. Büyüme rakamlarının neden mutlu etmediği konusuna değinen Alkin şöyle konuştu: “Reel sektör yüksek maliyetle üretim yapınca kimse mutlu olmadı. Üretim var, ancak pedallar döndürülürken harcanan büyük efor karşılığında kilo verilmiyor. Bu da genel bir memnuniyetsizlik yaratıyor. Ekonomiyi karlı yapmanın yolu da maliyetle ilgili konularda tedbir almaktan geçiyor.” Alkin, büyüme rakamlarının neden istihdam ve milli yansımadığı konusunun ise hızlı nüfus artışından kaynaklandığını söyledi. Kerem Alkin, hükümetin üreticiyi desteklemek için bir paket hazırladığını gelecek hafta pazartesi günü yapacağı son bir çalışmadan sonra sektörün önüne konulacağını kaydetti.