Türkiye Kandil'e çıkıyor

PKK’ya silah bırakma çağrısının siyaset gündemini etkilediği bir dönemde, ‘Türkiye Kandil’de petrol arayacak’ söylemiyle ekonomik cephede de hareketli günler başlıyor. Kandil Dağı eteklerindeki Hindırın ve Çoman sahalarında arama başlıyor

Kuzey Irak tarafıyla petrol konusunda çarpıcı bir adım atıldı. Türkiye, adı bugüne kadar sürekli terörle gündeme gelen Kandil Dağı’nda petrol arayacak. Bu açıklama, dün enerji yönetiminin en tepesindeki isim olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’dan geldi.
Yıldız, Merkezi Bağdat Yönetimi ile yapılan anlaşmalar ve Kuzey Irak ile imzalanan sözleşmeler çerçevesinde Türkiye’nin Kandil Dağı eteklerindeki Hindırın ile Çoman sahalarında petrol arayacağını söyledi. Yıldız, çözüm süreci ile birlikte bu yolun açılacağına inandığını ifade etti.

Yıldız: Beklentimiz büyük
PKK’ya silah bırakma çağrısının gerek siyasi, gerekse sosyal boyutlarının tartışılmaya devam edeceği bir sürece girildiğini anlatan Yıldız, “Bu tür süreçlerin özellikle ülkemiz için fırsatlar oluşturacağına inanıyorum. Süreçlerin tehditleri tabii ki bitmez, her zaman hazır tehditler olur. Bizim enerji sektörüyle alakalı çok ciddi beklentilerimiz var” dedi.

‘Kandil’de bloklarımız var’
Çözüm sürecinin kayıp kaçaktan tutun, siyasi baskı yoluyla paralarını ödemeyenlere kadar olumlu yansımaları olacağını hesaplayan Yıldız, “Doğu ve Güneydoğu Anadolu, enerjide en fazla rezervlerimizin olduğu alanlar. Olumsuz siyasi baskının kalkmasıyla daha fazla kaynağa ulaşacağız. Bağdat’la, Kuzey Irak’la yaptığımız sözleşmeler çerçevesinde Kandil Dağı eteklerinde bloklarımız var. Hindırın ve Çoman sahalarında petrol arayacağız. Enerji sektörünün, Kuzey Irak’ın siyasi, sosyal büyük faydalarının olmasının ötesinde çözüm süreciyle yeni çalışma alanı olacağına inanıyorum.”

Türkiye’nin % 80, Kürtlerin % 20 hissesi var
-  Türkiye, Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi (KRG) ile yapılan anlaşmayla, bölgedeki 6 ayrı noktada petrol arama izni aldı.
-  Anlaşma yapılan sahaların tümü daha önce KRG’ye ait idi.
-  Bu işbirliğiyle Hindırın, Çoman, Arbat, Pulkhana, Jabal Kand ve Khalakan sahalarında petrol arama izni için anlaşma yapıldı.
-  Türkiye bu sahalara yurtdışında enerji işleri yapmak için kurduğu Turkish Energy Company (TEC) üzerinden yatırım yaptı.
-  Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın açıkladığı Kandil yakınlarındaki Hindırın ve Çoman sahalarında Türkiye’nin yüzde 80, KRG’nin yüzde 20 hissesi var.
-  Türkiye Arbat sahasında da yüzde 80’lik payı elinde tutarken, TEC’in diğer 3 sahadaki payı ise yüzde 40’lara işaret ediyor.
-  Türkiye’nin bu sahalar ve diğer yaptığı yatırımlar eliyle kendi sahalarından günde 1 milyon varil (60 milyon dolarlık) petrolü Kuzey Irak’tan ihraç etmesi planlanıyor.
-  TEC’in bölgedeki tek anlaşması bu 6 sahayla sınırlı değil. TEC, dolayısıyla Türkiye, ABD’li petrol devi ExxonMobil ile 6 sahada daha (Bashiqa, Pirmam, Betwata, Qara Hanjeer, Arbat-East and Al Qush.14) ortaklığa gitti.
-  Kuzey Irak’tan ihraç edilen petrol gelirlerinin Türkiye’de Halkbank’ta açılan hesap üzerinden  kontrol edileceği bildiriliyor.



Rus gazında ek indirim...
Bakan Yıldız, Rusya’dan geçen hafta alınan yüzde 10,25’lik doğalgaz indiriminin, ham petrolün varil fiyatlarına bağlı olarak doğalgazdan bağımsız gelişen bir indirim olduğunu ifade etti. Ham petrolün varil fiyatlarının düşmeye devam etmesi durumunda formüle bağlı olarak doğalgaz fiyatlarının da düşeceğine dikkati çeken Yıldız, yüzde 10,25’in dışında da indirim olabileceğini belirtti.
Akkuyu’da açılacak liman ihalesine hakkında da konuşan Yıldız, “Bu ihale, özellikle nükleer güç santralleriyle alakalı liman ihalesi martın ikinci yarısına kalmadan tamamlanacaktır. Tahminen 10 Mart civarında bu ihale sonuçlanacak. 9 firma teklif verdi. Bunların hepsi Türkiye’den yatırımcı firmalar. Bizi sevindiren budur” ifadesini kullandı.



Yasak bölgede ölümler sürüyor
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile hacettepe Üniversitesi arasında madencilik alanında imzalanan işbirliği protokolü imza töreninde konuşan Bakan Yıldız, “İş sağlığı ve güvenliği konularında belli kriterleri sağlayamayanları kapattık. Çok acıdır vefat eden maden işçisi kardeşlerimizden 492’si kapatılan yani çalışılması yasak olan yerlerde hayatlarını kaybettiler. O yüzden bizim hem kanun hem mevzuat hem de bütün yönleriyle bunu ele almamız gerekiyor” dedi.