Rusya'dan 700 bin turist bekleniyor
Rusya ile düzelen ilişkiler en çok turizme yaradı. Turizmciler sezonun kalan 2,5 aylık bölümünde sadece Rusya'dan 700 bine yakın turist gelmesini bekliyor...
Bayram tatilinin 9 güne çıkarılması başta turizm olmak üzere birçok sektöre "can suyu" olurken, sektör temsilcileri, turizmdeki hareketliliğin devam etmesi için şimdi de Rusya'dan charter uçak seferlerinin başlamasını bekliyor.
Türki̇ye Seyahat Acentaları Birli̇ği̇ (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, dünya genelinde artan terör olaylarının turizm sektörünü son derece olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, "9 günlük bayram tatili özellikle iç turizm piyasasına ciddi oranda olumlu etki yaratmış olup 500 milyon liralık bir pazar hacmi oluşturmuştur. Sahil bandında yer alan tesislerde doluluk oranları yüzde 90 civarına ulaşmıştır." dedi.
Rusya ile ilişkilerin normalleşmesinin sektöre etkisine değinirken, her şeyin bir anda düzelmesini beklemenin yanlış olduğunu, ancak bu yaz sezonunu uzun tutarak olabildiğince çok Rus turist misafiri ağırlamak istediklerini ifade eden Ulusoy, "Sezonu ekim sonuna kadar uzatmayı başarırsak Türkiye'ye çok ciddi sayıda Rus turist çekebiliriz." dedi.
Ulusoy, geçen yılın temmuz ayında Rusya'dan 686 bin, ağustos-ekim döneminde ise 1 milyon 396 bin misafir sayısına ulaştıklarını belirterek, yapılacak görüşmeler ve kapasitelerin oluşturulması için ivedilikle hareket edeceklerini ve kalan aylarda çok sayıda Rus misafiri ağırlayacaklarını düşündüklerini kaydetti.
Son dönemde Rusya ve İsrail ile olan ilişkilerin normalleşme sürecine girmesinin turizme pozitif yönde etki edeceğini dile getiren Ulusoy, "Ancak toparlanmadan kastımız artıya geçmek şeklinde değil, daha ziyade turist sayısındaki düşüşün azalması şeklinde olacağı düşüncesindeyiz." ifadesini kullandı.
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık da bayram tatilinde büyük bir hareketlilik yaşandığını, ancak bu hareketliliğin devamlılığının olmasının büyük önem taşıdığını kaydetti. Her kesim için sevindirici bir dönem olduğunu ifade eden Ayık, şunları kaydetti:
"Yoğun talep vardı. İç turizmin tavan yaptığı bir dönem oldu. Sadece kıyılar olarak görmemek lazım. Dini bayram olduğu için eş-dost, akraba ziyaretleri dolayısıyla iç turizmde her yöne doğru bir hareketlenme oldu. Türkiye'nin her sathında hareketlilik yaşandı. Açık olan tesislerde yüzde 80, hatta yüzde 100 doluluk oranları vardı. Tesislerin büyük bölümü yüzde 100 doluydu."
Rusya'dan ilk turist kafilesinin geldiğini, ancak charter seferlerinin henüz başlamadığını belirten Ayık, şu anda gelen turistlerin tarifeli uçuşları kullandığını ve yapılan satışların tarifeli seferlere göre hazırlanmış paketler olması nedeniyle maliyetlerde beklenenin üzerinde fiyatlar oluştuğunu söyledi.
Ayık, charter seferlerinin başlamasıyla yoğun bir hareketlilik yaşanacağını ifade ederek, "Charter seferleri başlamadan umduğumuz sayıları bulmamız zor olabilir. Burada THY'ye büyük iş düşüyor. THY'nin Rusya'ya tarifeli uçuşlarını artırması lazım." diye konuştu.
Osman Ayık, yılın geri kalan döneminde iç turizm açısından yoğunluk olabileceğini, Kurban Bayram tatilinin 9 gün olması durumunda gelecek 2,5 aylık dönemde ciddi hareketlilik yaşanabileceğini ifade etti.
İç turizmde beklenildiği ölçüde yoğunluk yaşanması durumunda tesislerin doluluk oranının yüzde 70'lerin üzerine çıkabileceğini belirten Ayık, "Ayrıca, Rusya pazarında teknik sorunlar biter ve charter seferleri başlarsa 500 bin ila 700 bin arasında turist gelebilir. Bu durumun toplam doluluğa katkısı yüzde 5-6 olur. Dolayısıyla tesisler kalan süreci yüzde 80-85 düzeyinde tamamlayabilir." şeklinde konuştu.
"Türkiye'de daha çok orta ve alt gelir grubu turist ağırlanıyor" şeklindeki söylemlere de değinen Ayık, "Türkiye, bir gecede 10 bin dolar harcayan turistleri de, bin dolar harcayanları da ağırlıyor. Bu konuda kamuoyunda bir yanılgı var. Dünyada seyahat eden kişi sayısı 1,1 milyar. Bunun içinde harcama kapasitesi yüksek olan kişi sayısı 3-5 milyondur. Bu tercih meselesidir. Siz derseniz ki sadece 3-5 milyonluk turist ağırlayacağım. O zaman turizm, ekonominin lokomotifi olmayacak demektir." görüşünü dile getirdi.
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır ise bayram tatilinin yerli turizm hareketinin hızlanmasına neden olduğunu, yerli turistin etkisiyle geçen 10 gün boyunca Antalya ve Ege’de yüksek doluluk oranlarına ulaşıldığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yerli tatilcinin oluşturduğu yüksek turizm hareketi, sektörün kayıplarını tam olarak karşılayamasa da ülke olarak zorlu bir süreçten geçmekte olduğumuz dikkate alındığında vatandaşlarımız için önemli bir moral kaynağı oldu. Bayram tatili Antalya ve Ege otelleri için umut verdi. Ancak bu hızın tüm yaz dönemine yayılacağını öngörmüyoruz. Bayram tatili ile halk tatil yaptı, oteller doldu. Gelirler de bu dönem için bir miktar arttı. Bunun bir nebze rahatlatıcı etkisi olur. Personel ve vergi giderlerini kapamada faydası olur."
Bayındır, turizm açısından sadece Antalya ve Ege’nin dolmasının yeterli olmadığını, İstanbul ve Anadolu'nun turist sayısı açısından en kötü dönemini yaşadığını ifade ederek, Türkiye'de turizmin hareketlenmesi için Avrupalı turistin tekrar gelmeye başlaması gerektiğini söyledi.
Sezonun hızla geçtiğini ve turist sayısı açısından en önemli ay olarak kabul edilen temmuzun üçte birinin halihazırda geride bırakıldığını belirten Bayındır, "Ancak çorak hanelere yağmur taneleri düşmeye başladı. 2017 itibarıyla eski günlerimize dönmeye başlayabiliriz. Bu nedenle gerek İsrail gerekse Rusya’da 2017 için programlama, tanıtım ve PR çalışmalarına zaman geçirmeden şimdiden başlamak lazım. Aksi halde 2017’yi de kaybedebiliriz." şeklinde konuştu.
Rusların geleneksel olarak "son dakikacı" olarak adlandırılan turist grubu içerisinde yer almaları nedeniyle yaşanan olumlu siyasi gelişmelerin rezervasyon oranlarına muhakkak olumlu yansımalarının görüleceğini ifade eden Bayındır, charter uçak konusu çözülmeden bu ülkeden gelecek turist sayısında önemli bir artış yakalanamayacağını savundu.
Bayındır, "Rus turistlerin Tunus ve Yunanistan rezervasyonlarının çok küçük bir bölümünü iptal ederek Türkiye’ye döndürmesi muhtemel. Ancak bu durum tamamen uygun koşullarda ulaşımın sağlanmasına bağlı." dedi.
Türki̇ye Seyahat Acentaları Birli̇ği̇ (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, dünya genelinde artan terör olaylarının turizm sektörünü son derece olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, "9 günlük bayram tatili özellikle iç turizm piyasasına ciddi oranda olumlu etki yaratmış olup 500 milyon liralık bir pazar hacmi oluşturmuştur. Sahil bandında yer alan tesislerde doluluk oranları yüzde 90 civarına ulaşmıştır." dedi.
Rusya ile ilişkilerin normalleşmesinin sektöre etkisine değinirken, her şeyin bir anda düzelmesini beklemenin yanlış olduğunu, ancak bu yaz sezonunu uzun tutarak olabildiğince çok Rus turist misafiri ağırlamak istediklerini ifade eden Ulusoy, "Sezonu ekim sonuna kadar uzatmayı başarırsak Türkiye'ye çok ciddi sayıda Rus turist çekebiliriz." dedi.
Ulusoy, geçen yılın temmuz ayında Rusya'dan 686 bin, ağustos-ekim döneminde ise 1 milyon 396 bin misafir sayısına ulaştıklarını belirterek, yapılacak görüşmeler ve kapasitelerin oluşturulması için ivedilikle hareket edeceklerini ve kalan aylarda çok sayıda Rus misafiri ağırlayacaklarını düşündüklerini kaydetti.
Son dönemde Rusya ve İsrail ile olan ilişkilerin normalleşme sürecine girmesinin turizme pozitif yönde etki edeceğini dile getiren Ulusoy, "Ancak toparlanmadan kastımız artıya geçmek şeklinde değil, daha ziyade turist sayısındaki düşüşün azalması şeklinde olacağı düşüncesindeyiz." ifadesini kullandı.
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık da bayram tatilinde büyük bir hareketlilik yaşandığını, ancak bu hareketliliğin devamlılığının olmasının büyük önem taşıdığını kaydetti. Her kesim için sevindirici bir dönem olduğunu ifade eden Ayık, şunları kaydetti:
"Yoğun talep vardı. İç turizmin tavan yaptığı bir dönem oldu. Sadece kıyılar olarak görmemek lazım. Dini bayram olduğu için eş-dost, akraba ziyaretleri dolayısıyla iç turizmde her yöne doğru bir hareketlenme oldu. Türkiye'nin her sathında hareketlilik yaşandı. Açık olan tesislerde yüzde 80, hatta yüzde 100 doluluk oranları vardı. Tesislerin büyük bölümü yüzde 100 doluydu."
Rusya'dan ilk turist kafilesinin geldiğini, ancak charter seferlerinin henüz başlamadığını belirten Ayık, şu anda gelen turistlerin tarifeli uçuşları kullandığını ve yapılan satışların tarifeli seferlere göre hazırlanmış paketler olması nedeniyle maliyetlerde beklenenin üzerinde fiyatlar oluştuğunu söyledi.
Ayık, charter seferlerinin başlamasıyla yoğun bir hareketlilik yaşanacağını ifade ederek, "Charter seferleri başlamadan umduğumuz sayıları bulmamız zor olabilir. Burada THY'ye büyük iş düşüyor. THY'nin Rusya'ya tarifeli uçuşlarını artırması lazım." diye konuştu.
Osman Ayık, yılın geri kalan döneminde iç turizm açısından yoğunluk olabileceğini, Kurban Bayram tatilinin 9 gün olması durumunda gelecek 2,5 aylık dönemde ciddi hareketlilik yaşanabileceğini ifade etti.
İç turizmde beklenildiği ölçüde yoğunluk yaşanması durumunda tesislerin doluluk oranının yüzde 70'lerin üzerine çıkabileceğini belirten Ayık, "Ayrıca, Rusya pazarında teknik sorunlar biter ve charter seferleri başlarsa 500 bin ila 700 bin arasında turist gelebilir. Bu durumun toplam doluluğa katkısı yüzde 5-6 olur. Dolayısıyla tesisler kalan süreci yüzde 80-85 düzeyinde tamamlayabilir." şeklinde konuştu.
"Türkiye'de daha çok orta ve alt gelir grubu turist ağırlanıyor" şeklindeki söylemlere de değinen Ayık, "Türkiye, bir gecede 10 bin dolar harcayan turistleri de, bin dolar harcayanları da ağırlıyor. Bu konuda kamuoyunda bir yanılgı var. Dünyada seyahat eden kişi sayısı 1,1 milyar. Bunun içinde harcama kapasitesi yüksek olan kişi sayısı 3-5 milyondur. Bu tercih meselesidir. Siz derseniz ki sadece 3-5 milyonluk turist ağırlayacağım. O zaman turizm, ekonominin lokomotifi olmayacak demektir." görüşünü dile getirdi.
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır ise bayram tatilinin yerli turizm hareketinin hızlanmasına neden olduğunu, yerli turistin etkisiyle geçen 10 gün boyunca Antalya ve Ege’de yüksek doluluk oranlarına ulaşıldığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yerli tatilcinin oluşturduğu yüksek turizm hareketi, sektörün kayıplarını tam olarak karşılayamasa da ülke olarak zorlu bir süreçten geçmekte olduğumuz dikkate alındığında vatandaşlarımız için önemli bir moral kaynağı oldu. Bayram tatili Antalya ve Ege otelleri için umut verdi. Ancak bu hızın tüm yaz dönemine yayılacağını öngörmüyoruz. Bayram tatili ile halk tatil yaptı, oteller doldu. Gelirler de bu dönem için bir miktar arttı. Bunun bir nebze rahatlatıcı etkisi olur. Personel ve vergi giderlerini kapamada faydası olur."
Bayındır, turizm açısından sadece Antalya ve Ege’nin dolmasının yeterli olmadığını, İstanbul ve Anadolu'nun turist sayısı açısından en kötü dönemini yaşadığını ifade ederek, Türkiye'de turizmin hareketlenmesi için Avrupalı turistin tekrar gelmeye başlaması gerektiğini söyledi.
Sezonun hızla geçtiğini ve turist sayısı açısından en önemli ay olarak kabul edilen temmuzun üçte birinin halihazırda geride bırakıldığını belirten Bayındır, "Ancak çorak hanelere yağmur taneleri düşmeye başladı. 2017 itibarıyla eski günlerimize dönmeye başlayabiliriz. Bu nedenle gerek İsrail gerekse Rusya’da 2017 için programlama, tanıtım ve PR çalışmalarına zaman geçirmeden şimdiden başlamak lazım. Aksi halde 2017’yi de kaybedebiliriz." şeklinde konuştu.
Rusların geleneksel olarak "son dakikacı" olarak adlandırılan turist grubu içerisinde yer almaları nedeniyle yaşanan olumlu siyasi gelişmelerin rezervasyon oranlarına muhakkak olumlu yansımalarının görüleceğini ifade eden Bayındır, charter uçak konusu çözülmeden bu ülkeden gelecek turist sayısında önemli bir artış yakalanamayacağını savundu.
Bayındır, "Rus turistlerin Tunus ve Yunanistan rezervasyonlarının çok küçük bir bölümünü iptal ederek Türkiye’ye döndürmesi muhtemel. Ancak bu durum tamamen uygun koşullarda ulaşımın sağlanmasına bağlı." dedi.