Ramazan kolisine dikkat!
TÜSODER Başkanı Aydın Ağaoğlu, bazı fırsatçıların, bozulmak üzere olan veya son kullanma tarihi yaklaşmış gıdaları ramazan kolilerine doldurmak suretiyle haksız kazanç elde ettiklerini belirtti.
Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Genel Başkanı Aydın Ağaoğlu, "Tüketicilere önerimiz, ramazan fırsatçılığı yaptığını gördükleri marka ve mağazaları alışveriş listesinden çıkartıp sosyal medyada paylaşsınlar, Gümrük ve Ticaret Bakanlığına da şikayet etsinler" dedi.
Ağaoğlu, her ramazan arifesinin klasiği haline gelen gıda fiyatlarında oynanması ve yapılan zamların, bu yıl da ortaya çıktığını söyledi.
Temel gıda ürünlerinde yüzde 10'a varan zam yapıldığına dikkati çeken Ağaoğlu, bu artışların tanınmış süpermarketlerin raflarında da hissedildiğini kaydetti.
Ağaoğlu, süpermarketler ve bazı tüccarların, depolarındaki kuruyemiş, bakliyat, zeytin, peynir, şekerleme ve özellikle hurma fiyatlarında ramazan zammını uygulamaya geçtiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Diğer yandan pek çok gıda pazarlayıcısı firma, ramazan kolileri hazırlayarak bunları cazip fiyat ve tekliflerle pazara sunmaktadır. Personeline gıda kolisi hediye etmek isteyen işverenler, o kolilerin içindekileri tek tek incelemediklerinden genellikle son kullanma tarihi iyice yaklaşmış konserve ve bazı gıda ürünlerini kolilere yerleştirmekte, bu şekilde mübarek ramazan ayında insanların yardımlaşma duygusunu istismar etmektedirler.
İşveren veyahut hayırsever, bir fakire bir koli ramazan erzağı hediye ettiğini zannederken aslında belki de sağlığa zararlı olabilecek riskli birtakım gıda maddelerinin verildiğinin farkında bile olmuyor. Bir de hediye alan kişi, gözlerimle gördüm, zeytin küflüydü, bunu götürüp söylemeye utandı. Dolayısıyla bu durumu bilen açıkgöz fırsatçılar, bozulmak üzere olan veya son kullanma tarihi yaklaşmış gıdaları ramazan kolilerine doldurmak suretiyle haksız kazanç gerçekleştiriyorlar."
Tüketicilerin, "ramazan fırsatçılığı" yapan marka ve mağazaları alışveriş listesinden çıkartıp, sosyal medyada paylaşmaları tavsiyesinde bulunan Ağaoğlu, "Gümrük ve Ticaret Bakanlığına da şikayet etsinler. Yine ramazan kolisi satın alan kişilerin, koli üzerine 'bozuk ürün çıktığı takdirde filan yerden değiştirilecektir, bize de bilgi verilmedir' şeklinde uyarı yazmaları gerekir. Aksi halde bu fırsatçılık ve vicdansızlık devam edecektir" ifadelerini kullandı.
Ağaoğlu, tüketimi artırmak isteyen süpermarketlerin belli meblağın üzerindeki alışverişlerde indirim vaadinde bulunduğuna işaret ederek, "Fakat o vaadin, kasada otomatik yapılması beklenirken, bunun gerçekleşmediği de görülebiliyor. Firmaya güvenen tüketiciler, örneğin 50 TL'nin üzerinde alışveriş yaptığı için 15 liralık ürünü 5 lira almayı hedeflerken, aslında faturasına 15 TL olarak yansıtılıyor ve 50 TL yerine 65 lira ödeyerek çıkıyor" diye konuştu.
Bir tüketicinin, geçen haftalarda yansıtılmamış 18 liranın mağaza kartına aktarılması için bir süpermarkete başvuru yaptığını aktaran Ağaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"(Sistem arızası) denildi. Binlerce satış mağazası, on binlerce kasiyeri olan bu mağazanın bir saatlik sistem arızasında belki üç binlerce insanın bu durumdan etkilenmesi söz konusu. Ortaya çıkan bu rakam, küçümsenmeyecek miktarlara ulaşabiliyor. O nedenle tüketicilerin kendilerine müracaatı halinde onlara gerekli indirimin sağlandığını, müracaat etmeyen müşteriler için yapabilecekleri bir şeyin olmadığını belirttiler. Bizde mağduriyet yaşamamaları için mutlaka fişlerini kontrol etmelerini ve imha etmemelerini tavsiye ediyoruz. Çünkü müşteri hizmetleriyle ilk görüşmemizde bize sistem kayıtlarında alışverişin görülmediğini ifade ettiler. Şayet elimizdeki fiş bulunmasaydı, hiçbir şekilde hakkımızı arama imkanımız olmayacaktı. Aman dikkat diyoruz."
Ağaoğlu, bazı ürünlerin 6, 12, 24 ve 36'lı şekilde çoklu satıldığına dikkati çekerek, "Maden suyunu tek tek alacağıma 6'lı alıyım, daha ucuza gelir' diyorum. Altılıya bakıyorum, tanesi 60 kuruştan 360 kuruş. Teklisine bakıyorum, 55 kuruş. Tek tek alırsam daha ucuz. Mesela kağıt havluyu 12'li alırsam ucuz olur' diye 12 ve 24'lüyü topladım, 4 adet 6'lı paket aldım, daha ucuza geldi" ifadelerini kullandı.
İnsanların "daha ucuz olur" düşüncesiyle çoklu satılan ürünlere yöneldiğini vurgulayarak, "Tüketicilerimiz, bu tür haksız uygulama yapan fırsatçı marka ve mağazaların müşterisi olmaktan kaçınmalı. Verilebilecek en etkili tepki, bu" değerlendirmesini yaptı.
Ağaoğlu, her ramazan arifesinin klasiği haline gelen gıda fiyatlarında oynanması ve yapılan zamların, bu yıl da ortaya çıktığını söyledi.
Temel gıda ürünlerinde yüzde 10'a varan zam yapıldığına dikkati çeken Ağaoğlu, bu artışların tanınmış süpermarketlerin raflarında da hissedildiğini kaydetti.
Ağaoğlu, süpermarketler ve bazı tüccarların, depolarındaki kuruyemiş, bakliyat, zeytin, peynir, şekerleme ve özellikle hurma fiyatlarında ramazan zammını uygulamaya geçtiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Diğer yandan pek çok gıda pazarlayıcısı firma, ramazan kolileri hazırlayarak bunları cazip fiyat ve tekliflerle pazara sunmaktadır. Personeline gıda kolisi hediye etmek isteyen işverenler, o kolilerin içindekileri tek tek incelemediklerinden genellikle son kullanma tarihi iyice yaklaşmış konserve ve bazı gıda ürünlerini kolilere yerleştirmekte, bu şekilde mübarek ramazan ayında insanların yardımlaşma duygusunu istismar etmektedirler.
İşveren veyahut hayırsever, bir fakire bir koli ramazan erzağı hediye ettiğini zannederken aslında belki de sağlığa zararlı olabilecek riskli birtakım gıda maddelerinin verildiğinin farkında bile olmuyor. Bir de hediye alan kişi, gözlerimle gördüm, zeytin küflüydü, bunu götürüp söylemeye utandı. Dolayısıyla bu durumu bilen açıkgöz fırsatçılar, bozulmak üzere olan veya son kullanma tarihi yaklaşmış gıdaları ramazan kolilerine doldurmak suretiyle haksız kazanç gerçekleştiriyorlar."
Tüketicilerin, "ramazan fırsatçılığı" yapan marka ve mağazaları alışveriş listesinden çıkartıp, sosyal medyada paylaşmaları tavsiyesinde bulunan Ağaoğlu, "Gümrük ve Ticaret Bakanlığına da şikayet etsinler. Yine ramazan kolisi satın alan kişilerin, koli üzerine 'bozuk ürün çıktığı takdirde filan yerden değiştirilecektir, bize de bilgi verilmedir' şeklinde uyarı yazmaları gerekir. Aksi halde bu fırsatçılık ve vicdansızlık devam edecektir" ifadelerini kullandı.
Ağaoğlu, tüketimi artırmak isteyen süpermarketlerin belli meblağın üzerindeki alışverişlerde indirim vaadinde bulunduğuna işaret ederek, "Fakat o vaadin, kasada otomatik yapılması beklenirken, bunun gerçekleşmediği de görülebiliyor. Firmaya güvenen tüketiciler, örneğin 50 TL'nin üzerinde alışveriş yaptığı için 15 liralık ürünü 5 lira almayı hedeflerken, aslında faturasına 15 TL olarak yansıtılıyor ve 50 TL yerine 65 lira ödeyerek çıkıyor" diye konuştu.
Bir tüketicinin, geçen haftalarda yansıtılmamış 18 liranın mağaza kartına aktarılması için bir süpermarkete başvuru yaptığını aktaran Ağaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"(Sistem arızası) denildi. Binlerce satış mağazası, on binlerce kasiyeri olan bu mağazanın bir saatlik sistem arızasında belki üç binlerce insanın bu durumdan etkilenmesi söz konusu. Ortaya çıkan bu rakam, küçümsenmeyecek miktarlara ulaşabiliyor. O nedenle tüketicilerin kendilerine müracaatı halinde onlara gerekli indirimin sağlandığını, müracaat etmeyen müşteriler için yapabilecekleri bir şeyin olmadığını belirttiler. Bizde mağduriyet yaşamamaları için mutlaka fişlerini kontrol etmelerini ve imha etmemelerini tavsiye ediyoruz. Çünkü müşteri hizmetleriyle ilk görüşmemizde bize sistem kayıtlarında alışverişin görülmediğini ifade ettiler. Şayet elimizdeki fiş bulunmasaydı, hiçbir şekilde hakkımızı arama imkanımız olmayacaktı. Aman dikkat diyoruz."
Ağaoğlu, bazı ürünlerin 6, 12, 24 ve 36'lı şekilde çoklu satıldığına dikkati çekerek, "Maden suyunu tek tek alacağıma 6'lı alıyım, daha ucuza gelir' diyorum. Altılıya bakıyorum, tanesi 60 kuruştan 360 kuruş. Teklisine bakıyorum, 55 kuruş. Tek tek alırsam daha ucuz. Mesela kağıt havluyu 12'li alırsam ucuz olur' diye 12 ve 24'lüyü topladım, 4 adet 6'lı paket aldım, daha ucuza geldi" ifadelerini kullandı.
İnsanların "daha ucuz olur" düşüncesiyle çoklu satılan ürünlere yöneldiğini vurgulayarak, "Tüketicilerimiz, bu tür haksız uygulama yapan fırsatçı marka ve mağazaların müşterisi olmaktan kaçınmalı. Verilebilecek en etkili tepki, bu" değerlendirmesini yaptı.