Öğretmenlere şubat müjdesi
Maliye Bakanı Ağbal, 60 bin öğretmen açığı olduğunu bu durumun da şubat ayı itibariyle giderileceğini duyurdu...
Maliye Bakanı Ağbal taşeron işçilerle ilgili çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Eğitimde yaşanan gelişmelerle ilgili bilgi aktaran Ağbal, "AK Parti hükümetleri döneminde yaklaşık 500 bin yeni öğretmen aldık ve almaya devam ediyoruz. İstiyoruz ki Türkiye'de öğretmen açığı kalmasın. Son 14 yılda yapmış olduğumuz alımlar sayesinde norma göre öğretmen açığı önemli derecede azaldı. Milli Eğitim Bakanımız bir, iki gün önce açıkladı, şu anda norma göre yaklaşık 60 bin öğretmen açığımız var. İnşallah gelecek sene şubat ayı içerisinde bu açığı daha da azaltma konusunda yeni alımlar yapacağız." diye konuştu.
Ağbal, AK Parti hükümetlerinin en önemli ayırt edici özelliklerinden birinin de eğitime bütçeden ayırdığı pay olduğunu ifade ederek, hükümet olarak eğitime önem verdiklerini çünkü eğitime erişim ve eğitimde kalitenin artması durumunda Türkiye'de her bakımdan gelişme ve kalkınma olacağına dikkati çekti.
Yüksek öğretimde yapılan yatırımlara ve gelişmelere ilişkin de görüşlerini katılımcılarla paylaşan Ağbal, "Türkiye artık kabuğuna sığmayan, bölgesinde güven ve istikrarı yakalamış bir ülke." değerlendirmesinde bulundu.
Ağbal, refah ve sosyal devletin önemini de vurgulayarak, "Vatandaş aç ve açıkta ise garip gureba eğer devletin şefkatini ve ilgisini göremiyorsa o zaman o memleketi ben neyleyeyim. Son 14 yılda ilk defa bu topraklar gerçek manada sosyal devlet neymiş onu gördü." dedi.
Bakan Ağbal, bir gazetecinin taşeron işçilerin kamuda istihdamıyla ilgili gelişmeleri sorması üzerine şunları söyledi:
"Taşeronlarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Kapsamlı bir düzenleme. Çok farklı sektörlerde istihdam edilen çalışanlar mevcut. Her kurumun farklı öncelikleri ve farklı beklentileri var. Bu düzenleme, aynı zamanda kamuda yeni bir istihdam modelinin de getirilmesine vesile oluyor. Dolayısıyla burada zaman zaman gündeme geliyor ama bu çalışmanın hakikaten ne kadar kapsamlı olduğunu bilenlerden biriyim. Bu nedenle çalışmalarımız devam ediyor. Çalışmalar tamamlandığında zaten konuyla ilgili gerekli açıklamaları yaparız.
Konu hakkında Bakanlar Kurulu'nda sunum yapıldığını kaydeden Ağbal, "Sunum sonrasında çalışmanın daha da detaylandırılması ve bazı konular açısından ilave çalışmalar yapılması ihtiyacı ortaya çıktı. Arkadaşlarımız birçok bakanlıkta teknik düzeyde çalışmalar yürütüyor. Çünkü kolay değil. Çok sayıda insanı kamuda istihdam etme imkânı getireceğiz. Biu çalışmayı yaparken gördük ki o kadar basit değil, karmaşık. Çok farklı türde sözleşmeler var. Her sözleşmenin kendisine göre farklı detayları var. Geçişle ilgili koşulları belirlerken bir genel koşul yazıyorsunuz, o yazdığınız koşul başka bir kurumdaki personel açısından uygulanabilir değil. Dolayısıyla bütün bu kurumlardaki farklılıkları masaya yatırıp bunları birleştirecek bir çözüm üretmeye çalışıyoruzö diyerek açıklamasını noktaladı.
Yaklaşık 400-450 bin engelli çocuğun bakım hizmetinin, 300 bine yakın da eğitime muhtaç engelli çocuğun ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılandığını belirten Ağbal, şöyle devam etti:
"İlk defa vatandaş devletin şefkatli elini üzerinde hissetti. Allah bize bu imkanları veriyor. Bugün ekonomimiz sapasağlam. Küresel bir kriz olmuş, birçok ülke hala kendini toparlayamamış. Ekonomilerini düzeltememişler, ayağa kaldıramamışlar. Büyüme hayal olmuş, ekonomi dibe vurmuş. Bugün Avrupa'ya, Yunanistan'a, İspanya'ya, İtalya'ya, Portekiz'e bakın. Bunlar zamanında gelip Türkiye'ye 'şöyle yapın, böyle yapın' diyorlardı. Şimdi Allah'a şükürler olsun biz onlara akıl veriyoruz, diyoruz ki 'ekonomiyi yönetecekseniz böyle yönetin, kamu maliyesini yönetecekseniz böyle yönetin.' Bugün sapasağlam bir kamu maliyemiz ve bankacılık sistemimiz var. Büyüyen, istihdam yaratan, işsizliği azaltan bir ekonomimiz var. Son 1 yıl içerisinde 1 milyon 40 bin kişiye istihdam sağlamışız. Sürekli istihdam üreten bir ekonomi var."
Ağbal, birçok ülkenin bugün mevcut istihdamını koruyamadığını anlatarak, hatta Avrupa'da birçok ülkenin henüz 2008 dönemindeki istihdam seviyelerine bile gelemediğini söyledi.
Türkiye'nin bir taraftan ekonomisini, bir taraftan kamu maliyesini, bir taraftan da bankacılık sistemini güçlendirdiklerini vurgulayan Ağbal, "İnsanımıza aş veriyoruz, ekonomimizi büyütüyoruz, dönüştürüyoruz. Bütün bunlar nasıl oluyor? Siyasi istikrar sayesinde, güçlü AK Parti iktidarı sayesinde, gece gündüz çalışan AK Parti kadroları sayesinde. Bunları yapacağız çünkü bizim vizyonumuz büyük. Türkiye'ye ait bir vizyonumuz var, 2023 vizyonumuz var. İstiyoruz ki Türkiye yüz yıl önce Mustafa Kemal Atatürk'ün bu millet için gösterdiği muasır medeniyet seviyesini yakalayalım ve aşalım. İnşallah hep beraber bunları teker teker gerçekleştireceğiz." diye konuştu.
"Bu millet birlik ve beraberlik içinde olduğu sürece, kardeşliğimizi pekiştirdiğimiz sürece, siyasi istikrara sahip çıktığımız sürece, güçlü Türkiye'yi beraber inşa etme irademiz olduğu sürece Allah'ın izniyle kimse bu milletin sırtını yere getiremez." diyen Ağbal, terörle mücadelenin sonuna kadar süreceğini vurguladı.
Küçük vilayetleri ekonomik olarak geliştirmek istediklerini dile getiren Ağbal, şunları kaydetti:
"Özel sektörümüzün buralara daha fazla yatırım yapması için bir çabamız var, teşvikleri veriyoruz daha da fazla teşvikler vermemiz lazım. Bu konuda da çalışmalarımız var. Diğer taraftan devlet kendisi de bu bölgede yapacağı işlerle, bölgede ciddi anlamda bir ekonomiyi de üretecek. Bunun da çabası içerisindeyiz. İnşallah yakında bu bölgelerde kamu eliyle yapılacak yatırımlar sayesinde burada hem geliri hem nüfusu hem de insanımız burada Bayburt'ta dahil olmak üzere daha fazla iş, aş bulacak. O bakımdan 65. Hükümet olarak gece gündüz çalışıyoruz yeter ki vatandaşımız hak ettiği hizmetleri her manada alabilsin ve ülkemiz daha da gelişsin ve büyüsün."
Ağbal, AK Parti hükümetlerinin en önemli ayırt edici özelliklerinden birinin de eğitime bütçeden ayırdığı pay olduğunu ifade ederek, hükümet olarak eğitime önem verdiklerini çünkü eğitime erişim ve eğitimde kalitenin artması durumunda Türkiye'de her bakımdan gelişme ve kalkınma olacağına dikkati çekti.
Yüksek öğretimde yapılan yatırımlara ve gelişmelere ilişkin de görüşlerini katılımcılarla paylaşan Ağbal, "Türkiye artık kabuğuna sığmayan, bölgesinde güven ve istikrarı yakalamış bir ülke." değerlendirmesinde bulundu.
Ağbal, refah ve sosyal devletin önemini de vurgulayarak, "Vatandaş aç ve açıkta ise garip gureba eğer devletin şefkatini ve ilgisini göremiyorsa o zaman o memleketi ben neyleyeyim. Son 14 yılda ilk defa bu topraklar gerçek manada sosyal devlet neymiş onu gördü." dedi.
Bakan Ağbal, bir gazetecinin taşeron işçilerin kamuda istihdamıyla ilgili gelişmeleri sorması üzerine şunları söyledi:
"Taşeronlarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Kapsamlı bir düzenleme. Çok farklı sektörlerde istihdam edilen çalışanlar mevcut. Her kurumun farklı öncelikleri ve farklı beklentileri var. Bu düzenleme, aynı zamanda kamuda yeni bir istihdam modelinin de getirilmesine vesile oluyor. Dolayısıyla burada zaman zaman gündeme geliyor ama bu çalışmanın hakikaten ne kadar kapsamlı olduğunu bilenlerden biriyim. Bu nedenle çalışmalarımız devam ediyor. Çalışmalar tamamlandığında zaten konuyla ilgili gerekli açıklamaları yaparız.
Konu hakkında Bakanlar Kurulu'nda sunum yapıldığını kaydeden Ağbal, "Sunum sonrasında çalışmanın daha da detaylandırılması ve bazı konular açısından ilave çalışmalar yapılması ihtiyacı ortaya çıktı. Arkadaşlarımız birçok bakanlıkta teknik düzeyde çalışmalar yürütüyor. Çünkü kolay değil. Çok sayıda insanı kamuda istihdam etme imkânı getireceğiz. Biu çalışmayı yaparken gördük ki o kadar basit değil, karmaşık. Çok farklı türde sözleşmeler var. Her sözleşmenin kendisine göre farklı detayları var. Geçişle ilgili koşulları belirlerken bir genel koşul yazıyorsunuz, o yazdığınız koşul başka bir kurumdaki personel açısından uygulanabilir değil. Dolayısıyla bütün bu kurumlardaki farklılıkları masaya yatırıp bunları birleştirecek bir çözüm üretmeye çalışıyoruzö diyerek açıklamasını noktaladı.
Yaklaşık 400-450 bin engelli çocuğun bakım hizmetinin, 300 bine yakın da eğitime muhtaç engelli çocuğun ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılandığını belirten Ağbal, şöyle devam etti:
"İlk defa vatandaş devletin şefkatli elini üzerinde hissetti. Allah bize bu imkanları veriyor. Bugün ekonomimiz sapasağlam. Küresel bir kriz olmuş, birçok ülke hala kendini toparlayamamış. Ekonomilerini düzeltememişler, ayağa kaldıramamışlar. Büyüme hayal olmuş, ekonomi dibe vurmuş. Bugün Avrupa'ya, Yunanistan'a, İspanya'ya, İtalya'ya, Portekiz'e bakın. Bunlar zamanında gelip Türkiye'ye 'şöyle yapın, böyle yapın' diyorlardı. Şimdi Allah'a şükürler olsun biz onlara akıl veriyoruz, diyoruz ki 'ekonomiyi yönetecekseniz böyle yönetin, kamu maliyesini yönetecekseniz böyle yönetin.' Bugün sapasağlam bir kamu maliyemiz ve bankacılık sistemimiz var. Büyüyen, istihdam yaratan, işsizliği azaltan bir ekonomimiz var. Son 1 yıl içerisinde 1 milyon 40 bin kişiye istihdam sağlamışız. Sürekli istihdam üreten bir ekonomi var."
Ağbal, birçok ülkenin bugün mevcut istihdamını koruyamadığını anlatarak, hatta Avrupa'da birçok ülkenin henüz 2008 dönemindeki istihdam seviyelerine bile gelemediğini söyledi.
Türkiye'nin bir taraftan ekonomisini, bir taraftan kamu maliyesini, bir taraftan da bankacılık sistemini güçlendirdiklerini vurgulayan Ağbal, "İnsanımıza aş veriyoruz, ekonomimizi büyütüyoruz, dönüştürüyoruz. Bütün bunlar nasıl oluyor? Siyasi istikrar sayesinde, güçlü AK Parti iktidarı sayesinde, gece gündüz çalışan AK Parti kadroları sayesinde. Bunları yapacağız çünkü bizim vizyonumuz büyük. Türkiye'ye ait bir vizyonumuz var, 2023 vizyonumuz var. İstiyoruz ki Türkiye yüz yıl önce Mustafa Kemal Atatürk'ün bu millet için gösterdiği muasır medeniyet seviyesini yakalayalım ve aşalım. İnşallah hep beraber bunları teker teker gerçekleştireceğiz." diye konuştu.
"Bu millet birlik ve beraberlik içinde olduğu sürece, kardeşliğimizi pekiştirdiğimiz sürece, siyasi istikrara sahip çıktığımız sürece, güçlü Türkiye'yi beraber inşa etme irademiz olduğu sürece Allah'ın izniyle kimse bu milletin sırtını yere getiremez." diyen Ağbal, terörle mücadelenin sonuna kadar süreceğini vurguladı.
Küçük vilayetleri ekonomik olarak geliştirmek istediklerini dile getiren Ağbal, şunları kaydetti:
"Özel sektörümüzün buralara daha fazla yatırım yapması için bir çabamız var, teşvikleri veriyoruz daha da fazla teşvikler vermemiz lazım. Bu konuda da çalışmalarımız var. Diğer taraftan devlet kendisi de bu bölgede yapacağı işlerle, bölgede ciddi anlamda bir ekonomiyi de üretecek. Bunun da çabası içerisindeyiz. İnşallah yakında bu bölgelerde kamu eliyle yapılacak yatırımlar sayesinde burada hem geliri hem nüfusu hem de insanımız burada Bayburt'ta dahil olmak üzere daha fazla iş, aş bulacak. O bakımdan 65. Hükümet olarak gece gündüz çalışıyoruz yeter ki vatandaşımız hak ettiği hizmetleri her manada alabilsin ve ülkemiz daha da gelişsin ve büyüsün."