O şehre akın akın turist yağıyor
Bursa'da, Ramazan Bayramı'ndan sonra gitgide artan Arap turistler dolayısıyla otellerde yer bulmak neredeyse imkansız hale geldi
Uluslararası otel zincirleri dahil hemen hemen konaklama tesislerinde yüzde 100 doluluk oranlarını yakalanan kentteki bu durum, Arap turizminin altın dönemini yaşadığı 1980'li yıllara dönüldüğü şeklinde yorumlandı.
Özellikle Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) Dünya Miras Listesine dahil edilen sultan külliyeleri, İpek Yolu'nun Anadolu'daki son durağı hanlar bölgesi ve 700 yıllık Osmanlı sivil mimarisinin yaşatıldığı Cumalıkızık Mahallesi'ni ziyaret eden Arap turistler, Uludağ, teleferik, İnkaya'daki 600 yıllık tarihi çınarın yanı sıra tarihi camilere büyük ilgi gösteriyor.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Güney Marmara Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Mehmet Akkuş, yaptığı açıklamada, ramazan ayını ülkelerinde geçirmeyi tercih eden Arap turistlerin Türkiye ve Bursa'ya ilgisinin, bayramın ardından dikkat çekici oranda arttığını söyledi.
Kuveyt, Bahreyn, Katar ve Suudi Arabistan gibi Ortadoğu ve Arap ülkelerinden gelen turist sayısında özellikle ağustos ayında yoğunlaştığını vurgulayan Akkuş, şöyle konuştu:
"Ramazandan önce Arap turizmi Bursa'da kendini göstermeye başlamıştı ama bu ay girdikten sonra biraz elini ayağını çekti. Onlar da ramazanı kendi memleketinde, eşiyle dostuyla geçirmek istedi ve hepsi bu dönem geri çekildi. Ramazan sonrası tüm acentelerimizin Bursa'da çok güzel rezervasyonlar aldığını biliyorduk ve bunları ifade ettik. Bayramdan sonra çok aşırı derecede ilgi oldu. Bursa'da şu anda 'Ortadoğu, Arap turizmi' olarak nitelendirdiğimiz turizm patlamış durumda. Otellerimizde yer yok, dolu. Hangi otele gitseniz bir odamız bile yok. Yüzde 100 kapasiteyle doluyuz. Her tarafta Arap turist var; sağımıza bakıyoruz Arap, solumuza bakıyoruz Arap."
Yatak kapasitesi atmasına rağmen hala yer bulamıyoruz, doluyuz
Akkuş, turist yoğunluğundan kent esnafının da çok yararlandığını dile getirerek, Bursa'nın Arap turizminde istediği noktayı yakalamasının memnuniyet verici olduğunu belirtti.
Bursa'da eskiden sınırlı sayıda yatak kapasitesi olduğunu ancak son yıllarda uluslararası otel zincirlerinin yatırımlarıyla önemli mesafeler katedildiğini anlatan Akkuş, "Hepsi yatırım yaptı ve 'Acaba tesislerimizi doldurabilir miyiz?' diye endişeleniyordu. Otelci iş adamımız yatırımını yaparken çekiniyordu. Gördüler ki Bursa hakikaten de şu anda turizm pastasından payını almaya çalışıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Mehmet Akkuş, Ortadoğu ve Arap ülkelerinden kente daha fazla turist getirmek için kamu ve özel sektör iş birliğiyle mücadeleler verdiklerini anlattı. Akkuş, şunları kaydetti:
"1980'li yıllarda Bursa gerçekten Ortadoğu'nun bir mahallesi gibiydi. Aynen şu anda '80'li yıllara geri döndük' diyebiliriz. Devletimizin de çok büyük katkısı ve desteği var. Devlet güvencesi altında Dubai'ye, Cidde'ye, Mekke'ye, Katar'a, Bahreyn'e gittiğimizde, fuarlarda özellikle devlet garantörlüğünü de göstererek misafirlerimizi davet ediyoruz. Yatak kapasitesi belki bundan bir-iki sene öncesinde yüzde 50'ydi, şu anda yatak kapasitesi atmasına rağmen hala yer bulamıyoruz, doluyuz."
Yoğunluğun eylül ortasına kadar sürmesini bekliyoruz
Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Beceren ise kentte bilhassa ağustosta ciddi bir Arap turist yoğunluğu yaşandığını, bunun kent turizmi bakımından sevindirici olduğunu bildirdi.
Arap turizmi bakımından temmuz ayının kayıp dönem olduğunu ancak bayramın hemen ardından yoğunluk yaşandığını aktaran Beceren, "Arap turist yoğunluğunun eylül ortasına kadar sürmesini bekliyoruz" ifadesini kullandı.
Bursa'ya doğrudan gelen turistlerin ortalama bir hafta, İstanbul üzerinden gelenlerin de iki-üç gün konakladığını belirten Beceren, bir-iki ay otellerin yüzde 100 doluluğu yakalamasının kent turizminin beklentilerini tam anlamıyla karşılamayacağını, bu hareketliliğin yılın diğer aylarına yansıması gerektiğini sözlerine ekledi.
Özellikle Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) Dünya Miras Listesine dahil edilen sultan külliyeleri, İpek Yolu'nun Anadolu'daki son durağı hanlar bölgesi ve 700 yıllık Osmanlı sivil mimarisinin yaşatıldığı Cumalıkızık Mahallesi'ni ziyaret eden Arap turistler, Uludağ, teleferik, İnkaya'daki 600 yıllık tarihi çınarın yanı sıra tarihi camilere büyük ilgi gösteriyor.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Güney Marmara Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Mehmet Akkuş, yaptığı açıklamada, ramazan ayını ülkelerinde geçirmeyi tercih eden Arap turistlerin Türkiye ve Bursa'ya ilgisinin, bayramın ardından dikkat çekici oranda arttığını söyledi.
Kuveyt, Bahreyn, Katar ve Suudi Arabistan gibi Ortadoğu ve Arap ülkelerinden gelen turist sayısında özellikle ağustos ayında yoğunlaştığını vurgulayan Akkuş, şöyle konuştu:
"Ramazandan önce Arap turizmi Bursa'da kendini göstermeye başlamıştı ama bu ay girdikten sonra biraz elini ayağını çekti. Onlar da ramazanı kendi memleketinde, eşiyle dostuyla geçirmek istedi ve hepsi bu dönem geri çekildi. Ramazan sonrası tüm acentelerimizin Bursa'da çok güzel rezervasyonlar aldığını biliyorduk ve bunları ifade ettik. Bayramdan sonra çok aşırı derecede ilgi oldu. Bursa'da şu anda 'Ortadoğu, Arap turizmi' olarak nitelendirdiğimiz turizm patlamış durumda. Otellerimizde yer yok, dolu. Hangi otele gitseniz bir odamız bile yok. Yüzde 100 kapasiteyle doluyuz. Her tarafta Arap turist var; sağımıza bakıyoruz Arap, solumuza bakıyoruz Arap."
Yatak kapasitesi atmasına rağmen hala yer bulamıyoruz, doluyuz
Akkuş, turist yoğunluğundan kent esnafının da çok yararlandığını dile getirerek, Bursa'nın Arap turizminde istediği noktayı yakalamasının memnuniyet verici olduğunu belirtti.
Bursa'da eskiden sınırlı sayıda yatak kapasitesi olduğunu ancak son yıllarda uluslararası otel zincirlerinin yatırımlarıyla önemli mesafeler katedildiğini anlatan Akkuş, "Hepsi yatırım yaptı ve 'Acaba tesislerimizi doldurabilir miyiz?' diye endişeleniyordu. Otelci iş adamımız yatırımını yaparken çekiniyordu. Gördüler ki Bursa hakikaten de şu anda turizm pastasından payını almaya çalışıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Mehmet Akkuş, Ortadoğu ve Arap ülkelerinden kente daha fazla turist getirmek için kamu ve özel sektör iş birliğiyle mücadeleler verdiklerini anlattı. Akkuş, şunları kaydetti:
"1980'li yıllarda Bursa gerçekten Ortadoğu'nun bir mahallesi gibiydi. Aynen şu anda '80'li yıllara geri döndük' diyebiliriz. Devletimizin de çok büyük katkısı ve desteği var. Devlet güvencesi altında Dubai'ye, Cidde'ye, Mekke'ye, Katar'a, Bahreyn'e gittiğimizde, fuarlarda özellikle devlet garantörlüğünü de göstererek misafirlerimizi davet ediyoruz. Yatak kapasitesi belki bundan bir-iki sene öncesinde yüzde 50'ydi, şu anda yatak kapasitesi atmasına rağmen hala yer bulamıyoruz, doluyuz."
Yoğunluğun eylül ortasına kadar sürmesini bekliyoruz
Güney Marmara Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Beceren ise kentte bilhassa ağustosta ciddi bir Arap turist yoğunluğu yaşandığını, bunun kent turizmi bakımından sevindirici olduğunu bildirdi.
Arap turizmi bakımından temmuz ayının kayıp dönem olduğunu ancak bayramın hemen ardından yoğunluk yaşandığını aktaran Beceren, "Arap turist yoğunluğunun eylül ortasına kadar sürmesini bekliyoruz" ifadesini kullandı.
Bursa'ya doğrudan gelen turistlerin ortalama bir hafta, İstanbul üzerinden gelenlerin de iki-üç gün konakladığını belirten Beceren, bir-iki ay otellerin yüzde 100 doluluğu yakalamasının kent turizminin beklentilerini tam anlamıyla karşılamayacağını, bu hareketliliğin yılın diğer aylarına yansıması gerektiğini sözlerine ekledi.