Müziğe de Çin darbesi!
Çin'de ucuz işçilik ve düşük maliyetlerle üretilen enstrümanlar, yerli atölyelerdeki müzik aleti üretimini düşürdü
Çin'de ucuz işçilik ve düşük maliyetlerle üretilen enstrümanlar yerli atölyelerin üretimlerini vurdu. El yapımı enstrüman üreten firma sahipleri üretimlerinin yarı yarıya düştüğünü belirtti.
Burdur'da bir atölyede 1992 yılından bu yana el emeği ile keman, viyola, viyolonsel ve kontrbas üretimi yapan bir firmanın sahibi olan Erkan Küçükkaya, el yapımı enstrüman üretmeyi Almanya'da öğrendiğini söyledi. Dünyanın pek çok ülkesine ihracat yaptıklarını anlatan firma sahibi Erkan Küçükkaya, yılda bin keman üretirken bu rakamın, Çin'den gelen ucuz fabrikasyon enstrümanlar nedeniyle son yıllarda yarı yarıya düştüğünü kaydetti.Küçükkaya, piyasayı takip ettiklerini, Çin malı müzik aletlerinin yerli üreticilerin yanı sıra dünyadaki diğer üreticileri de olumsuz etkilediğini gördüklerini bildirdi.
Yerli atölyelerde yapılan enstrümanların Çin malı enstrümanlara göre büyük farklılıklar taşıdığına işaret eden Küçükkaya, şöyle konuştu: "Bizim ürettiğimiz enstrümanların ağaçları Avrupa'dan geliyor. En az 6 yıl doğal yöntemlerle kurutulmuş ağaçları kullanıyoruz. Enstrümanların üzerinde kullandığımız tellerin değeri 70-80 dolar. Kendi ürettiğimiz tamamen organik cila kullanıyoruz. İyi bir usta bizim enstrümanlarımızdan ayda en fazla 2 tane üretebilir. Çin malı enstrümanlarda ise akçaağaca benzeyen, kurumamış başka tür bir ağaç kullanılıyor. Mobilya cilası ile boyanıyor. Kullanılan tel 1 dolarlık. Ayrıca çok ucuz işçilik maliyetleri var."
Küçükkaya, Çin malı bir kemanın, çantası dahil 200 liraya satın alınabildiğini ancak kendi ürettikleri kaliteli bir kemanın fiyatının 2 bin 500-3 bin lira arasında değiştiğini dile getirdi.
Atölyelerde üretilen enstrümanların içinde yapan kişinin ismi yazıldığını ve el yapımı olduğu için değerini hiç yitirmediğini anlatan Küçükkaya, Çin malı enstrümanların ise fabrikasyon üretim olduğunu, zamanla değerini yitirdiğini ve süs eşyası gibi kullanıldığını söyledi.
Küçükkaya, Çin malı çok kaliteli enstrümanlar da bulunduğunu ancak bunların 2-3 bin dolardan satıldığını anlattı. Enstrüman çalmak isteyen öğrencilerin ve sanatçıların yerli üretim almalarını isteyen Küçükkaya, "Burada akademisyenlere görev düşüyor. Öğrenciler bu enstrümanları bir iki ay çaldıktan, biraz geliştikten sonra tıkanıyor. Kaldırıp dolaba koyuyorlar. Boşuna para vermiş oluyorlar" diye konuştu.
Çin malı enstrümanlarla mücadele edecek durumda olmadıklarının altını çizen Küçükkaya, bu nedenle daha az ama daha kaliteli ürünler yaparak ayakta kalmaya çalıştıklarını vurguladı. Küçükkaya, bir sazın üretimi için bir ustanın yaklaşık 200 saat harcaması gerektiğini, bu durum göz önüne alındığında aslında fiyatlarının çok da pahalı olmadığını savundu.
Burdur'da bir atölyede 1992 yılından bu yana el emeği ile keman, viyola, viyolonsel ve kontrbas üretimi yapan bir firmanın sahibi olan Erkan Küçükkaya, el yapımı enstrüman üretmeyi Almanya'da öğrendiğini söyledi. Dünyanın pek çok ülkesine ihracat yaptıklarını anlatan firma sahibi Erkan Küçükkaya, yılda bin keman üretirken bu rakamın, Çin'den gelen ucuz fabrikasyon enstrümanlar nedeniyle son yıllarda yarı yarıya düştüğünü kaydetti.Küçükkaya, piyasayı takip ettiklerini, Çin malı müzik aletlerinin yerli üreticilerin yanı sıra dünyadaki diğer üreticileri de olumsuz etkilediğini gördüklerini bildirdi.
Yerli atölyelerde yapılan enstrümanların Çin malı enstrümanlara göre büyük farklılıklar taşıdığına işaret eden Küçükkaya, şöyle konuştu: "Bizim ürettiğimiz enstrümanların ağaçları Avrupa'dan geliyor. En az 6 yıl doğal yöntemlerle kurutulmuş ağaçları kullanıyoruz. Enstrümanların üzerinde kullandığımız tellerin değeri 70-80 dolar. Kendi ürettiğimiz tamamen organik cila kullanıyoruz. İyi bir usta bizim enstrümanlarımızdan ayda en fazla 2 tane üretebilir. Çin malı enstrümanlarda ise akçaağaca benzeyen, kurumamış başka tür bir ağaç kullanılıyor. Mobilya cilası ile boyanıyor. Kullanılan tel 1 dolarlık. Ayrıca çok ucuz işçilik maliyetleri var."
Küçükkaya, Çin malı bir kemanın, çantası dahil 200 liraya satın alınabildiğini ancak kendi ürettikleri kaliteli bir kemanın fiyatının 2 bin 500-3 bin lira arasında değiştiğini dile getirdi.
Atölyelerde üretilen enstrümanların içinde yapan kişinin ismi yazıldığını ve el yapımı olduğu için değerini hiç yitirmediğini anlatan Küçükkaya, Çin malı enstrümanların ise fabrikasyon üretim olduğunu, zamanla değerini yitirdiğini ve süs eşyası gibi kullanıldığını söyledi.
Küçükkaya, Çin malı çok kaliteli enstrümanlar da bulunduğunu ancak bunların 2-3 bin dolardan satıldığını anlattı. Enstrüman çalmak isteyen öğrencilerin ve sanatçıların yerli üretim almalarını isteyen Küçükkaya, "Burada akademisyenlere görev düşüyor. Öğrenciler bu enstrümanları bir iki ay çaldıktan, biraz geliştikten sonra tıkanıyor. Kaldırıp dolaba koyuyorlar. Boşuna para vermiş oluyorlar" diye konuştu.
Çin malı enstrümanlarla mücadele edecek durumda olmadıklarının altını çizen Küçükkaya, bu nedenle daha az ama daha kaliteli ürünler yaparak ayakta kalmaya çalıştıklarını vurguladı. Küçükkaya, bir sazın üretimi için bir ustanın yaklaşık 200 saat harcaması gerektiğini, bu durum göz önüne alındığında aslında fiyatlarının çok da pahalı olmadığını savundu.