Kentsel dönüşümün faturası 500 milyar TL!



Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdür Yardımcısı Murat Oral, Türkiye'de afet riskleri yönünden incelenmesi gereken 14 milyon konutun dönüşüm maliyetinin 500 milyar lira olabileceğini belirterek, yaklaşık 7 milyon binanın depreme dayanıksız olduğunu söyledi.


Kamuoyunda 'Kentsel Dönüşüm Yasası' olarak bilinen Afet Riskli Alanların Kentsel Dönüşümü Yasası ve getirdikleri, Bursa Mühendis ve Mimar İşadamları Derneği'nin (BUMİAD) düzenlediği panelde tartışıldı. Panele Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdür Yardımcısı Murat Oral'ın yanı sıra Uludağ Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Fakültesi, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve ilgili akademik oda temsilcileri katıldı.

DEV PROJENİN MALİYETİ 500 MİLYAR TL


Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdür Yardımcısı Murat Oral, Türkiye'de yaklaşık 7 milyon binanın depreme dayanıksız olduğunu söyledi. Oral, 14 milyon konutun yüzde 20'sinin deprem hesabının yetersiz olduğu 1975 yılı öncesi binalar olduğunu söyledi. Oral, Türkiye'de afet riskleri yönünden incelenmesi gereken 14 milyon konutun dönüşüm maliyetinin 500 milyar lira olacağının tahmin edildiğini söyledi.

Bursa'da güncel rakamlara göre yaklaşık 700 bin bina bulunduğunu dile getiren Oral, 'Bu binalardan 200-250 binin yenilenmesi veya güçlendirilmesi gerekiyor. Bursa'nın yüzde 97'si birinci derece deprem bölgesinde yaşıyor. Türkiye'de dönüşümün iki koldan yürütülmesi planlanıyor; riskli alanlarda ve riskli alan harici riskli yapılarda. Dönüşümün 5-10-20 yıl arasında yapılacağı tahmin ediliyor. İstanbul, Kocaeli, Bursa ve İzmir gibi nüfus yoğunluğu fazla. Dönüşümde ilk olarak birinci derece deprem riski altındaki iller öncelikli olacak. Bu illerde de daha fazla risk taşıyan ilçeler daha öncelikli olacak. Bursa'da güneydeki ilçeler hariç tüm ilçeler riskli. Riskli alan olmayan yerlerdeki binalarda taranacak. Riskli yapıların tespiti ve 14 milyon binanın incelenmesinin 20 yıl süreceği tahmin ediliyor. Ama bizim bu kadar tahammülümüz yok. Süreyi kısaltmak için üniversite, ilgili kurumlarla iş birliği içinde hızlı tespit yöntemleri için çalışılıyor' diye konuştu.

BURSA'DA BİRDEN FAZLA İTİRAZ KOMİSYONU KURULACAK'


Tespitlerin bakanlık tarafından lisans verilecek yapı denetim firmaları, belediyeler, üniversiteler gibi kurum ve kuruluşlar marifetiyle yapılacağını dile getiren Oral, vatandaşların yapılacak tespitlere itiraz edebileceklerine dikkat çekti. Yapılacak itirazlar için 7 kişilik komisyonun kurulacağını ifade eden Oral, 'Bursa gibi illerde ihtiyaca göre birden fazla komisyon kurulacak ve 3 Bakanlık görevlisi ile üniversiteden 4 öğretim görevlisi bu komisyonda yer alacak. Dönüşüm gelirleri için ise çevre cezalarının yüzde 50'si, 2B'den gelecek gelirin yüzde 90'ı, İller Bankası'nın faaliyetlerinden gelen gelirler ve kanun kapsamında öngörülen uygulamalar sonucu elde edilecek her türlü gelir ve hasılat ve gerektiği yerde genel bütçe devreye girecek' ifadelerini kullandı.

VATANDAŞ RİSK TESPİTİ YAPMAZSA BELEDİYE EL ATACAK


Vatandaşların binalarına risk tespitlerini kendi bütçelerinden yaptıracaklarını ifade eden Oral, 'Eğer yaptırmazlarsa belediyeler kendileri yapacak. Bu kişilere daha sonra ev verilirken, kendileri tespit yaptırdılarsa hanelerinden düşülecek ve karlı çıkacaklar. Ayrıca işi yürüten idareye vatandaş itiraz edebilecek. İşin tıkanmadan yürümesi için 2/3 şartı getirildi. Anlaşmaya katılmayan 1/3'in hissesi, diğer 2/3'ye satın almaları yönünde teklif edilecek. Açık arttırmaya sunulacak. Alınmazlarsa bakanlık bunu kamulaştırabilecek' ifadelerini kullandı.

'DÖNÜŞÜMDE ÖNELİKLİ GÖREV BELEDİYELERİN'


Dönüşümde öncelik belediyelere iş düşeceğinin altını çizen Oral, şöyle devam etti:

'Bursa'da yürütemeyecek belediye yok. Teknik ekipleri ve ekipmanları yeterli kapasitede. Bakanlığın kendi başına yürütme ihtimali yok. Ama Türkiye'de kapasite olarak bu işi yapamayacak belediyeler var. İşte bu noktada Bakanlık veya TOKİ devreye girecek. Belediyeler aynı zamanda yıkım olmadan önce değer tespiti yapacaklar, evler verilirken buna göre hareket edilecek. Anlaşma şartı aranacak, anlaşma olmazsa yıkım olmayacak. Anlaşmaya varılan mülk sahiplerine kira yardımı veya stokta varsa konut verilecek. Anlaşma özendirilecek. Belediyeler tespitten sonra kentsel tasarım projesi yapacaklar. Belediyeler, tasarımların çağın gerektirdiği imar koşullarına uygun olup olmadığı yönünde bakanlıktan onay alacaklar.'