"KDV ve tapu harcı indirimi sürmeli"
GYODER Başkanı Yetgin, "Konutta KDV ve tapu harcı indirimi sürmeli, gayrimenkul sektörüne verilecek destek ekonomiye destek olarak görülmeli" açıklamasında bulundu.
Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden inşaat ve gayrimenkuldeki büyüme ikinci çeyrekte çok sert gerilerken; kampanyaların desteğiyle ayakta duran gayrimenkul sektörü bir dizi teşvik beklentisinde.
Konut kredi faizlerinin yıllık yüzde 30'lara yaklaştığı ortamda, KDV ve tapu harcı indirimlerinin de 31 Ekim'de sona erecek olmasının sektör görünümü açısından olumlu olmadığını belirten Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Feyzullah Yetgin; gayrimenkulün 250 alt sektöre katkı sağladığını ve sektöre verilecek desteğin ekonomiye katkı noktasında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Yetgin, sektörün öncelikli beklentilerinin konutta üç farklı KDV'den tek KDV'ye geçilmesi, tapu harçlarının düşürülmesi ancak gerçek değer üzerinden hesaplanacak bir yapıya geçilmesi, yabancıya vatandaşlıkta yatırım sınırının düşürülmesi ile müktesep hak düzenlemesi olduğunu söyledi.
TÜİK verilerine göre, ilk çeyrekte yüzde 3.4 büyüyen gayrimenkul sektöründeki büyüme ikinci çeyrekte yüzde 0.2'ye geriledi.
Gayrimenkul sektörü faaliyetlerinin büyüklüğü ikinci çeyrekte yaklaşık 35 milyar lira olurken; hesaplamalara göre sektörün ekonomideki toplam büyümeye etkisi ise yüzde 0.02 ile sınırlı kaldı.
İnşaat sektöründe ilk çeyrekte yüzde 6.6 olan büyüme de ikinci çeyrekte yüzde 0.8'e gerilerken; inşaat ekonomideki büyümeye 0.06 puan ile 2015 yılının ilk çeyreğinden bu yana en düşük katkıyı verdi.
İnşaat ve gayrimenkul sektörünün lokomotifi konumundaki konut satışları Ocak-Temmuz döneminde 769,910 adet ile geçen yıla paralel gerçekleşirken; ipotekli satışlar ise yüzde 18.2 düşüşle 232,210 adede geriledi.
"Kampanyalar canlılık yarattı"
Yetgin, "Gayrimenkul sektöründeki kampanyalar 2018'in nispeten daha canlı geçmesini sağladı. Başlatılan son kampanyanın satış rakamlarıyla bu yıl aşağı yukarı geçen senenin rakamlarını yakalayabiliriz. Ancak kampanyayı uzatmayı konuşamayız, bu firmalar açısından çok zor" dedi ve ekledi:
"Kampanya 31 Ekim'de sona erecek. Hükümetin verdiği KDV ve tapu harcı indirimlerinin süresi de 31 Ekim'de bitecek. Sektörü canlı tutmak için hükümetten destek beklentimizi her fırsatta dile getirmeye devam ediyoruz. Burada maksat özelde gayrimenkul sektörü olsa da, Türkiye ekonomisindeki harekete katkısı noktasında da konunun değerlendirilmesi lazım."
Yetgin'in verdiği bilgiye göre, gayrimenkul sektörü 250 civarı alt sektörü beslerken; kalifiye olmayan işgücü ağırlıklı olmak üzere 2.5 milyona yakın da istihdam sağlıyor.
Sektör temsilcilerinin verdiği bilgiye göre, Türkiye genelinde satılmayı bekleyen konut stoku 700,000-800,000 civarında bulunurken, bunun yüzde 10'u markalı konutlardan oluşuyor.
Konut sektörünü canlandırmak için hükümet Mayıs'ta tapu harçlarını indirmiş, bazı konutlarda da KDV'yi düşürmüştü.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın çağrısının ardından kamu bankaları öncülüğünde bazı bankalar konut kredi faizlerini yüzde 1'in altına çekmiş, firmalar da fiyat ve peşinat indirimleri yapmıştı.
"Teşvikler sürmeli"
Bu desteklerin ardından konut satışları Mayıs'ta 6 ay aradan sonra ilk kez yükselmiş; 15-Mayıs-30 Haziran arasındaki kampanya ile 8 milyar liralık satış yapıldığı açıklanmıştı.
Gayrimenkul firmaları, sektörü canlandırmak için 31 Ağustos'ta yeni bir kampanya başlatırken; 31 Ekim'e kadar sürecek kampanya ile 25,000 adet satış ve 10 milyar liranın üzerinde hasılat hedefleniyor.
Diğer yandan hükümetin yüzde 18 KDV'ye tabi konutlarda bu oranı yüzde 8'e indiren, tapu harcını da yüzde 4'ten yüzde 3'e düşüren teşvikleri ise 31 Ekim'de sona erecek.
Sektöre yönelik teşviklerin sürmesi gerektiğini belirten Yetgin, "Konut satışlarında farklı KDV oranları uygulamasından tek KDV'ye geçilmeli. Tapu harçları da gerçek değeri üzerinden ama daha düşük oranda uygulanmalı" dedi ve ekledi:
"Müktesap hak mevzuatının çıkarılması da özellikle yabancı yatırımcılar açısından önemli. Bunun yanı sıra yabancılara vatandaşlık için gayrimenkul yatırımı sınırı da biraz daha erişilebilir yapılmalı. Bu sınırın mevcut 1 milyon dolardan 300,000 dolara çekilmesi talebimiz var."
Yetgin, mesleki yeterlilik kritelerinin çıkarılmasının da beklenti içinde oldukları bir diğer konu olduğunu ifade etti.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, sektörde teknik ve mali yeterliliği olan firmaların faaliyet göstermesi yönünde şartlar getireceklerini söylemişti.
Sektör yeni projelerle ihtiyatlı
Yeni projelere başlamak konusunda sektörün biraz daha ihtiyatlı davrandığını ancak yeni projelerin tamamen durmasının söz konusu olmadığını söyleyen Yetgin, "Nüfusun yarısından fazlası 30-35 yaşında, dinamik ve konut alma önceliği var. Bu daha uzunca bir süre devam edecek. Ancak şu anda talebin seyri yeni projelerde son derece teknik ve hesaplı kitaplı gitmemizi gerektiriyor. İyi tahlil ederek, talep var mı, kime satabilirim, kaçtan satabilirim, bunu nasıl finanse ederimin hesabının çok iyi yapılması lazım" dedi ve ekledi:
"Sektörde proje erteleyen firmalar olabilir. Ama bunun lokasyon ve şirketler bazında değerlendirilmesi lazım. Bir genelleme yapılması doğru değil."
İş GYO geçen hafta, geliştirmeyi planladığı Tuzla konut projesini piyasa koşulları nedeniyle ertelediğini duyurdu.
Gayrimenkul geliştiricilerinin, gayrimenkul sertifikaları, kira sertifikaları gibi alternatif finansman modellerine yönelmesi gerektiğini ifade eden Yetgin, "Tüketici tarafına baktığımızda ise, finansal sistemle konut satışlarının finanse edilmesi bir süre mümkün olamayacak. Yani konut kredileri, katılım bankaları ve konut finansman şirketlerini kapsayan sistemden ziyade, maliyet artışından dolayı vatandaş doğrudan satıcıya, senetle satışa yönelecek" dedi.
Kuruluş çalışmaları süren Emlak Bank'ın da ihtisas bankası olarak sektöre destek sağlayacağını belirten Yetgin, bankanın sadece birincil piyasa değil, ikincil piyasayı da içeren, ipotekli finansman sistemini işletebilecek bir yapıda olması halinde çok daha faydalı olacağını söyledi.
Yetgin, sektörün geneline yayılan, borçluluk kaynaklı bir risk ise görmediğini belirtti.
Konut kredi faizlerinin yıllık yüzde 30'lara yaklaştığı ortamda, KDV ve tapu harcı indirimlerinin de 31 Ekim'de sona erecek olmasının sektör görünümü açısından olumlu olmadığını belirten Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Feyzullah Yetgin; gayrimenkulün 250 alt sektöre katkı sağladığını ve sektöre verilecek desteğin ekonomiye katkı noktasında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Yetgin, sektörün öncelikli beklentilerinin konutta üç farklı KDV'den tek KDV'ye geçilmesi, tapu harçlarının düşürülmesi ancak gerçek değer üzerinden hesaplanacak bir yapıya geçilmesi, yabancıya vatandaşlıkta yatırım sınırının düşürülmesi ile müktesep hak düzenlemesi olduğunu söyledi.
TÜİK verilerine göre, ilk çeyrekte yüzde 3.4 büyüyen gayrimenkul sektöründeki büyüme ikinci çeyrekte yüzde 0.2'ye geriledi.
Gayrimenkul sektörü faaliyetlerinin büyüklüğü ikinci çeyrekte yaklaşık 35 milyar lira olurken; hesaplamalara göre sektörün ekonomideki toplam büyümeye etkisi ise yüzde 0.02 ile sınırlı kaldı.
İnşaat sektöründe ilk çeyrekte yüzde 6.6 olan büyüme de ikinci çeyrekte yüzde 0.8'e gerilerken; inşaat ekonomideki büyümeye 0.06 puan ile 2015 yılının ilk çeyreğinden bu yana en düşük katkıyı verdi.
İnşaat ve gayrimenkul sektörünün lokomotifi konumundaki konut satışları Ocak-Temmuz döneminde 769,910 adet ile geçen yıla paralel gerçekleşirken; ipotekli satışlar ise yüzde 18.2 düşüşle 232,210 adede geriledi.
"Kampanyalar canlılık yarattı"
Yetgin, "Gayrimenkul sektöründeki kampanyalar 2018'in nispeten daha canlı geçmesini sağladı. Başlatılan son kampanyanın satış rakamlarıyla bu yıl aşağı yukarı geçen senenin rakamlarını yakalayabiliriz. Ancak kampanyayı uzatmayı konuşamayız, bu firmalar açısından çok zor" dedi ve ekledi:
"Kampanya 31 Ekim'de sona erecek. Hükümetin verdiği KDV ve tapu harcı indirimlerinin süresi de 31 Ekim'de bitecek. Sektörü canlı tutmak için hükümetten destek beklentimizi her fırsatta dile getirmeye devam ediyoruz. Burada maksat özelde gayrimenkul sektörü olsa da, Türkiye ekonomisindeki harekete katkısı noktasında da konunun değerlendirilmesi lazım."
Yetgin'in verdiği bilgiye göre, gayrimenkul sektörü 250 civarı alt sektörü beslerken; kalifiye olmayan işgücü ağırlıklı olmak üzere 2.5 milyona yakın da istihdam sağlıyor.
Sektör temsilcilerinin verdiği bilgiye göre, Türkiye genelinde satılmayı bekleyen konut stoku 700,000-800,000 civarında bulunurken, bunun yüzde 10'u markalı konutlardan oluşuyor.
Konut sektörünü canlandırmak için hükümet Mayıs'ta tapu harçlarını indirmiş, bazı konutlarda da KDV'yi düşürmüştü.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın çağrısının ardından kamu bankaları öncülüğünde bazı bankalar konut kredi faizlerini yüzde 1'in altına çekmiş, firmalar da fiyat ve peşinat indirimleri yapmıştı.
"Teşvikler sürmeli"
Bu desteklerin ardından konut satışları Mayıs'ta 6 ay aradan sonra ilk kez yükselmiş; 15-Mayıs-30 Haziran arasındaki kampanya ile 8 milyar liralık satış yapıldığı açıklanmıştı.
Gayrimenkul firmaları, sektörü canlandırmak için 31 Ağustos'ta yeni bir kampanya başlatırken; 31 Ekim'e kadar sürecek kampanya ile 25,000 adet satış ve 10 milyar liranın üzerinde hasılat hedefleniyor.
Diğer yandan hükümetin yüzde 18 KDV'ye tabi konutlarda bu oranı yüzde 8'e indiren, tapu harcını da yüzde 4'ten yüzde 3'e düşüren teşvikleri ise 31 Ekim'de sona erecek.
Sektöre yönelik teşviklerin sürmesi gerektiğini belirten Yetgin, "Konut satışlarında farklı KDV oranları uygulamasından tek KDV'ye geçilmeli. Tapu harçları da gerçek değeri üzerinden ama daha düşük oranda uygulanmalı" dedi ve ekledi:
"Müktesap hak mevzuatının çıkarılması da özellikle yabancı yatırımcılar açısından önemli. Bunun yanı sıra yabancılara vatandaşlık için gayrimenkul yatırımı sınırı da biraz daha erişilebilir yapılmalı. Bu sınırın mevcut 1 milyon dolardan 300,000 dolara çekilmesi talebimiz var."
Yetgin, mesleki yeterlilik kritelerinin çıkarılmasının da beklenti içinde oldukları bir diğer konu olduğunu ifade etti.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, sektörde teknik ve mali yeterliliği olan firmaların faaliyet göstermesi yönünde şartlar getireceklerini söylemişti.
Sektör yeni projelerle ihtiyatlı
Yeni projelere başlamak konusunda sektörün biraz daha ihtiyatlı davrandığını ancak yeni projelerin tamamen durmasının söz konusu olmadığını söyleyen Yetgin, "Nüfusun yarısından fazlası 30-35 yaşında, dinamik ve konut alma önceliği var. Bu daha uzunca bir süre devam edecek. Ancak şu anda talebin seyri yeni projelerde son derece teknik ve hesaplı kitaplı gitmemizi gerektiriyor. İyi tahlil ederek, talep var mı, kime satabilirim, kaçtan satabilirim, bunu nasıl finanse ederimin hesabının çok iyi yapılması lazım" dedi ve ekledi:
"Sektörde proje erteleyen firmalar olabilir. Ama bunun lokasyon ve şirketler bazında değerlendirilmesi lazım. Bir genelleme yapılması doğru değil."
İş GYO geçen hafta, geliştirmeyi planladığı Tuzla konut projesini piyasa koşulları nedeniyle ertelediğini duyurdu.
Gayrimenkul geliştiricilerinin, gayrimenkul sertifikaları, kira sertifikaları gibi alternatif finansman modellerine yönelmesi gerektiğini ifade eden Yetgin, "Tüketici tarafına baktığımızda ise, finansal sistemle konut satışlarının finanse edilmesi bir süre mümkün olamayacak. Yani konut kredileri, katılım bankaları ve konut finansman şirketlerini kapsayan sistemden ziyade, maliyet artışından dolayı vatandaş doğrudan satıcıya, senetle satışa yönelecek" dedi.
Kuruluş çalışmaları süren Emlak Bank'ın da ihtisas bankası olarak sektöre destek sağlayacağını belirten Yetgin, bankanın sadece birincil piyasa değil, ikincil piyasayı da içeren, ipotekli finansman sistemini işletebilecek bir yapıda olması halinde çok daha faydalı olacağını söyledi.
Yetgin, sektörün geneline yayılan, borçluluk kaynaklı bir risk ise görmediğini belirtti.