Kaz Dağı evlerinin fiyatı Boğaz yalıları ile yarışıyor
Son dönemin en popüler tatil cenneti Kaz Dağı ve eteklerindeki evler fiyatları dudak uçuklatıyor...
Bir çok ünlünün de akın ettiği Kaz Dağı'nda emlak piyasası şaşırtıyor. Kazdağları'nın eteklerinde kurulu, geçmişi antik çağlara dayanan Adatepe köyündeki tarihi taş evlerin fiyatı İstanbul Boğazı'ndaki yalılarla yarışırken, bu yapılarda günlük konaklama bedeli 750 liraya kadar çıkabiliyor.
Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı Küçükkuyu beldesinin eski Rum evlerinden oluşan Adatepe köyü, Kaz Dağları'nın batısında, Edremit Körfezi'nin ise kuzey ucunda yer alıyor.
Truva, Pers, Atina, Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinin izlerini taşıyan, yüzyılların birikiminin oluşturduğu taş işçiliğiyle kurulan tarihi taş evleri, Arnavut kaldırımlı yolları, ormanlık alanları, otantik yapısıyla ilgi gören köy, özellikle 1989'da sit alanı ilan edilmesinden sonra mevcut mimarisi korumayı başardı.
Yılın her döneminde gezilebilen köy, özellikle yaz dönemlerinde, şehir ve iş stresinden uzaklaşmak, eşsiz doğa güzellikleri içinde, huzurlu ve sakin bir tatil geçirmek isteyenlerden büyük ilgi görüyor. Taş evlerde konaklayanlar, eski ahırlardan düzenlenerek oluşturulan kafelerde, asırlık ağaçların gölgesinde çayını, kahvesini yudumlayabiliyor.
İŞTE KAZ DAĞLARI'NIN MUHTEŞEM EVLERİ...
Köyde emlak edinmek için adeta bir serveti gözden çıkarmak gerekiyor. Eski Rum taş evlerin restore edilmiş olanlarının fiyatları, İstanbul Boğazı'ndaki yalılarla yarışıyor. Yıkık dökük, eski taş evlerin fiyatları bile 800-900 bin liradan başlıyor. Anıtlar Kurulu'ndan alınan onay ile restorasyonu tamamlanan evler, milyonlarla ifade edilen fiyatlarla satılıyor.
1 gecesi 250 ile 750 lira arasında
Adatepe köyünde sabunhaneden bozma taş binada kafe ve Rumlardan kalma taş evlerde pansiyon işletmeciliği yapan Nur ve Melike As kardeşler, köyde tamamen doğal ortamda yaşam ve tatil olanağı bulunduğunu söylüyor.
Nur As, Adatepe'nin, Kazdağları'nın eteklerinde kurulu eski bir Rum köyü olduğunu hatırlattı.
Köyün uzun yıllar önce turizme açıldığını vurgulayan As, "Köyümüzde tamamen dış dünyadan uzak, doğal ortamda tatil yapabilir veya yaşayabilirsiniz. Özellikle yaz aylarında köyümüz konumu ve doğal yapısı gereği yoğun ilgi görüyor. Adatepe köyünde konaklamanın bedeli 250 ile 750 lira arasında değişiyor." diye konuştu.As, köydeki bazı konaklama tesislerinin 10 yaşın altında çocuk kabul etmediğini belirterek, şöyle devam etti:
"Köyümüzde bazı motellerde sessizliği, sükuneti korumak adına 10 yaşına kadar çocuk alınmıyor. Bizim işlettiğimiz motel ve bizim gibi bazı işletmeciler ise her yaştan tatilciyi kabul ediyor. Tatilcilerin yoğun ilgisiyle karşılaşan Adatepe'nin ziyaretçileri arasında çoğunlukla günlük turlarla gelenler yer alıyor. Ayvalık'ı, Şeytan Sofrası'nı, Kazdağları'nı gezenler mutlaka günün sonunda buraya da uğrayıp turlarını sonlandırırlar. Zeus Altarı'nın da çok önemi var Adatepe'nin turist çekmesinde. Yerli yabancı turistler bundan dolayı da burayı tercih ediyor."
Babasından devraldığı köy kahvesini 17 yıldır işleten Umut Aytaç da ziyaretçilerin köy meydanındaki 250 yıllık çınar ağacının gölgesinde çay ve kahve keyfi yapmasını sağladıklarını söyledi. Aytaç, ziyaretçilere her konuda yardımcı olmaya çalıştıklarını ifade ederek, şunları dile getirdi:
"Burası köyün merkezi olduğu için adres soranlara yol gösteriyoruz. Herkes adresini buradan sorar, karnı acıkan, çay içmek isteyen buraya gelir. Zaten çay ve çınar ayrı bir özelliktir, keyiftir ikisi. Burada köyümüzde tamamen organik olarak yetiştirilen ürünleri de bulursunuz. Köyümüz sit alanı olduğu için bozulmayan doğal yapısından dolayı yazın çok kalabalık oluyor. Rumlardan kalmış bir köy burası. Dedelerimiz de mübadelede Yunanistan'ın Midilli adasından buraya gelmişler. Buradan Rumlar gitmiş, dedelerimiz de buraya gelmiş."
Adatepe köyü sakinlerinden Musa Özcan da köyün yazının da kışının da ayrı güzel olduğunu vurgulayarak, "Bu köye gelenler kalmayı planlıyor. Kimisi otel kimisi motel yapmaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.
Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı Küçükkuyu beldesinin eski Rum evlerinden oluşan Adatepe köyü, Kaz Dağları'nın batısında, Edremit Körfezi'nin ise kuzey ucunda yer alıyor.
Truva, Pers, Atina, Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinin izlerini taşıyan, yüzyılların birikiminin oluşturduğu taş işçiliğiyle kurulan tarihi taş evleri, Arnavut kaldırımlı yolları, ormanlık alanları, otantik yapısıyla ilgi gören köy, özellikle 1989'da sit alanı ilan edilmesinden sonra mevcut mimarisi korumayı başardı.
Yılın her döneminde gezilebilen köy, özellikle yaz dönemlerinde, şehir ve iş stresinden uzaklaşmak, eşsiz doğa güzellikleri içinde, huzurlu ve sakin bir tatil geçirmek isteyenlerden büyük ilgi görüyor. Taş evlerde konaklayanlar, eski ahırlardan düzenlenerek oluşturulan kafelerde, asırlık ağaçların gölgesinde çayını, kahvesini yudumlayabiliyor.
İŞTE KAZ DAĞLARI'NIN MUHTEŞEM EVLERİ...
Köyde emlak edinmek için adeta bir serveti gözden çıkarmak gerekiyor. Eski Rum taş evlerin restore edilmiş olanlarının fiyatları, İstanbul Boğazı'ndaki yalılarla yarışıyor. Yıkık dökük, eski taş evlerin fiyatları bile 800-900 bin liradan başlıyor. Anıtlar Kurulu'ndan alınan onay ile restorasyonu tamamlanan evler, milyonlarla ifade edilen fiyatlarla satılıyor.
1 gecesi 250 ile 750 lira arasında
Adatepe köyünde sabunhaneden bozma taş binada kafe ve Rumlardan kalma taş evlerde pansiyon işletmeciliği yapan Nur ve Melike As kardeşler, köyde tamamen doğal ortamda yaşam ve tatil olanağı bulunduğunu söylüyor.
Nur As, Adatepe'nin, Kazdağları'nın eteklerinde kurulu eski bir Rum köyü olduğunu hatırlattı.
Köyün uzun yıllar önce turizme açıldığını vurgulayan As, "Köyümüzde tamamen dış dünyadan uzak, doğal ortamda tatil yapabilir veya yaşayabilirsiniz. Özellikle yaz aylarında köyümüz konumu ve doğal yapısı gereği yoğun ilgi görüyor. Adatepe köyünde konaklamanın bedeli 250 ile 750 lira arasında değişiyor." diye konuştu.As, köydeki bazı konaklama tesislerinin 10 yaşın altında çocuk kabul etmediğini belirterek, şöyle devam etti:
"Köyümüzde bazı motellerde sessizliği, sükuneti korumak adına 10 yaşına kadar çocuk alınmıyor. Bizim işlettiğimiz motel ve bizim gibi bazı işletmeciler ise her yaştan tatilciyi kabul ediyor. Tatilcilerin yoğun ilgisiyle karşılaşan Adatepe'nin ziyaretçileri arasında çoğunlukla günlük turlarla gelenler yer alıyor. Ayvalık'ı, Şeytan Sofrası'nı, Kazdağları'nı gezenler mutlaka günün sonunda buraya da uğrayıp turlarını sonlandırırlar. Zeus Altarı'nın da çok önemi var Adatepe'nin turist çekmesinde. Yerli yabancı turistler bundan dolayı da burayı tercih ediyor."
Babasından devraldığı köy kahvesini 17 yıldır işleten Umut Aytaç da ziyaretçilerin köy meydanındaki 250 yıllık çınar ağacının gölgesinde çay ve kahve keyfi yapmasını sağladıklarını söyledi. Aytaç, ziyaretçilere her konuda yardımcı olmaya çalıştıklarını ifade ederek, şunları dile getirdi:
"Burası köyün merkezi olduğu için adres soranlara yol gösteriyoruz. Herkes adresini buradan sorar, karnı acıkan, çay içmek isteyen buraya gelir. Zaten çay ve çınar ayrı bir özelliktir, keyiftir ikisi. Burada köyümüzde tamamen organik olarak yetiştirilen ürünleri de bulursunuz. Köyümüz sit alanı olduğu için bozulmayan doğal yapısından dolayı yazın çok kalabalık oluyor. Rumlardan kalmış bir köy burası. Dedelerimiz de mübadelede Yunanistan'ın Midilli adasından buraya gelmişler. Buradan Rumlar gitmiş, dedelerimiz de buraya gelmiş."
Adatepe köyü sakinlerinden Musa Özcan da köyün yazının da kışının da ayrı güzel olduğunu vurgulayarak, "Bu köye gelenler kalmayı planlıyor. Kimisi otel kimisi motel yapmaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.