'Kanal İstanbul'da son aşamaya gelindi'

Altyapı Yatırımları Genel Müdürü Erol Çıtak, Kanal İstanbul ile ilgili proje çalışmalarının son aşamaya geldiğini belirterek, "Bu proje kapsamında Karadeniz'de lojistik merkez ve konteyner yük limanı, Küçükçekmece içinde de bir yat limanı planlamaktayız." dedi.

KGM'de düzenlenen "Karayolu 4. Ulusal Kongresi ve Sergisi"nin 2. gününde, "Karayolu Ulaştırması ve Diğer Ulaşım Modları ile Entegrasyonu" oturumu gerçekleştirildi.            

Çıtak, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin konumu gereği ulaşım modlarındaki entegrasyonun "olmazsa olmaz" olduğunu söyledi.     

Altyapı ve uluslararası sevkıyatların, ülkelerin lojistik performanslarını etkileyen kriterlerden olduğuna işaret eden Çıtak, "Bunların geliştirilmesinin en önemli bileşeni ulaştırma türleri arasındaki dengeli dağılım ve bu türlerin birbiriyle entegrasyonudur." diye konuştu.     

Çıtak, ürünlerin lojistik yolculuğunda ulaşım modlarının entegrasyonlarını temin ederek hızlı, güvenli, çevreye duyarlı ve minimum maliyetle gerçekleşmesini sağlamakla yükümlü olduklarını ifade ederek, yap-işlet-devret (YİD) modeliyle hayata geçirilen 14 yat limanına 1 milyar 652 milyonluk yatırımla ülkeye katkıda bulunulduğunu bildirdi.     

Bununla ilgili hiçbir garanti verilmediğini vurgulayan Çıtak, şöyle devam etti:
     
"3 Katlı Büyük İstanbul Tüneli'nin ihalesini YİD modeliyle 2019'da gerçekleştireceğiz. 2019 yılının sonunda, mevcut Kadıköy-Kartal-Kaynarca Metrosu'nu Sabiha Gökçen Havaalanı'na bağlamayı planlıyoruz. Gayrettepe-İstanbul Havalimanı hattı 2019'un sonunda, Halkalı-İstanbul Havalimanı Metrosu 2020 sonunda tamamlanacak. Bu hatlar 3 Katlı Büyük İstanbul Tüneli ile de entegre olacak. 44,7 kilometre uzunluğunda Karadeniz ile Marmara'yı birleştiren boğaza alternatif bir su kanalı olacak Kanal İstanbul Projesi'ni de diğer ulaşım modlarının bağlantılarını planlayarak gündeme aldık. Onunla ilgili proje çalışmalarımız son aşamaya geldi. Bu proje kapsamında Karadeniz'de lojistik merkez ve konteyner yük limanı, Küçükçekmece içinde de bir yat limanı planlamaktayız."

Kent içi raylı sistem yatırımlarını gerçekleştirmekte olduklarını aktaran Çıtak, 2023 vizyonu kapsamında yaklaşık 490 kilometrelik hattı tamamlamayı hedeflediklerini dile getirdi.     

- "Kara yollarındaki yükü hafifletmeye çalışıyoruz"     

Karayolları Genel Müdürü Abdulkadir Uraloğlu da ulaştırma hizmetlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanması için entegre bir yapı olması gerektiğini söyledi.
     
Modlar arasındaki ulaşım kolaylığını dikkate almak gerektiğine dikkati çeken Uraloğlu, "Güzergah boyunca tali noktaları, gelişen ulaşım sistemlerinde yoğunca kullanılan ücretlendirme sistemlerindeki entegrasyonu sağlamamız lazım. Artık bir şehir içindeki her ulaşım aracına tek kartla binebiliyorsunuz. Bunların hepsini yaparken de yeterince bilgilendirmeyi sağlayamazsak, amaçladığımız sonucu elde edemeyiz." ifadesini kullandı.
     
Uraloğlu, entegrasyonla daha yüksek sayıda yolcu ya da trafiğin yönetilebileceğini belirterek, şöyle konuştu:      

"Aktarma noktalarını doğru planlarsak, yaptığımız yatırımın daha verimli olmasını, ülke kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlamış olacağız. Ülkemizde 2017 yılında yük taşımacılığının yüzde 90'ı, yolcu taşımacılığının da yüzde 89'u kara yolları üzerinde. Bu yükü hafifletmeye çalışıyoruz. Ağır taşıt trafiğini gerek deniz gerek raylı sistem taşımacılığıyla bizim yollarımızdan alabilirsek süreci daha doğru yönetmiş olacağız. Kara yolları ağımızda akıllı ulaşım sistemleriyle yol kapasitesinin etkin kullanımını ve konforun artırılmasını, trafik kazalarının azaltılmasını, trafikte harcanan zamandan ve enerjiden tasarruf edilmesini, maddi kayıpların önüne geçilerek milli ekonomiye katkıda bulunulmasını ve emisyon salınımının azaltılmasını hedefliyoruz."     

- "2 bin 498 kilometre demir yolu hedefimiz var"     

TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın da toplam demiryolu ağının 12 bin 710 kilometreye ulaştığını belirterek bunun bin 213 kilometresinin yüksek hızlı tren (YHT), 11 bin 497 kilometresinin konvansiyonel demir yolu ağı olduğunu söyledi.     
Kara yolu ve demir yolunda hızların artmasıyla modlarda önemli gelişmeler olduğunu ifade eden Apaydın, hızlı trenlerin devreye alınmasıyla diğer bağlantıların da hızlı trenlerin varış-çıkış istasyonlarına birtakım entegrasyonlar geliştirildiğini bildirdi.     

Apaydın, toplam 4 bin 22 kilometre yeni hat inşaatının devam ettiğini ve toplam 13 bin 481 kilometre yapım-ihale ve proje aşaması süren hatlar olduğunu aktardı.     

Önemli lojistik merkezlerin de bu hatlara göre planlandığına işaret eden Apaydın, "İşletmeye alınan 9, Mersin-Yenice ve Konya-Kayacık'ta işletmeye alınacak 2, yapımı devam eden, ihale ve proje aşamasında 21 adet lojistik merkez var. Gerek kara yoluyla entegrasyon gerek sanayiyle olan bağlantıları da göz önüne aldık." dedi.    

Apaydın, yapımı devam eden banliyö trenlerinin de şehir içi raylı sistem entegrasyonlarını sağlayacak şekilde projelendirildiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:     

"2023 hedefleri kapsamında, YHT demir yolu 2 bin 116 kilometre, hızlı tren 9 bin 586 kilometre, konvansiyonel 796 kilometre olmak üzere toplam 12 bin 498 kilometre demir yolu ağıyla hedeflerimizi gerçekleştirmek için çalışıyoruz. Yeni geliştirdiğimiz koridorlarımızı diğer modlarımızla gerek demir yolu gerek hava ve deniz yolu taşımacılığı için mümkün olduğu takdirde bağlamak için çalışmalarımız sürüyor. İstanbul Havalimanı'ndan geçen bir hızlı tren projemiz de hazırlandı, inşallah yapım aşamasına geçeceğiz."     

Konuşmaların ardından, katılımcılar adına TEMA Vakfına bağışlanan fidanların sertifikaları verildi.