İşte bu konutta son moda!
Son yıllarda tüm dünyada popülerliğe giderek artan dikey bahçeler, konut ve ticari mülklerin değerini yüzde 20 artırıyor!
2011 yılından beri sadece dikey bahçeler alanında tasarım, kurulum ve bakım olmak üzere faaliyet gösteren Silvanus markası, bugüne kadar bilinen ‘dikey bahçe’ kavramını yeniden yorumluyor. Dikey bahçenin ne demek olduğu konusunda bazı fikir ayrılıkları olduğunu belirten Silvanus’un sahibi Münevver Yıldız, topraksız keçe üzerinde dikim metoduyla yapılan düşey bitkilendirme işine dikey bahçe dendiğini söyledi.
Firmaya neden Silvanus ismi verdiğini “Silvanus, mitolojide doğayı ve ormanları koruyan güç anlamına geliyor. Yaptığım işle örtüştüğü için bu ismi seçtim’ cümleleriyle açıklayan Münevver Yıldız, doğanın sunduğu tüm güzellikleri duvarlara taşıyarak sürdürülebilirliğini devam ettirebilmenin büyük mutluluk olduğunu belirtti.
Dünyada sadece Silvanus Dikey Bahçeler tarafından patentli uygulama tekniğiyle; dikey bahçelerin tasarımlarıyla bütünleşik, bitkiyle her türlü firma isminin font karakter yapısının birebir aynısını ve logosunu 3 boyutlu bir şekilde duvara yansıtabildiğini vurgulayan Münevver Yıldız, müşteri portföylerinin doğayı seven, yeşil alana ihtiyaç duyan, inşaat sektörü, oteller, AVM’ler, kamu kurumları ve belediyeler olduğunu açıkladı.
Görsel zenginliklerin yanında, bulundukları ortama bio çeşitlilik sağlayarak orman etkisi yaratan dikey bahçe sisteminin konut ve ticari gayrimenkul değerlerini yüzde 20 arttırma potansiyeli olduğunu belirten Yıldız, “Dikey bahçeler, mülk alıcıları için olumlu bir izlenim yaratmaya yardımcı oluyor. Modern yapılar, binalar, rezidanslar ve otellerin çehresini yumuşatıyor, bu yapılara doğal bir karakter ve sıcak bir hava katıyor. Dikey bahçeler konut projelerinde sıkça örülen istinat duvarlarının yerini almaya başladı. Mevcut duvarların üzerine belirli aralıklarla uygulanabilen dikey bahçeler, projelerin peyzaj alanlarına daha fazla yeşil alan eklenmesine katkı sağlıyor” diye konuştu.
21. yüzyılın en büyük sorunlarından birinin kentleşme ve hızla artan beton yapılar olduğuna değinen Yıldız, “Son yıllarda kentleşme ülkemizde de ivme kazanmış ve beraberinde ormanların yok olmasına, çevre sorunlarına yol açmıştır. Açık ve yeşil alanların azalması, doğanın şehirlerin dışına itilmesine neden olmuştur. Modern yapıların etrafına iliştirilen peyzaj düzenlemeleriyle her ne kadar iyileştirilmeye gidilse de taşıtların ve binaların gürültüsünden kuşların sesleri eskisi gibi duyulmamaktadır” dedi. Yıldız, dünya genelinde hayranlıkla karşılanan dikey bahçelere, ülkemizde de birçok inşaat şirketinin ilgi gösterdiğini sözlerine ekledi.
Firmaya neden Silvanus ismi verdiğini “Silvanus, mitolojide doğayı ve ormanları koruyan güç anlamına geliyor. Yaptığım işle örtüştüğü için bu ismi seçtim’ cümleleriyle açıklayan Münevver Yıldız, doğanın sunduğu tüm güzellikleri duvarlara taşıyarak sürdürülebilirliğini devam ettirebilmenin büyük mutluluk olduğunu belirtti.
Dünyada sadece Silvanus Dikey Bahçeler tarafından patentli uygulama tekniğiyle; dikey bahçelerin tasarımlarıyla bütünleşik, bitkiyle her türlü firma isminin font karakter yapısının birebir aynısını ve logosunu 3 boyutlu bir şekilde duvara yansıtabildiğini vurgulayan Münevver Yıldız, müşteri portföylerinin doğayı seven, yeşil alana ihtiyaç duyan, inşaat sektörü, oteller, AVM’ler, kamu kurumları ve belediyeler olduğunu açıkladı.
Görsel zenginliklerin yanında, bulundukları ortama bio çeşitlilik sağlayarak orman etkisi yaratan dikey bahçe sisteminin konut ve ticari gayrimenkul değerlerini yüzde 20 arttırma potansiyeli olduğunu belirten Yıldız, “Dikey bahçeler, mülk alıcıları için olumlu bir izlenim yaratmaya yardımcı oluyor. Modern yapılar, binalar, rezidanslar ve otellerin çehresini yumuşatıyor, bu yapılara doğal bir karakter ve sıcak bir hava katıyor. Dikey bahçeler konut projelerinde sıkça örülen istinat duvarlarının yerini almaya başladı. Mevcut duvarların üzerine belirli aralıklarla uygulanabilen dikey bahçeler, projelerin peyzaj alanlarına daha fazla yeşil alan eklenmesine katkı sağlıyor” diye konuştu.
21. yüzyılın en büyük sorunlarından birinin kentleşme ve hızla artan beton yapılar olduğuna değinen Yıldız, “Son yıllarda kentleşme ülkemizde de ivme kazanmış ve beraberinde ormanların yok olmasına, çevre sorunlarına yol açmıştır. Açık ve yeşil alanların azalması, doğanın şehirlerin dışına itilmesine neden olmuştur. Modern yapıların etrafına iliştirilen peyzaj düzenlemeleriyle her ne kadar iyileştirilmeye gidilse de taşıtların ve binaların gürültüsünden kuşların sesleri eskisi gibi duyulmamaktadır” dedi. Yıldız, dünya genelinde hayranlıkla karşılanan dikey bahçelere, ülkemizde de birçok inşaat şirketinin ilgi gösterdiğini sözlerine ekledi.