'İstanbul'a dünya çapında 7 büyük proje yaptık'

TBMM Başkanlığı'ndan istifa eden AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Binali Yıldırım, "31 Mart'ta yapılacak seçimler dolayısıyla adaylığımız bugün resmiyet kazandı" dedi. İstanbul'un 25 senedir AK Parti tarafından yönetildiği belirten Yıldırım, dünya çapında 7 büyük proje yaptıklarını söyledi.

AK Parti tarafından yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı gösterilen Binali Yıldırım, bugün Ankara'dan İstanbul'a Yüksek Hızlı Trenle (YHT) geldi.

Pendik Garı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Yıldırım, TBMM Başkanlığı'ndan dün itibarıyla ayrıldığını hatırlatarak, "Malum 31 Mart'ta yapılacak seçimler dolayısıyla adaylığımız bugün resmiyet kazandı. Ayrıldık ve bismillah deyip Eyüpsultan'dan bugün çalışmaları başlatıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun. Allah mahcup etmesin" diye konuştu.

Kalan 39 gün içerisinde bütün ilçeleri ziyaret edeceğini belirten Yıldırım, "İstanbullularla buluşacağız. Daha çok dinleyip daha az konuşacağız. Ben zaten 15-16 yıldır hep böyle yapıyorum. Yavaş konuşurum ama adım gibi iş yaparım" dedi.

'TREN YOLCULUĞU GAYET KEYİFLİYDİ, TABİİ BİZ YAPTIK'

Tren yolculuğunun nasıl geçtiği sorusu üzerine Yıldırım, "Yolculuk gayet keyifli ve güzel bir yolculuktu. Tabii biz yaptık. Bunun yapımında ben her ay bu hat boyunca mutlaka incelemelerde bulundum. Çalışmaları bizzat takip ettim. Büyük bir proje, kolay olmadı. Ama insanların seyahat ederken yüzündeki mutluluğu görmek bütün yorgunluğa değiyor" ifadesini kullandı.

Yıldırım, "Ankara'dan Yüksek Hızlı trenle İstanbul'a geldiniz. 'İstanbul'da yola devam' mesajı mı?" sorusu üzerine, şunları söyledi:

"Nereye gideceğiz İstanbul'da? Gelmemiz gereken yere geldik. Dünya şehri İstanbul'a geldik. İstanbul'dan yolculuğumuz başlamıştı Ankara'ya. Bizi biz yapan çocuk yaşta geldiğimiz bu şehirde, İstanbul bize her şeyi verdi. Ortaokulu, liseyi, üniversiteyi okuduk. Meslek sahibi olduk. Aile ve çoluk çocuk sahibi olduk. Torun sahibi olduk. Yetmedi, AK Parti'yi, Sayın Cumhurbaşkanımızla, Serap Hanım'la da kurduktan kısa bir süre sonra iktidar yaptık ve 2002 seçimlerinde milletvekili olduk. Bakan, Başbakan olduk. Meclis Başkanlığı yapmak da nasip oldu. Şimdi de bizi buralara getiren İstanbul'a borcumuzu ödemek için şehrin belediye başkanı olmak için İstanbul'dayız."

 'İSTANBUL'UN DAHA FAZLA OTOPARKA İHTİYACI VAR'

İstanbulluların desteğiyle göreve geldiklerinde ne yapacaklarını bildiklerini vurgulayan Yıldırım, "Çünkü 15 yıllık arkada çok kıymetli tecrübelerimiz var. Altyapı, trafik, ulaşım bunlar zaten hep olacak. İstanbul'un daha fazla yeşil alana ihtiyacı var. İstanbul'un daha fazla otoparka ihtiyacı var. Bunları biliyoruz. Bunlar bizim işimiz. Ama bundan daha önemlisi, İstanbul'da 4 milyona yakın genç var, gençleri hayatın içinde daha fazla görmek istiyoruz. Gençler bizim geleceğimiz. Dolayısıyla gençlerle birçok ortak proje yapacağız. Çünkü bilgi iletişim teknolojilerine gençler çok daha hakim. Biz onların bu özelliklerinden çok daha fazla yararlanmak istiyoruz" diye konuştu.

Kadınların İstanbul yönetiminde daha fazla yer almasını istediklerini belirten Yıldırım, "Kadınlarımızın hayata katılmalarını daha çok önemsiyoruz. Dolayısıyla İstanbul'u İstanbullularla birlikte yöneteceğiz. Gelecek kuşaklara iyi bir miras bırakmayı birlikte başaracağız" ifadesini kullandı.

'Z KUŞAĞI BUNU BİLMİYOR, ZANNEDİYOR Kİ İSTANBUL HEP BÖYLEYDİ'

İstanbul'un 1994'ten bu yana 25 senedir AK Parti tarafından yönetildiği kaydeden Yıldırım, "Geride kalan 25 yılın iyisiyle, kötüsüyle bütün sorumluluğuyla bize ait, bu sorumluluğu da biliyoruz." dedi.

Yıldırım, eski İstanbul'da çöplerin alınmadığını, suların akmadığını ve hava kirliliğinin hat safhaya ulaşan bir İstanbul olduğunu hatırlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Z kuşağı bunu bilmiyor, zannediyor ki İstanbul hep böyleydi. Tabii, zaman ve ihtiyaçlar değişiyor, bizim yeni hedefimiz geleceğimiz olan İstanbul 4.0'dır. Bu neyi çağrıştırıyor? Teknolojiyi çağrıştırıyor, akıllı, çevreci, sportif ve dayanıklı, depreme ve her türlü risklere karşı dayanıklı bir şehir. O günün ihtiyaçlarına İstanbul 1.0 desek, bugünün ihtiyaç ve beklentilerinde 4.0 anlamına geliyor. Türkiye'de en uzun süre ulaştırma bakanlığı yaptım, 11 yıl. Benden önceki bakanların ortalama kalış süresi 8 buçuk ay ama bu süre içerisinde Türkiye'ye bir çok iş yaptık. Hava yolunu halkın yolu yaptık, 26 yeni hava limanı, 22 bin kilometre bölünmüş yol yaptık, hızlı tren hayalini gerçeğe dönüştürdük. Bunun dışında akıl yollarıyla, hızlı internetle yurdun her köşesini donattık."

 'İSTANBUL TEK BAŞINA BİR ÜLKE OLSAYDI DÜNYANIN 41. BÜYÜK ÜLKESİ OLURDU'

Hastaneler ve okul gibi yapılan pek çok çalışmayı saymadığını ifade eden Yıldırım, konuşmasını şöyle tamamladı:

"İstanbul'a pek çok şey yaptık, yedi tepeli İstanbul'a dünya çapında 7 büyük proje yaptık. Bunlar hızlı tren, Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, dünyanın en büyük havalimanı İstanbul Havalimanı ve diğer bir proje ise İstanbul-İzmir Otoyolu, Osman Gazi Köprüsü ve şu anda da yapımı devam eden Kuzey Marmara Otoyolu, Sakarya Akyazı'dan Kınalı'ya kadar 350 kilometrelik büyük çevre yolu İstanbul ile doğrudan ilgili değil ama dolaylı yoldan ilgili olan Çanakkale Köprüsü o da 2022'de bitecek. Bütün bu projeler, dünya çapında emsalinin az olduğu projelerdir. Biliyorsunuz 2008'den itibaren bir dünya krizi var, dünya krizinde, bu saydığım projelere benzer 10 senede 10 tane proje yapıldı. Bunların 6 tanesi İstanbul'da hayata geçirildi. Bu İstanbul'un önemini ortaya koyuyor. İstanbul dünya şehridir. Dünyanın ekonomisi en büyük 35'inci şehridir. Eğer İstanbul tek başına bir ülke olsaydı, Avrupa Kıtası'nın 13'üncü büyük ülkesi, dünyanın 41'inci büyük ülkesi olurdu."