İşlenmeyen tarım arazileri kiraya verilecek
Tarımda üretimi artırmak için yeni düzenlemeler getirildi. Bu proje ile işlenmeyen araziler, 3. kişilere kiraya verilecek.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli'nin tarımda hasılatı artırmaya yönelik işlenmeyen arazilerin 3. kişilere kiraya verilmesi çalışmalarının başlayacağını açıklaması sektörde hareketlilik yarattı. Türkiye Ziraatçiler Derneği Genel Sekreteri Hüseyin Demirtaş, yüksek girdi maliyetleri yüzünden köydeki arazisini terk edip kente göç edenler için gelir kaynağı yaratacak modelin yeni göçlerin de önüne geçeceğini söyledi. Demirtaş, "15 yılda 2 milyon 700 bin kişi köyden kente göç etti. Devletin teşviklerle başlattığı hamle bu modelle yeni göçlerin önüne geçer" dedi.
Ekene destek verilsin
Köylünün ekemediği toprağını halihazırda traktör sahiplerine ya da o köyün varlıklı ailelerine kiraya verdiğini belirten Demirtaş, "Bunun bir düzen içinde yapılacak olması önemli" diye konuştu. Yurtdışında arazi kiralanmasıyla ilgili olarak da Demirtaş, "Bu çokuluslu şirketlerin işine yarayacak bir karar" diye konuştu. Eskişehir Meyve Sebze Üreticileri Derneği Başkanı Yıldıran Kılıç ise halihazırda arazi sahiplerinin uyguladığı kiralama yönetiminin tüm yurda yayılması durumunda hasılatın ve hasadın artacağını söyledi. Teşvikin ekene değil arazi sahibine verildiğini belirten Kılıç, "Çiftçi hem ektiği araziye kira ödüyor hem de teşvikten yararlanamıyor. Teşvkin tarlayı ekene verilmesi gerekiyor" dedi. Türkiye'de 1990-2015 döneminde işlenen tarım alanları, uzun ömürlü bitki alanları dahil 4 milyon hektar azalmayla 27.9 milyon hektardan 23.9 milyon hektara geriledi. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar ise, "Devlet tarafından yapılacak kiralamalarda toprağın sahibinin haklarının korunması gözetilmeli" dedi.
8 milyar liralık destek...
Her yıl 4.1 milyon hektar tarım alanının nadasa bırakıldığını ve miras yoluyla bölünmelerden dolayı işlenmediğini vurgulayan Şemsi Bayraktar, "Bu alanların tarıma kazandırılması ile üretimde en az yüzde 10-15'ler civarında bir artış olur. Hasılaya katkısı da yıllık 5.5-8 milyar doları bulur" diye konuştu. Yurtdışından arazi kiralanmasının Türk firmalarının tarımsal üretimlerinin artmasını, gelir elde etmelerini, ihracat yapmalarını ve kar paylarını Türkiye'ye aktarmalarını sağlayacağın vurgulayan Bayraktar, "Yurtdışından yapılacak kiralama ile ülke içine girecek ucuz maliyetli ürünün iç piyasayı bozmaması oldukça önemli" dedi.
Ekene destek verilsin
Köylünün ekemediği toprağını halihazırda traktör sahiplerine ya da o köyün varlıklı ailelerine kiraya verdiğini belirten Demirtaş, "Bunun bir düzen içinde yapılacak olması önemli" diye konuştu. Yurtdışında arazi kiralanmasıyla ilgili olarak da Demirtaş, "Bu çokuluslu şirketlerin işine yarayacak bir karar" diye konuştu. Eskişehir Meyve Sebze Üreticileri Derneği Başkanı Yıldıran Kılıç ise halihazırda arazi sahiplerinin uyguladığı kiralama yönetiminin tüm yurda yayılması durumunda hasılatın ve hasadın artacağını söyledi. Teşvikin ekene değil arazi sahibine verildiğini belirten Kılıç, "Çiftçi hem ektiği araziye kira ödüyor hem de teşvikten yararlanamıyor. Teşvkin tarlayı ekene verilmesi gerekiyor" dedi. Türkiye'de 1990-2015 döneminde işlenen tarım alanları, uzun ömürlü bitki alanları dahil 4 milyon hektar azalmayla 27.9 milyon hektardan 23.9 milyon hektara geriledi. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar ise, "Devlet tarafından yapılacak kiralamalarda toprağın sahibinin haklarının korunması gözetilmeli" dedi.
8 milyar liralık destek...
Her yıl 4.1 milyon hektar tarım alanının nadasa bırakıldığını ve miras yoluyla bölünmelerden dolayı işlenmediğini vurgulayan Şemsi Bayraktar, "Bu alanların tarıma kazandırılması ile üretimde en az yüzde 10-15'ler civarında bir artış olur. Hasılaya katkısı da yıllık 5.5-8 milyar doları bulur" diye konuştu. Yurtdışından arazi kiralanmasının Türk firmalarının tarımsal üretimlerinin artmasını, gelir elde etmelerini, ihracat yapmalarını ve kar paylarını Türkiye'ye aktarmalarını sağlayacağın vurgulayan Bayraktar, "Yurtdışından yapılacak kiralama ile ülke içine girecek ucuz maliyetli ürünün iç piyasayı bozmaması oldukça önemli" dedi.