Gülse Birsel inşaat reklamlarıyla nasıl dalga geçti?
Hürriyet gazetesi yazarı ve senarist Gülse Birseli konut firmalarının reklamlarını fena ti'ye aldı...
Hürriyet gazetesi yazarı Gülse Birsel, konut reklamlarında halkın kandırıldığını iddia etti ve fena halde dalgasını geçti...
"Bu hafta ombudsmanlık yapasım geldi!" diyen Gülse Birsel, "Kâh devlete kâh millete hizmetimdir! Gündemdeki bazı konulara pratik çözüm önerilerimi, vatandaşa tavsiye ve çok değerli görüşlerimi aktarmak istiyorum" dedikten sonra kont reklamlarına özel bir bölüm ayırdı ve vatandaşı uyardı
İşte Gülse Birsel'in kaleminden konut reklamları ve vatandaşa uyarılar:
İnşaat sektörü memleketin en enerjik alanı
Gayrimenkul ilgilendiğim bir sektör. “Nerede ev kaça, oralar çok değerlenmiş, biz aldığımızda şu kadardı” muhabbetini sevmeyen insan bence tam olarak Türk değildir. Ve ben Türk’üm! İnşaat sektörü memleketin en enerjik alanı. Tabii ev mev alacaksanız, yakından takip ettiğim bu sektörde bazı konulara dikkat edeceksiniz:
Siz Nişantaşı’nda oturacağım zannederken...
‘Havaalanına 45 dakika’, ‘Köprüye 30 dakika’, ‘Merkeze 5 km’ gibi ibarelere dikkat edin. Hangi havaalanı, hangi köprü, hangi merkez, iyi araştırın. Siz Nişantaşı’nda oturacağım zannederken, bina müstakbel Çanakkale Köprüsü’ne 30 dakika, Bursa Yenişehir Havalimanı’na 45 dakika, İstanbul’un değil, hayvancılık sektörünün merkezine, yani bir meraya 5 km. çıkabilir.
Hangi deniz?
Deniz manzarası vaat ediliyorsa, “Hangi deniz” diye sorun. Çünkü dikkatinizi çekerim, esasında Boğaz, deniz değil, bir tür nehirdir! Deniz dedikleri muhtemelen Marmara Denizi veya Karadeniz, ve sizin evden Taksim Meydanı boş trafikte nereden baksan arabayla 2 saat!
Salon diye tabir edilen yere...
Coğrafya tamamsa matematiğe geçelim. İnşaat sektöründe 1+1 eşittir 1’dir. Zira çoğu 1+1’ler, özellikle de gerçekten büyük şehirlerin merkezi semtlerindeyse, minik bir salonun ikiye bölünmesiyle oluşan 2 küçük odadan müteşekkildir. Odalardan birine 1.5 kişilik yatak, projede ‘salon’ tabir edilen diğer odaya da ikili kanepe ve sehpa sığıyorsa yine iyisiniz. Ayriyeten mutfak aramayın, mutfak, kanepenin bitişiğindeki lavabolu tezgah.
Metro mesafesi ne kadar?
‘Metroya yürüme mesafesi’, sizin yürüyüş sporundaki performansınıza bağlı. Asla metro sizin apartmanın 50 metre ilerisinden geçmeyecek. New York mu kız burası? Hani 500 metre ilerideki AVM’nin en üst katından bakınca, ileride kutu kutu gördüğünüz gökdelenler var ya, hah, metro oradan geçiyor! ‘Yürüme mesafesi’ de, her gün 10 bin adım yürümek bir sağlık şartı ya, o şekilde düşünün! Sabah akşam ikişerden, 20 bin adım yürüyeceksiniz oh, ne sallandırıyorsunuz ki suratınızı?
Aman yok kanmayın
Son olarak, ‘Yeşillikler içinde’ye de çok kanmayın. Sitedeki apartmanların arasına taflan dikecekler, o o demek. Şimdi gerçekçi biri olarak gidin alın evinizi, çünkü 10 yıla çok değerlenecek oralar!
"Bu hafta ombudsmanlık yapasım geldi!" diyen Gülse Birsel, "Kâh devlete kâh millete hizmetimdir! Gündemdeki bazı konulara pratik çözüm önerilerimi, vatandaşa tavsiye ve çok değerli görüşlerimi aktarmak istiyorum" dedikten sonra kont reklamlarına özel bir bölüm ayırdı ve vatandaşı uyardı
İşte Gülse Birsel'in kaleminden konut reklamları ve vatandaşa uyarılar:
İnşaat sektörü memleketin en enerjik alanı
Gayrimenkul ilgilendiğim bir sektör. “Nerede ev kaça, oralar çok değerlenmiş, biz aldığımızda şu kadardı” muhabbetini sevmeyen insan bence tam olarak Türk değildir. Ve ben Türk’üm! İnşaat sektörü memleketin en enerjik alanı. Tabii ev mev alacaksanız, yakından takip ettiğim bu sektörde bazı konulara dikkat edeceksiniz:
Siz Nişantaşı’nda oturacağım zannederken...
‘Havaalanına 45 dakika’, ‘Köprüye 30 dakika’, ‘Merkeze 5 km’ gibi ibarelere dikkat edin. Hangi havaalanı, hangi köprü, hangi merkez, iyi araştırın. Siz Nişantaşı’nda oturacağım zannederken, bina müstakbel Çanakkale Köprüsü’ne 30 dakika, Bursa Yenişehir Havalimanı’na 45 dakika, İstanbul’un değil, hayvancılık sektörünün merkezine, yani bir meraya 5 km. çıkabilir.
Hangi deniz?
Deniz manzarası vaat ediliyorsa, “Hangi deniz” diye sorun. Çünkü dikkatinizi çekerim, esasında Boğaz, deniz değil, bir tür nehirdir! Deniz dedikleri muhtemelen Marmara Denizi veya Karadeniz, ve sizin evden Taksim Meydanı boş trafikte nereden baksan arabayla 2 saat!
Salon diye tabir edilen yere...
Coğrafya tamamsa matematiğe geçelim. İnşaat sektöründe 1+1 eşittir 1’dir. Zira çoğu 1+1’ler, özellikle de gerçekten büyük şehirlerin merkezi semtlerindeyse, minik bir salonun ikiye bölünmesiyle oluşan 2 küçük odadan müteşekkildir. Odalardan birine 1.5 kişilik yatak, projede ‘salon’ tabir edilen diğer odaya da ikili kanepe ve sehpa sığıyorsa yine iyisiniz. Ayriyeten mutfak aramayın, mutfak, kanepenin bitişiğindeki lavabolu tezgah.
Metro mesafesi ne kadar?
‘Metroya yürüme mesafesi’, sizin yürüyüş sporundaki performansınıza bağlı. Asla metro sizin apartmanın 50 metre ilerisinden geçmeyecek. New York mu kız burası? Hani 500 metre ilerideki AVM’nin en üst katından bakınca, ileride kutu kutu gördüğünüz gökdelenler var ya, hah, metro oradan geçiyor! ‘Yürüme mesafesi’ de, her gün 10 bin adım yürümek bir sağlık şartı ya, o şekilde düşünün! Sabah akşam ikişerden, 20 bin adım yürüyeceksiniz oh, ne sallandırıyorsunuz ki suratınızı?
Aman yok kanmayın
Son olarak, ‘Yeşillikler içinde’ye de çok kanmayın. Sitedeki apartmanların arasına taflan dikecekler, o o demek. Şimdi gerçekçi biri olarak gidin alın evinizi, çünkü 10 yıla çok değerlenecek oralar!