Formula 1'den şok haber!
Dünyaca ünlü araba yarışları Formula 1’in yüzde 35.5’lik hissesini satın almak için ABD ve Katarlı şirketlerin teklif götürdüğü konuşuluyor. İki şirketin, Bernie Ecclestone’un yüzde 5 hissesini de alabileceği, böylelikle F1’de söz sahibi olacağı belirtiliyor
Emlak kralı ve Amerikan futbolu takımı Miami Dolphins’in sahibi olan Stephen Ross’un, Fransız futbol kulübü Paris Saint-Germain takımının da sahibi olan Qatar sports Investments (QSI) şirketiyle birlikte F1’in yaklaşık yüzde 41’ini almak üzere harekete geçtiği bildiriliyor. Bu satın almanın, 9 milyar doları bulacağı öne sürülüyor.
İngiliz basınında çıkan haberlere göre Ross’un şirketi RSE Ventures ile QSI, CVC Capital Partners yatırım şirketinin elinde bulunan yüzde 35.5 hissenin yanı sıra, Formula 1’in patronu olarak bilinen Bernie Ecclestone’a ait yüzde 5 hisseyi satın almak üzere harekete geçti. Bu satın almanın yaklaşık 9 milyar doları bulacağı belirtilirken, bunun gerçekleşmesi durumunda, F1’in, halen yılda birer yarışın koşulduğu Amerika ve Çin’de daha popüler hale getirilmesine çalışılacağı belirtiliyor.
‘Bana da söylerler!’
Satışın gerçekleşmesi halinde, Ecclestone’un Formula 1’in başında kalmaya devam edeceği konuşulurken, F1’in patronu, “CVC’nin birden fazla şirketle satış görüşmeleri yaptığını biliyorum. Ancak sonuca ne kadar yakın oldukları konusunda bir bilgim yok” dediği öğrenildi. Ecclestone, CVC için “Şayet onlar hisselerini satarlarsa, banada da söylerler. Çünkü hissedarım” dedi.
Satın alma konusunda adı geçen her iki şirket de, son dönemde spor yatırımlarıyla adlarını sıkça duyurdular. RSE Capital, daha önce de İngiliz futbolcu David Beckham ile defalarca görüşmüş, Miami’ye İngiltere’den bir futbol takımının getirilmesine çalışmıştı. QSI ise, aralarında Paris Saint-Germain takımının da bulunduğu pek çok yatırıma imza atmıştı. Motorsporları konusunda da hayli agresif olan ve ülkede F1’e ev sahipliği yapabilmek için yıllarca uğraşan Katar, Bahreyn’in vetosuyla karşılaşmıştı. Katar’ın, özellikle son dönemde FİFA’da ortaya çıkarılan 2022 Dünya Kupası’na ilişkin skandal sonrasında motorsporlarına daha fazla eğilme kararı aldığı öne sürülüyor.
CVC, uzun süredir F1’in kontrolünü elinde bulunduruyordu. Şirket, hisselerinin 1.6 milyar dolarlık bölümünü 2012’de bir başka şirkete satmıştı. Bu satış, CVC’nin 2005 yılında yaptığı yatırımı 5’e katlamış, bunun en başarılı yatırım projelerinden biri olduğu bildirilmişti. Ancak CVC’nin, Formula 1’i 2012 yılında Singapur Borsası’nda halka açma girişimleri başarılı olmamış ve büyük tepki toplamıştı.
Söz konusu satış söylentileri, tam da, Formula 1’in zor zamanlar yaşadığı bir dönemde geldi. Yarışların en çok izlendiği İtalya ve İngiltere’de TV izleyicilerinin sürekli düşüş kaydettiği belirtilirken, Avusturya Grand Prix’sinde seyirci sayısının geçen yıla göre yüzde 40 azaldığına dikkat çekiliyor.
Bununla birlikte CVC’nin ortaklarından Donald Mackenzie ile Ecclestone arasında, F1’in kontrolü konusunda sürtüşmeler yaşandığı, sürekli değişen kurallarla birlikte Formula 1’in sürekli kan kaybettiği de konuşulanlar arasında.
İngiliz basınında çıkan haberlere göre Ross’un şirketi RSE Ventures ile QSI, CVC Capital Partners yatırım şirketinin elinde bulunan yüzde 35.5 hissenin yanı sıra, Formula 1’in patronu olarak bilinen Bernie Ecclestone’a ait yüzde 5 hisseyi satın almak üzere harekete geçti. Bu satın almanın yaklaşık 9 milyar doları bulacağı belirtilirken, bunun gerçekleşmesi durumunda, F1’in, halen yılda birer yarışın koşulduğu Amerika ve Çin’de daha popüler hale getirilmesine çalışılacağı belirtiliyor.
‘Bana da söylerler!’
Satışın gerçekleşmesi halinde, Ecclestone’un Formula 1’in başında kalmaya devam edeceği konuşulurken, F1’in patronu, “CVC’nin birden fazla şirketle satış görüşmeleri yaptığını biliyorum. Ancak sonuca ne kadar yakın oldukları konusunda bir bilgim yok” dediği öğrenildi. Ecclestone, CVC için “Şayet onlar hisselerini satarlarsa, banada da söylerler. Çünkü hissedarım” dedi.
Satın alma konusunda adı geçen her iki şirket de, son dönemde spor yatırımlarıyla adlarını sıkça duyurdular. RSE Capital, daha önce de İngiliz futbolcu David Beckham ile defalarca görüşmüş, Miami’ye İngiltere’den bir futbol takımının getirilmesine çalışmıştı. QSI ise, aralarında Paris Saint-Germain takımının da bulunduğu pek çok yatırıma imza atmıştı. Motorsporları konusunda da hayli agresif olan ve ülkede F1’e ev sahipliği yapabilmek için yıllarca uğraşan Katar, Bahreyn’in vetosuyla karşılaşmıştı. Katar’ın, özellikle son dönemde FİFA’da ortaya çıkarılan 2022 Dünya Kupası’na ilişkin skandal sonrasında motorsporlarına daha fazla eğilme kararı aldığı öne sürülüyor.
CVC, uzun süredir F1’in kontrolünü elinde bulunduruyordu. Şirket, hisselerinin 1.6 milyar dolarlık bölümünü 2012’de bir başka şirkete satmıştı. Bu satış, CVC’nin 2005 yılında yaptığı yatırımı 5’e katlamış, bunun en başarılı yatırım projelerinden biri olduğu bildirilmişti. Ancak CVC’nin, Formula 1’i 2012 yılında Singapur Borsası’nda halka açma girişimleri başarılı olmamış ve büyük tepki toplamıştı.
Söz konusu satış söylentileri, tam da, Formula 1’in zor zamanlar yaşadığı bir dönemde geldi. Yarışların en çok izlendiği İtalya ve İngiltere’de TV izleyicilerinin sürekli düşüş kaydettiği belirtilirken, Avusturya Grand Prix’sinde seyirci sayısının geçen yıla göre yüzde 40 azaldığına dikkat çekiliyor.
Bununla birlikte CVC’nin ortaklarından Donald Mackenzie ile Ecclestone arasında, F1’in kontrolü konusunda sürtüşmeler yaşandığı, sürekli değişen kurallarla birlikte Formula 1’in sürekli kan kaybettiği de konuşulanlar arasında.