Faruk Çelik: Çalışan işçinin 880 bini sendikalı...

       ANKARA Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, "Sendikalılığında bir engeli olmayan 10 milyon 300 bin kişi var. SGK verilerine göre, çalışan işçinin 880 bini sendikalı. Bunun oranı ne- Yüzde 8.5, yüzde 60 değil. Bu sanal ortamdan gerçek ortama dönelim ve bütün rakamlarımızı buna göre revize edelim düşüncesinden kaynaklanan bir düzenleme" dedi.Çelik, Ankara Sanayi Odası (ASO) Ocak Ayı Meclis Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 10 yılda Türkiye'nin ihracatının yaklaşık 4 katına ulaştığını belirterek,ihracatçıların sorunlarını çözmenin, onlara elverişli bir yatırım ortamı sağlamanın hükümetin sorumluluğunda olduğunu ifade etti.

Çalışma Bakanlığı olarak, kıdem tazminatı, alt işveren ve istihdam stratejisi gibi konuları çalıştıklarını dile getiren Çelik, Toplu İş İlişkileri Kanunu Tasarısı'nı ve İş Sağlığı Güvenliği Yasa Tasarısı'nı hazırlayarak Bakanlar Kurulu'na gönderdiklerini anımsattı.Toplam işçi sayısının Çalışma Bakanlığında 5 milyon 398 bin olarak görüldüğünü, oysa 11 milyonu aştığını belirten Çelik, şöyle konuştu:
 
"Çalışma Bakanlığı istatistikleri yayınlansın dediğimiz zaman bunu 5 milyon 398 bin olarak yayınlamamız gerekiyor. Sendikalı işçi sayımız ise bu 5 milyonun 3 milyon 200 bini sendikalı işçi olarak kayıtlarda görünüyor. İstatistikleri yayınladığımız an 3 milyon 200 bin sendikalı işçi var gibi diyeceğiz. Oranı nedir yüzde 60 yaklaşık. Yüzde 60 çalışanlarımız sendikalı şu anda resmiyette. Şimdi bana diyorlar ki bu yanlışı, bu yalanı tekrar et. İnanın nasıl edelim, böyle bir şey var mı- Yok.Bir alt tabloya bakarsanız,
sendikalılığında bir engeli olmayan 10 milyon 300 bin kişi var. SGK verilerine göre, çalışan işçinin 880 bini sendikalı. Bunun oranı ne- Yüzde 8.5, yüzde 60 değil. 
Bu sanal ortamdan gerçek ortama dönelim ve bütün rakamlarımızı buna göre revize edelim düşüncesinden kaynaklanan bir düzenleme. Biz bu verileri SGK verileri çerçevesinde ele almamız gerektiğiyle ilgili yasal düzenlememizi yaptık. Gerçek tablo ortaya çıkınca sendikaların karşı karşıya kaldığı durumu görelim. Yüzde 60'lık örgütlenme oranı çerçevesinde 51 sendika şu anda Türkiye genelinde işkolu barajını aşıyor. Bu 51 sendika, bu sahte tablo karşısında yüzde 10 barajı da varken, yetkili konumdayken, SGK verileri çerçevesinde bu tabloyu ortaya koyduğumuzda ne çıkıyor-
 
  Yasayı çalışırken, bir sendikamız 'baraj 0 olsun' dedi, bir diğeri 'baraj olsun ama yüksek olmasın' dedi, işverenlerimiz ise barajın biraz daha yüksek olması gerektiğini söyledi. Netice itibariyle bu, uzlaşamadığımız bir konuydu. Biz konuyu enine boyuna tartışarak, neticede oranı belirleyerek, tasarıyı Bakanlar Kurulu'na gönderdik.Bu tablo ortaya çıkınca çok yersiz, haksız, içeriği anlaşılmadan değerlendirmeler yapıldı. Gerçek tablo bu. İşkolu ile işyeri barajı karıştırılıyor. Sanki baraj yüzde 10'dan binde 5'e indirilince sanki sendikalar bugüne kadar yokmuş ve sabah herkes sendika kuracak, örgütlenme olacak, büyük bir huzursuzluk meydana gelecek, endüstriyel ilişkilerde çatışma olacak, ne ihracat kalacak, ne ithalat kalacak gibi... İşyerinde 50 artı 1 barajı korundu. Binde 5 işkolu barajı. Sanki ülke genelinde aşılması gereken işkolu barajı, işyeri barajı gibi takdim ediliyor ve farklı değerlendirmelerle karşı karşıya kalıyoruz.