Erdoğan Üsküdar-Ümraniye Metro hattını açtı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar Meydanı'nda Üsküdar-Ümraniye Metro Hattı Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada önemli mesajlar verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Üsküdar Meydanı'nda Üsküdar-Ümraniye Metro Hattı Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, açılışını yaptıkları metro hattının, ülkeye ve hat üzerindeki yerleşim yerlerinde yaşayan vatandaşlara hayırlı olmasını diledi.

Bu açılışla Anadolu yakasındaki ikinci metro hattını da faaliyete geçirmiş olduklarını vurgulayan Erdoğan, bu hattın 9 durak ve 10,5 kilometreden oluşan ilk bölümü olan Üsküdar-Ümraniye hattını, en kısa sürede Çekmeköy-Sancaktepe'ye kadar olan kısmının da izleyeceğini söyledi.

Açılışı yapılan metro hattının, Türkiye'nin ilk sürücüsüz metrosu olduğuna dikkati çeken Erdoğan, trenlerin tüm hareketlerinin, kumanda merkezi tarafından yönetileceğini, günde 700 bin yolcuya hizmet verecek metroya Üsküdar'dan binen bir kişinin, 17 dakikada Yamanevler durağına ulaşacağını bildirdi.

Sancaktepe'ye kadar olan kısım da hizmete girdiğinde bu yolculuğun 27,5 dakika süreceğini açıklayan Erdoğan, ileride bu hattı Sabiha Gökçen Havalimanı'na kadar uzatmayı planladıklarını aktardı. Bu açılışla İstanbul'daki metro hatlarının uzunluğunu 160 kilometreye çıkarmış olduklarına değinen Erdoğan, bu rakamın devam eden projelerle 2019 yılında 355 kilometreye, yeni projelerle de nihai olarak bin kilometrenin üzerine kadar çıkacağını dile getirdi.

Diğer ulaşım hatlarıyla entegre şekilde planlanan metro projeleriyle İstanbul'u araç trafiğinden bağımsız bir toplu taşım ağına kavuşturma hedefine adım adım yaklaştıklarını belirten Erdoğan, metro hattının şehre kazandırılmasında ve inşasında emeği geçenlere teşekkür etti.

"İstanbul'u aşkla seviyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün görülen metrolar, metrobüsler, tüneller ve birkaç ana arter dışındaki geniş yolların, ulaşım imkanlarının neredeyse hiçbirinin olmadığı bir şehir düşünülmesini isteyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bırakınız çevresindeki yerleşim yerlerini, merkezinde dahi çamurdan çıkılmayan, tozdan geçilmeyen bir şehir düşünün. Gecekondular tarafından kuşatılmış, her köşesinden çirkinlik abidesi yapıların, yıkıntıların çıktığı bir şehir düşünün. Ecdadın emaneti tarihi eserlerin hoyratça muamele gördüğü, geçmişine sahip çıkılmayan bir şehir düşünün. Garip gurebaya, engellilere, kadınlara, gençlere, sporculara, sanatçılara yönelik hemen hiçbir faaliyeti olmayan bir şehir yönetimi düşünün. İşte İstanbul böyle bir yerdi, biz İstanbul'u böyle bir durumdan aldık bugünlere getirdik. Eksiklerimiz yok mu? Tabii ki var. Hatta bazı yanlışlar yapılmadı mı? Elbette yapıldı. Fakat İstanbul'a yapılan hizmetler yanında bunları konuşmak bile abesle iştigaldir. Biz hepsinin farkındayız, inşallah hepsini de telafi edeceğiz, çünkü biz İstanbul'u seviyoruz, çünkü biz İstanbul'u aşkla seviyoruz. Hem de öyle bir aşkla seviyoruz ki bin yıl ömrümüz olsa, her gününü, her anını bu şehre hizmetle geçirmek isteyecek kadar çok seviyoruz."

Şair Necip Fazıl Kısakürek'in "Canım İstanbul" adlı şiirini de okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ülkeye ve bu şehre hizmet imkanı verdiği için her gün Allah'a hamdettiğini dile getirdi.

"Allah'ın yardımı ve sizlerin desteği yanımızda olduğu sürece, varsın yedi düvel üzerimize gelsin. Hepsi de vız gelir." diyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Yaşadığımız her gelişme, millet olarak, Müslümanlar olarak birliğimize, beraberliğimize daha fazla sahip çıkmamız gerektiğini gösteriyor. Türkiye'nin sadece geçtiğimiz şu 4-5 yılda yaşadıkları dahi, herkes için başlı başına bir ibret vesikasıdır? Ülke olarak bu süreçte maruz kaldığımız saldırılar karşısında dimdik durarak, tehditlere, şantajlara boyun eğmeyerek, kendimizle birlikte bölgemizin de geleceğinde ufuk açtığımıza inanıyorum. Meydanı, sokakları kaosa sürüklemek isteyenlere bırakmadık. Meydanı bugün Amerika'ya taşınmış olan sahte dosyalarla ülke yönetimini ele geçirmeye çalışanlara bırakmadık. Meydanı çukurlar kazarak, vatanımızı bölmeye çalışanlara bırakmadık. Meydanı, güney sınırlarımızın ötesindeki oyunu topraklarımıza taşımaya kalkanlara bırakmadık. Hiçbirinde başarılı olamayınca darbe ile istiklalimize ve istikbalimize kastedenlere de bu meydanı bırakmadık."