''Deprem korkusu dönüşümün kimyasına aykırı''
Yüksek Mimar Kayhan Çakanel, deprem korkusuyla sürdürülen kentsel dönüşüm çalışmalarının sağlıksız olacağını vurguladı. Çakanel, Türkiye'de yaklaşık 6,5 milyon yapının dönüşüme ihtiyacı olduğunu hatırlattı.
Türkiye'de devam eden kentsel dönüşüm çalışmaları Marmara Depremi'yle birlikte hız kazandı. Yüksek Mimar Kayhan Çakanel, günümüzde sürdürülen projeler ve depremin olası zararları hakkında açıklama yaptı.
Efekta örnek gösteriliyor
Türkiye’de ve yurtdışında gerçekleştirdiği farklı ölçekteki mimari tasarımları ile üst düzey nitelikli projelere imza atan Efekta Mimarlık’ın Türkiye’ye kazandırdığı kentsel dönüşüm projeleri, dünyada üst düzey teknoloji ve tasarımı birleştiren yapılara örnek olarak gösteriliyor. Kentsel dönüşüm projeleriyle, bugüne kadar farklı bölgelere imzasını atan Efekta Mimarlık, bu yönde sürdürdüğü tüm projeleri; sadece depreme dayanıklı binalar inşa etmek olarak değil; çok kapsamlı bir dönüşüm projesi olarak değerlendiriyor. Şirketin imzasını taşıyan her kentsel dönüşüm projesi bölgeye değer kazandırırken, sosyal ve kültürel donatılarıyla konut alıcılarına da yeni bir yaşamın kapılarını aralıyor.
Sadece Fikirtepe’de yer alan dönüşüm projesiyle 1 milyon metrekarelik alanın dönüşümünü sağlayan şirket; Çengelköy, Mecidiyeköy, Tarabya, Sarıyer' de devam eden dönüşüm projelerinde görev alıyor. Anadolu' da pek çok kentsel ve kültürel dönüşüm projesinin altında Efekta Mimarlık'ın imzası bulunuyor.
Dönüşümün kimyasına aykırı
17 Ağustos büyük Marmara Depremi’nin ardından geçen 18 yıl boyunca her 17 Ağustos tarihinde kamuoyunda “Deprem kuşağında yer alan Türkiye’de yaklaşık 6.5 milyon yapının dönüşüme ihtiyacı olduğunun” hatırlatıldığını ifade eden Yüksek Mimar Kayhan Çakanel, bu ve benzeri söylemlerin tek başına bir anlam taşımadığını, kentsel dönüşümün sadece depreme karşı dayanıklı bina inşa etmek olarak algılanmaması gerektiğini belirtti. Tek başına deprem korkusuyla gerçekleştirilen kentsel dönüşüm çalışmalarının dönüşümün kimyasına aykırı olduğuna dikkat çekti.
Efekta örnek gösteriliyor
Türkiye’de ve yurtdışında gerçekleştirdiği farklı ölçekteki mimari tasarımları ile üst düzey nitelikli projelere imza atan Efekta Mimarlık’ın Türkiye’ye kazandırdığı kentsel dönüşüm projeleri, dünyada üst düzey teknoloji ve tasarımı birleştiren yapılara örnek olarak gösteriliyor. Kentsel dönüşüm projeleriyle, bugüne kadar farklı bölgelere imzasını atan Efekta Mimarlık, bu yönde sürdürdüğü tüm projeleri; sadece depreme dayanıklı binalar inşa etmek olarak değil; çok kapsamlı bir dönüşüm projesi olarak değerlendiriyor. Şirketin imzasını taşıyan her kentsel dönüşüm projesi bölgeye değer kazandırırken, sosyal ve kültürel donatılarıyla konut alıcılarına da yeni bir yaşamın kapılarını aralıyor.
Sadece Fikirtepe’de yer alan dönüşüm projesiyle 1 milyon metrekarelik alanın dönüşümünü sağlayan şirket; Çengelköy, Mecidiyeköy, Tarabya, Sarıyer' de devam eden dönüşüm projelerinde görev alıyor. Anadolu' da pek çok kentsel ve kültürel dönüşüm projesinin altında Efekta Mimarlık'ın imzası bulunuyor.
Dönüşümün kimyasına aykırı
17 Ağustos büyük Marmara Depremi’nin ardından geçen 18 yıl boyunca her 17 Ağustos tarihinde kamuoyunda “Deprem kuşağında yer alan Türkiye’de yaklaşık 6.5 milyon yapının dönüşüme ihtiyacı olduğunun” hatırlatıldığını ifade eden Yüksek Mimar Kayhan Çakanel, bu ve benzeri söylemlerin tek başına bir anlam taşımadığını, kentsel dönüşümün sadece depreme karşı dayanıklı bina inşa etmek olarak algılanmaması gerektiğini belirtti. Tek başına deprem korkusuyla gerçekleştirilen kentsel dönüşüm çalışmalarının dönüşümün kimyasına aykırı olduğuna dikkat çekti.