Çimentoda üretim yüzde 50 azaldı
Gayrimenkuldeki sıkıntılar çimento ve beton gibi iki önemli alanı da etkilemeye başladı. Özellikle son bir ayda etkili olan durgunluk tüm bölgelerdeki çimento fabrikalarında üretimlerin yarı yarıya azalmasına neden oldu
Gayrimenkuldeki sıkıntılar çimento ve beton gibi iki önemli alanı da etkilemeye başladı. Özellikle son bir ayda etkili olan durgunluk tüm bölgelerdeki çimento fabrikalarında üretimlerin yarı yarıya azalmasına neden oldu.
Talepteki daralmaya bağlı olarak fabrikaların bazıları üretimlerini yarı yarıya düşürürken, bazı fabrikaların ise artan enerji girdileri ve talep azlığı nedeniyle kapanma yoluna gittiği ifade edildi. 135 milyon ton üretim kapasitesinin olduğu sektörde 70 milyon ton iç pazarda, 12 ila 13 milyon ton ise dış pazarda tüketiliyordu. Ancak gelinen noktada iç pazar tüketimi azalırken, ihracata giden miktarın ise 35 ila 40 milyon tona çıkarılması bekleniyor. Böylesi bir durumda dahi milyar dolarlık satılamayan bir kapasite oluşması bekleniyor.
Ekonomide bir canlanma ya da bir kriz olduğunda bundan ilk etkilenin inşaat sektörü olduğunu belirten Soma Çimento İcra Kurulu Üyesi Ali Özinönü, “Bu ekonomik sıkıntılardan ilk etkilenen inşaat sektörü oldu, ev daire satışları durdu. Öyle olunca da çimento satışları, beton satışları son bir ayda yarı yarıya düştü. Yani talepte yüzde 50’ye varan bir daralma oldu. Günlük satışı 5 bin ton civarında olan bir çimento fabrikasının satışı şu anda 2 bin 500 ton civarında” dedi.
Herkes ihracata kayıyor
Talep azalmasıyla birlikte ortaya çıkan fazla mal miktarının arttığını ifade eden Özinönü, “Bu durumda herkes ihracata kaymaya başladı. Ancak burada ise fiyatların düşmemesi gayreti içindeyiz” dedi. Türkiye’nin ihracat kapasitesinin 12-13 milyon ton olduğunu, ancak bu süreçte Türkiye’nin ihracata ayıracağı kapasitenin 35 ila 40 milyon tona çıkarılabileceğini aktaran Özinönü şöyle konuştu: “110 milyon tonluk kapasitenin 70 milyon tonu iç piyasada tüketiliyordu. Şimdi bu süratle düşüyor. Ancak ihracatla birlikte atıl kapasite oranın 27 ila 30 olmasını bekliyoruz. Yani 1 milyar dolarlık satılamayan bir kapasite olabilir.” Özinönü, gelinen noktada fabrikaların o fazlayı stoğa alıp beklemektense, üretimlerini kısmaya ve durdurmaya başladığını anlattı.
Çimento Endüstrisi İşverenleri Sendikası (ÇEİS) Başkanı Tufan Ünal da Türk çimento sektörünün 2017’de kapasite kullanım oranın yüzde 62 olarak gerçekleştiğini belirterek şu açıklamayı yaptı: “2018 yılı için şu ana kadar üretim kapasitesi ve kapasite kullanım oranıyla ilgili net bir rakam ifade etmek çok mümkün olmamakla birlikte, özellikle temmuz ayından sonra ülkemizde yaşanan olumsuz ekonomik gelişmelerden dolayı çimento talebinde bir düşüş yaşandığı söylenebilir.”
“Sektörün üretim kapasitesiyle iç tüketim rakamları karşılaştırıldığında, sektörde arz fazlası olduğu görünmekte” diyen Tufan, “Özellikle geçtiğimiz yıl ve bu yıl hayata geçen yeni çimento fabrikası yatırımları ve makro ölçekte yaşanan olumsuz ekonomik gelişmeler nedeniyle azalan çimento talebinden dolayı bu yıl için atıl kapasitenin artış göstereceğini tahmin ediyoruz” dedi.
İsrail antidamping başlattı
Dünya Gazetesi'nden Leyla İlhan'ın haberine göre; ihracattaki artışla birlikte bazı sıkıntılar oluşmaya başladığına işaret eden Ali Özinönü, “Örneğin yılda 2 milyon ton ihracat yaptığımız en büyük ihracat pazarımız konumunda İsrail bizim ürünlerimize karşı antidamping soruşturması başlattı. Bunun sonucunda yüzde 14 civarında Türk malı çimentoya vergi koydu. Bu vergiyi koymuş haliyle satmak zorlaştı. Rakibimiz ise Güney Kıbrıs oldu. Buraya talep yükselecek” dedi. Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı olan Amerika’ya ise ihracatın devam ettiğini belirten Özinönü, “Güney Amerika, Batı Afrika gibi pazarlarda varlığımızı arttırmaya çalışacağız”diye konuştu.
Talepteki daralmaya bağlı olarak fabrikaların bazıları üretimlerini yarı yarıya düşürürken, bazı fabrikaların ise artan enerji girdileri ve talep azlığı nedeniyle kapanma yoluna gittiği ifade edildi. 135 milyon ton üretim kapasitesinin olduğu sektörde 70 milyon ton iç pazarda, 12 ila 13 milyon ton ise dış pazarda tüketiliyordu. Ancak gelinen noktada iç pazar tüketimi azalırken, ihracata giden miktarın ise 35 ila 40 milyon tona çıkarılması bekleniyor. Böylesi bir durumda dahi milyar dolarlık satılamayan bir kapasite oluşması bekleniyor.
Ekonomide bir canlanma ya da bir kriz olduğunda bundan ilk etkilenin inşaat sektörü olduğunu belirten Soma Çimento İcra Kurulu Üyesi Ali Özinönü, “Bu ekonomik sıkıntılardan ilk etkilenen inşaat sektörü oldu, ev daire satışları durdu. Öyle olunca da çimento satışları, beton satışları son bir ayda yarı yarıya düştü. Yani talepte yüzde 50’ye varan bir daralma oldu. Günlük satışı 5 bin ton civarında olan bir çimento fabrikasının satışı şu anda 2 bin 500 ton civarında” dedi.
Herkes ihracata kayıyor
Talep azalmasıyla birlikte ortaya çıkan fazla mal miktarının arttığını ifade eden Özinönü, “Bu durumda herkes ihracata kaymaya başladı. Ancak burada ise fiyatların düşmemesi gayreti içindeyiz” dedi. Türkiye’nin ihracat kapasitesinin 12-13 milyon ton olduğunu, ancak bu süreçte Türkiye’nin ihracata ayıracağı kapasitenin 35 ila 40 milyon tona çıkarılabileceğini aktaran Özinönü şöyle konuştu: “110 milyon tonluk kapasitenin 70 milyon tonu iç piyasada tüketiliyordu. Şimdi bu süratle düşüyor. Ancak ihracatla birlikte atıl kapasite oranın 27 ila 30 olmasını bekliyoruz. Yani 1 milyar dolarlık satılamayan bir kapasite olabilir.” Özinönü, gelinen noktada fabrikaların o fazlayı stoğa alıp beklemektense, üretimlerini kısmaya ve durdurmaya başladığını anlattı.
Çimento Endüstrisi İşverenleri Sendikası (ÇEİS) Başkanı Tufan Ünal da Türk çimento sektörünün 2017’de kapasite kullanım oranın yüzde 62 olarak gerçekleştiğini belirterek şu açıklamayı yaptı: “2018 yılı için şu ana kadar üretim kapasitesi ve kapasite kullanım oranıyla ilgili net bir rakam ifade etmek çok mümkün olmamakla birlikte, özellikle temmuz ayından sonra ülkemizde yaşanan olumsuz ekonomik gelişmelerden dolayı çimento talebinde bir düşüş yaşandığı söylenebilir.”
“Sektörün üretim kapasitesiyle iç tüketim rakamları karşılaştırıldığında, sektörde arz fazlası olduğu görünmekte” diyen Tufan, “Özellikle geçtiğimiz yıl ve bu yıl hayata geçen yeni çimento fabrikası yatırımları ve makro ölçekte yaşanan olumsuz ekonomik gelişmeler nedeniyle azalan çimento talebinden dolayı bu yıl için atıl kapasitenin artış göstereceğini tahmin ediyoruz” dedi.
İsrail antidamping başlattı
Dünya Gazetesi'nden Leyla İlhan'ın haberine göre; ihracattaki artışla birlikte bazı sıkıntılar oluşmaya başladığına işaret eden Ali Özinönü, “Örneğin yılda 2 milyon ton ihracat yaptığımız en büyük ihracat pazarımız konumunda İsrail bizim ürünlerimize karşı antidamping soruşturması başlattı. Bunun sonucunda yüzde 14 civarında Türk malı çimentoya vergi koydu. Bu vergiyi koymuş haliyle satmak zorlaştı. Rakibimiz ise Güney Kıbrıs oldu. Buraya talep yükselecek” dedi. Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı olan Amerika’ya ise ihracatın devam ettiğini belirten Özinönü, “Güney Amerika, Batı Afrika gibi pazarlarda varlığımızı arttırmaya çalışacağız”diye konuştu.