Bu kez de antibiyotikler hapı yutuyor!
Dirençli bakteriler mevcut antibiyotikleri yeniyor.
Dünyadaki enfeksiyonların tedavi edilmesi ve modern tıp ile cerrahinin bilinen şekilde devamını sağlamak için yeni antibiyotikler üretmek şart oldu. Bunun için küresel ilaç endüstrisi 2 milyar dolarlık yeni icat fonu oluşturacak.
KÜRESEL ilaç endüstrisine, antibiyotiklerle ilgili araştırmalarda yeni bir ivme için önerilen 2 milyar dolarlık yeni icat fonuna katkı yapmaları çağrısında bulunuldu.
BBC’de dün yayınlanan habere göre, bu katkı sayesinde, çok büyük ihtiyaç duyulan yeni antibiyotikler geliştirip üretecek şirketlere parasal kaynak verilmesi garanti ediliyor. Antibiyotiklere dirençli bakterilerin küresel düzeyde yayılmasına rağmen, çok az sayıda yeni antibiyotik geliştiriliyor. İngiltere hükümetinin atadığı ekibin başkanı ve ekonomi uzmanı Jim O’Neill, bu konudaki raporu sunarken, “Dünyadaki enfeksiyonların tedavi edilmesi ve modern tıp ile cerrahinin bilinen şekilde devamını sağlamak için ihtiyaç duyulan ilaçların geliştirilmesi hamlesini başlatmak zorundayız” dedi.
10 MİLYON KİŞİ ÖLÜR
O’Neill, daha önce de, ilaca dirençli mikropların 2050 yılına kadar dünya çapında yılda 10 milyon kişinin ölümüne yol açabileceğini ve ekonomilere 100 trilyon dolar zarar yaratacağını söylemişti. Antibiyotiklere dirençli bakteri türleri küresel düzeyde yayılmaya devam ederken, mevcut ilaçları hastalıklar karşısında etkisiz hale getiriyor. Şimdi oluşturulması öngörülen 5 yıl süreli ve 2 milyar dolarlık küresel icat fonu, ilaç ve teşhis alanlarındaki araştırmalarda kullanılacak ve paranın çoğu üniversitelerle, küçük çaplı biyoteknoloji şirketlerine ayrılacak.
DİRENÇ KIRACAKLAR
Desteklenmesi öngörülen araştırma alanlarından biri “direnç kırıcılar” denilen bileşikler üzerinde olacak. Mevcut antibiyotiklerin gücünün artırılması, yeni ilaçlar bulunmasından çok daha düşük maliyetli. Örneğin Londra Üniversitesi’nden Prof. Anthony Coates’un kurduğu Helperby Therapeutics şirketi, hastane süper virüsü MRSA’ya karşı savaş veren bir direnç kırıcı geliştirdi. Cadila Pharmaceuticals India şirketince üretilen HT61 adlı bileşiğin klinik deneyleri, yakında Hindistan’da yapılacak. Bu tür araştırmaların oluşturulacak icat fonundan yararlanabileceği kaydediliyor.
Ekonomi uzmanı Jim O’Neill, büyük ilaç şirketlerinin kısa vadeli kâr zarar hesaplarının ötesine bakarak bu fonu desteklemeleri gerektiğini vurguladı. Daha önce Goldman Sachs’ta baş ekonomist olan O’Neill, ‘bankacılık krizi ile antibiyotiklerin artık işe yaramayacağı bir küresel felaket arasında fark olmadığını savunuyor. O’Neill, geçen yıl İngiltere Başbakanı David Cameron tarafından, mikroplarla savaşa direnç konusunda hazırlanacak raporun başkanlığına getirilmişti. Mikropların ilaç direncinin Avrupa’da yılda 30 bin insanın ölümüne yol açtığı tahmin ediliyor. Pek çok ilaç şirketi, antibiyotik araştırmalarını bıraktı. Raporda, bunun, yeni antibiyotiklerin getireceği kârın belirsizliğinden kaynaklandığı kaydediliyor.
TÜRKİYE’DE 3 REÇETEDEN BİRİNDE ANTİBİYOTİK BULUNUYOR
SAĞLIK Bakanlığı’nın 2014’te hazırladığı Türkiye’nin ilk ilaç raporuna göre Türkiye’de yılda yaklaşık 2 milyar kutu ilaç tüketiliyor. Bu da nüfusumuzun 76.6 milyon kişi olduğu düşünülürse bebek, genç, yaşlı demeden kişi başına yılda yaklaşık 26 kutu ilaç tükettiğimiz anlamına geliyor. Yani her Türk iki haftada bir kutu ilaç tüketiyor. İlaca ödediğimiz bedel ise 2013 sonu itibariyle 16.3 milyar TL. Türkiye genelinde yılda 130 milyon reçete yazıldığını belirledi. Yazılan her üç reçetenin birinde antibiyotik bulunduğu bilgisine ulaşıldı.
ARTIK REÇETESİZ SATIŞI YASAK
2013 yılında Torba Yasa ile yapılan düzenleme ile antibiyotiklerin reçetesiz satışına sıkı denetim getirildi. Türkiye’deki ilaçların sadece 60’ı reçetesiz satılabiliyor. Başta antibiyotikler olmak üzere sayıları 12 bine yaklaşan ilaçların reçete ile satılması gerekiyor. İlaçlar reçeteli satılmasına rağmen denetim konusunda yaşanan kanuni boşluk nedeniyle reçetesiz ilaç satışı bir türlü denetlenemiyordu. Torba Yasa ile eczanelerde satışı yapılan tüm ilaçların ilaç takip sistemine kayıt zorunluluğu getirildi.
KÜRESEL ilaç endüstrisine, antibiyotiklerle ilgili araştırmalarda yeni bir ivme için önerilen 2 milyar dolarlık yeni icat fonuna katkı yapmaları çağrısında bulunuldu.
BBC’de dün yayınlanan habere göre, bu katkı sayesinde, çok büyük ihtiyaç duyulan yeni antibiyotikler geliştirip üretecek şirketlere parasal kaynak verilmesi garanti ediliyor. Antibiyotiklere dirençli bakterilerin küresel düzeyde yayılmasına rağmen, çok az sayıda yeni antibiyotik geliştiriliyor. İngiltere hükümetinin atadığı ekibin başkanı ve ekonomi uzmanı Jim O’Neill, bu konudaki raporu sunarken, “Dünyadaki enfeksiyonların tedavi edilmesi ve modern tıp ile cerrahinin bilinen şekilde devamını sağlamak için ihtiyaç duyulan ilaçların geliştirilmesi hamlesini başlatmak zorundayız” dedi.
10 MİLYON KİŞİ ÖLÜR
O’Neill, daha önce de, ilaca dirençli mikropların 2050 yılına kadar dünya çapında yılda 10 milyon kişinin ölümüne yol açabileceğini ve ekonomilere 100 trilyon dolar zarar yaratacağını söylemişti. Antibiyotiklere dirençli bakteri türleri küresel düzeyde yayılmaya devam ederken, mevcut ilaçları hastalıklar karşısında etkisiz hale getiriyor. Şimdi oluşturulması öngörülen 5 yıl süreli ve 2 milyar dolarlık küresel icat fonu, ilaç ve teşhis alanlarındaki araştırmalarda kullanılacak ve paranın çoğu üniversitelerle, küçük çaplı biyoteknoloji şirketlerine ayrılacak.
DİRENÇ KIRACAKLAR
Desteklenmesi öngörülen araştırma alanlarından biri “direnç kırıcılar” denilen bileşikler üzerinde olacak. Mevcut antibiyotiklerin gücünün artırılması, yeni ilaçlar bulunmasından çok daha düşük maliyetli. Örneğin Londra Üniversitesi’nden Prof. Anthony Coates’un kurduğu Helperby Therapeutics şirketi, hastane süper virüsü MRSA’ya karşı savaş veren bir direnç kırıcı geliştirdi. Cadila Pharmaceuticals India şirketince üretilen HT61 adlı bileşiğin klinik deneyleri, yakında Hindistan’da yapılacak. Bu tür araştırmaların oluşturulacak icat fonundan yararlanabileceği kaydediliyor.
Ekonomi uzmanı Jim O’Neill, büyük ilaç şirketlerinin kısa vadeli kâr zarar hesaplarının ötesine bakarak bu fonu desteklemeleri gerektiğini vurguladı. Daha önce Goldman Sachs’ta baş ekonomist olan O’Neill, ‘bankacılık krizi ile antibiyotiklerin artık işe yaramayacağı bir küresel felaket arasında fark olmadığını savunuyor. O’Neill, geçen yıl İngiltere Başbakanı David Cameron tarafından, mikroplarla savaşa direnç konusunda hazırlanacak raporun başkanlığına getirilmişti. Mikropların ilaç direncinin Avrupa’da yılda 30 bin insanın ölümüne yol açtığı tahmin ediliyor. Pek çok ilaç şirketi, antibiyotik araştırmalarını bıraktı. Raporda, bunun, yeni antibiyotiklerin getireceği kârın belirsizliğinden kaynaklandığı kaydediliyor.
TÜRKİYE’DE 3 REÇETEDEN BİRİNDE ANTİBİYOTİK BULUNUYOR
SAĞLIK Bakanlığı’nın 2014’te hazırladığı Türkiye’nin ilk ilaç raporuna göre Türkiye’de yılda yaklaşık 2 milyar kutu ilaç tüketiliyor. Bu da nüfusumuzun 76.6 milyon kişi olduğu düşünülürse bebek, genç, yaşlı demeden kişi başına yılda yaklaşık 26 kutu ilaç tükettiğimiz anlamına geliyor. Yani her Türk iki haftada bir kutu ilaç tüketiyor. İlaca ödediğimiz bedel ise 2013 sonu itibariyle 16.3 milyar TL. Türkiye genelinde yılda 130 milyon reçete yazıldığını belirledi. Yazılan her üç reçetenin birinde antibiyotik bulunduğu bilgisine ulaşıldı.
ARTIK REÇETESİZ SATIŞI YASAK
2013 yılında Torba Yasa ile yapılan düzenleme ile antibiyotiklerin reçetesiz satışına sıkı denetim getirildi. Türkiye’deki ilaçların sadece 60’ı reçetesiz satılabiliyor. Başta antibiyotikler olmak üzere sayıları 12 bine yaklaşan ilaçların reçete ile satılması gerekiyor. İlaçlar reçeteli satılmasına rağmen denetim konusunda yaşanan kanuni boşluk nedeniyle reçetesiz ilaç satışı bir türlü denetlenemiyordu. Torba Yasa ile eczanelerde satışı yapılan tüm ilaçların ilaç takip sistemine kayıt zorunluluğu getirildi.