Binlerce mağdur için son şans!
Gelir testi yaptırmadığından geçmişe dönük GSS prim borcu çıkartılan binlerce mağdur için son şansın bitmesine az bir süre kaldı.
Radikal yazarı Mehmet Bulut'tan genel sağlık sigortası mağdurlarına kritik uyarı...
"2014 yılında çıkartılan 6552 sayılı Kanun ile gelir testi yaptırmayan kişilere ikinci bir şans tanınmıştı. İşte bu şansın süresi 31 Mart’ta doluyor.
MAĞDURİYETİN SEBEBİ NEYDİ?
“Genel Sağlık Sigortası (GSS)” tabiri ilk başta kulağa hoş geliyor. Sanki herkes Anayasa’nın 56. maddesinde yer alan sağlık hakkından kayıtsız ve şartsız faydalanabilecek, sıkıntılar yaşanmayacak gibi düşünülüyor. Ancak gelinen nokta pek de öyle değil. Çünkü GSS ile getirilen gelir testi uygulaması düşünüldüğü gibi sağlıklı işlemiyor.
Mevcut durumda; çalışmayan, sigortalı olmayan, hiçbir sosyal güvenlik kurumundan gelir veya aylık almayan, GSS kapsamında bulunmayan ve çocuklarda 18 yaşını, liseye gidiyorsa 20 yaşını, yükseköğrenim görüyorsa 25 yaşını tamamlayarak ailesinin bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsünden çıkan kişiler gelir testi yaptırmak zorundalar.
Şayet gelir testi yaptırılmazsa bu kişilerin gelirleri asgari ücretin iki katı olarak değerlendiriyor ve bu tutar üzerinden prim yatırmaları gerekiyor. Ancak söz konusu yükümlülüğe karşın birçok kişi gelir testi yaptırmamış ya da yaptırmış olsa da primini yatırmamış durumda.
İŞSİZ GENÇLER GSS İLE CEZALANDIRILIYOR
Son verilere göre gelir testi yaptırmayanların SGK’ya 9 milyar lira borcu bulunuyor. Bu kişilerin büyük kısmı ise üniversiteyi kazanamadığı veya askerliğini bitirip döndüğü için GSS yükümlülüğünün doğduğunu bilmeyen milyonlarca gençten oluşuyor.
Bu gençlerin ortak bir yanı ise işsiz olması. Nitekim son TÜİK verilerine göre genç nüfusta işsizlik oranı %18 olarak gerçekleşti. Ve bunların içinde bir de işsiz olduğu için cezalandırılan birçok GSS mağduru bulunmakta.
31 MART TARİHİ KAÇIRILMASIN
Durum anlattığımız gibi olunca 11 Eylül 2014 tarihli Resmi gazete’de yayımlanan 6552 sayılı Kanun (namı diğer Torba Yasa) ile gelir testi yaptırmayanlara ve GSS prim borcu olanlara ikinci bir şans ve af imkanı getirildi.
Buna göre, eğer hiç gelir testi yaptırılmamışsa ve bu sebeple borç ortaya çıkmışsa, 31 Mart 2015 tarihine kadar yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfına başvurularak gelir testi yaptırılması gerekiyor. Gelir testi sonucunda, gelir asgari ücretin üçte birinden az çıkarsa prim borcu tamamen silinecek. Gelir daha yüksek çıkarsa, buna göre hesaplanacak borç ya faizsiz olarak peşin ya da 18 taksitle vadeli olarak ödenebilecek.
Gelir testi yaptırılmış fakat hesaplanan prim borcu ödenmemişse, aynı şekilde borcun faizsiz olarak peşin ya da 18 taksitte ödenmesi mümkün olabilecek.
Çıkan borçlarını peşin veya taksitle ödemek isteyenlerin de ayrıca 30 Nisan 2015 tarihine kadar SGK’ya başvurmaları gerekiyor.
AF VE YAPILANDIRMA ÇÖZÜM MÜ?
Aslına bakılırsa getirilen ikinci şansın ve af imkanının da GSS sistemindeki gelir testi uygulaması için bir çözüm olacağını düşünmüyorum. Bu yöntemle ancak günlük ve geçici bir çözüm üretilmiş olsa da yıllar geçtikçe tekrardan gelir testi yapmayanların arttığını göreceğiz. Ve bu kısır döngü devam edecek.
Çözüm ise sağlık hakkının sosyal güvenlik hakkı içine sıkıştırılmış bir olgu olmaktan çıkartılıp münhasır bir politikaya bağlanması, akabinde ise primli rejiminden kopartılarak herkesin ücretsiz bir şekilde faydalanmasından geçiyor.
Yani sözde değil gerçek bir sosyal devlet olmaktan…"
"2014 yılında çıkartılan 6552 sayılı Kanun ile gelir testi yaptırmayan kişilere ikinci bir şans tanınmıştı. İşte bu şansın süresi 31 Mart’ta doluyor.
MAĞDURİYETİN SEBEBİ NEYDİ?
“Genel Sağlık Sigortası (GSS)” tabiri ilk başta kulağa hoş geliyor. Sanki herkes Anayasa’nın 56. maddesinde yer alan sağlık hakkından kayıtsız ve şartsız faydalanabilecek, sıkıntılar yaşanmayacak gibi düşünülüyor. Ancak gelinen nokta pek de öyle değil. Çünkü GSS ile getirilen gelir testi uygulaması düşünüldüğü gibi sağlıklı işlemiyor.
Mevcut durumda; çalışmayan, sigortalı olmayan, hiçbir sosyal güvenlik kurumundan gelir veya aylık almayan, GSS kapsamında bulunmayan ve çocuklarda 18 yaşını, liseye gidiyorsa 20 yaşını, yükseköğrenim görüyorsa 25 yaşını tamamlayarak ailesinin bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsünden çıkan kişiler gelir testi yaptırmak zorundalar.
Şayet gelir testi yaptırılmazsa bu kişilerin gelirleri asgari ücretin iki katı olarak değerlendiriyor ve bu tutar üzerinden prim yatırmaları gerekiyor. Ancak söz konusu yükümlülüğe karşın birçok kişi gelir testi yaptırmamış ya da yaptırmış olsa da primini yatırmamış durumda.
İŞSİZ GENÇLER GSS İLE CEZALANDIRILIYOR
Son verilere göre gelir testi yaptırmayanların SGK’ya 9 milyar lira borcu bulunuyor. Bu kişilerin büyük kısmı ise üniversiteyi kazanamadığı veya askerliğini bitirip döndüğü için GSS yükümlülüğünün doğduğunu bilmeyen milyonlarca gençten oluşuyor.
Bu gençlerin ortak bir yanı ise işsiz olması. Nitekim son TÜİK verilerine göre genç nüfusta işsizlik oranı %18 olarak gerçekleşti. Ve bunların içinde bir de işsiz olduğu için cezalandırılan birçok GSS mağduru bulunmakta.
31 MART TARİHİ KAÇIRILMASIN
Durum anlattığımız gibi olunca 11 Eylül 2014 tarihli Resmi gazete’de yayımlanan 6552 sayılı Kanun (namı diğer Torba Yasa) ile gelir testi yaptırmayanlara ve GSS prim borcu olanlara ikinci bir şans ve af imkanı getirildi.
Buna göre, eğer hiç gelir testi yaptırılmamışsa ve bu sebeple borç ortaya çıkmışsa, 31 Mart 2015 tarihine kadar yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfına başvurularak gelir testi yaptırılması gerekiyor. Gelir testi sonucunda, gelir asgari ücretin üçte birinden az çıkarsa prim borcu tamamen silinecek. Gelir daha yüksek çıkarsa, buna göre hesaplanacak borç ya faizsiz olarak peşin ya da 18 taksitle vadeli olarak ödenebilecek.
Gelir testi yaptırılmış fakat hesaplanan prim borcu ödenmemişse, aynı şekilde borcun faizsiz olarak peşin ya da 18 taksitte ödenmesi mümkün olabilecek.
Çıkan borçlarını peşin veya taksitle ödemek isteyenlerin de ayrıca 30 Nisan 2015 tarihine kadar SGK’ya başvurmaları gerekiyor.
AF VE YAPILANDIRMA ÇÖZÜM MÜ?
Aslına bakılırsa getirilen ikinci şansın ve af imkanının da GSS sistemindeki gelir testi uygulaması için bir çözüm olacağını düşünmüyorum. Bu yöntemle ancak günlük ve geçici bir çözüm üretilmiş olsa da yıllar geçtikçe tekrardan gelir testi yapmayanların arttığını göreceğiz. Ve bu kısır döngü devam edecek.
Çözüm ise sağlık hakkının sosyal güvenlik hakkı içine sıkıştırılmış bir olgu olmaktan çıkartılıp münhasır bir politikaya bağlanması, akabinde ise primli rejiminden kopartılarak herkesin ücretsiz bir şekilde faydalanmasından geçiyor.
Yani sözde değil gerçek bir sosyal devlet olmaktan…"