Barajlar Kralı vaat şampiyonu

Demirel, ekonomik vaatleriyle de siyasetin renkli yüzüydü. Ekonomiyi 500 günde düzeltmek, enflasyonu düşürmek ve emeklilik yaşını indirmek Demirel’in en çok hatırlanan vaatleri arasında yer alıyor

Süleyman Demirel iktidarlarında, ekonomi vaat ve performansları önemli yer tuttu. Demirel’in ilk iktidar dönemi altyapı, enerji ve üretimde büyük yatırımlarla tarihe geçti. 1970’leri sıkıntılı bir ekonomik tabloyla geçiren Demirel, Türkiye’nin ekonomik dönüşümünde önemli yer tutan 24 Ocak kararlarına da imza attı.

Demirel, 1965 yılındaki genel seçimlerden sonra Adalet Partisi’nin tek başına iktidara gelmesinin ardından Başbakanlık koltuğuna oturdu. 27 Mayıs ihtilali sonrasının ilk koalisyonsuz hükümeti olan 30. hükümete liderlik eden Demirel’in dönemi hızlı büyüme dönemi oldu. Demirel’in başbakan olduğu dönemde Boğaziçi Köprüsü, Ereğli Demir Çelik İşletmeleri ile Tokat Almus, Kesikkaya ve Keban Barajı gibi büyük yatırımlara imza atıldı.
Bu dönemde Türkiye’de enflasyon yüzde 5, kalkınma hızı 7’ye ulaştı ve Japonya ile petrol ülkelerinden sonraki en büyük kalkınma hızına ulaşıldı. Harran ve Mardin ovasına su ileten Urfa Tüneli’nin temeli de, köylüye yakın kimliğiyle bilinen ve bürokratlık döneminden beri Barajlar Kralı lakabıyla anılan Demirel’in bu döneminde atıldı. Bu dönem, kamu ekonomisi yerine özel sermayenin yaygınlaştığı yer olarak da tarihe geçti.

24 Ocak kararları
1980’e gelindiğinde Demirel hükümeti, kontrol dışına çıkan enflasyonu kontrol altına almak, dış açığı kapatmak ve ekonomiyi yeniden işler hale getirmek için 24 Ocak Kararlarını yürürlüğe koydu. 24 Ocak Kararları ile Türk Lirası’nda yüzde 48.6’lık devalüasyon yapıldı.
IMF destekli 24 Ocak programı ile yabancı sermayeye kapılar açılırken, ihracata dayalı büyüme modeli için de başlangıç yapıldı. Serbest piyasa kurallarının tam olarak işletilmesi amacıyla devletin fiyat mekanizmasına müdahale etmemesi öngörüldü. Kamu iktisadi teşebbüslerinin üretimden çekilmesi ve geniş bir özelleşme öngörüldü. Kamuda istihdam azaltılması politikası işsizliği artırırken faizler de pratikte piyasa tarafından belirlenir hale geldi.

3. büyük devalüasyon

1970 yılında, uyuşturucu trafiğinden Türkiye’yi de sorumlu tutan ABD, Demirel hükümetinden haşhaş ekiminin yasaklanmasını istedi. Demirel’den haşhaş ekiminin ve afyon üretiminin durdurulmasını isteyen Amerika Büyükelçisi, “çiftçinin zararı için” beş milyon dolar teklif etti. Bu talebin, çiftçiyi temsil ettiği iddiasıyla alanlara çıkan Demirel tarafından reddedilmesiyle ABD-Türkiye ilişkileri gerildi.
Bu durumun ekonomiye yansıması olumsuz oldu. Türkiye Cumhuriyeti’nin 3. büyük devalüasyonu, Demirel hükümeti tarafından 1970’de gerçekleştirildi, 1 ABD doları 9 liradan 15 liraya çıkarıldı. Bu dönem, işçi eylemlerinin de zirve yaptığı dönem oldu. Bu süreci 12 Mart muhtırası izledi. Daha sonra Demirel, kesik kesik iktidara gelebildi. 1975’te Demirel’in başkanlığında kurulan ‘Milliyetçi Cephe (MC) Hükümeti’ dış açık ve enflasyonla anıldı.
Bu döneme, petrol sıkıntısı damga vurdu. 1. MC döneminde enflasyon, 20’lerden 50’lere çıktı. Kısa süren 2. MC dönemi de yoksullaşmayla anıldı.

1990 sonrası sıkıntılı

1980 darbesinin ardından siyasi yasaklarla politik arenadan uzak kalan Demirel, 1991 seçimleri öncesi ekonomide iddialı bir kampanya hazırladı. Ekonomiyi düzeltmek ve enflasyonu düşürmek için 500 gün süre isteyen Demirel, emeklilik yaşını indirme, enflasyonu düşürme sözü verdi.
Seçimin galipleri arasında yer alan Demirel, 1991 seçimlerinin ardından Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) ile bir koalisyon hükümeti kurdu. Bu dönemde ücretlilere yönelik politikalara ağırlık veren Demirel, 1992’de ‘Yeşil Kart’ uygulamasını başlattı. Sosyal güvenlikte çok eleştirilen bir uygulama da bu dönemde hayata geçirildi ve kadınlarda 38, erkeklerde 43 yaşında emekliliğin önü açıldı.
Turgut Özal’ın 1993 yılındaki ölümüyle Cumhurbaşkanlığı koltuğunu dolduran Demirel, enflasyon alanındaki vaatlerini ise gerçekleştiremedi ve enflasyon gitgide büyüdü. Demirel Köşk’e çıkarken, ardında bıraktığı hükümet, yüksek enflasyon döneminden çıkmak için IMF paketi açmak zorunda kaldı.

Cansen Başaran Symes
TÜSİAD Başkanı
‘Ekonomide önemli bir liderimizi kaybettik


“Türkiye için son derece ekonomik ve kalkınma alanında katkılarını yapmış önemli bir liderimizi kaybettik. Hem ailesine hem Türk halkına baş sağlığı dileklerimi burada iletmek isterim.”

Rifat Hisarcıklıoğlu
TOBB Başkanı
‘Siyasetin sembolü olmuş bir isimdi’


“Demirel, Türk siyasi yaşamında önemli bir iz bırakmıştır. siyaset dünyasının sembol olmuş isimlerinden birisiydi. Bu ülkeye,  milletine hizmet eden herkesten Allah razı olsun.”

Nail Olpak
MÜSİAD Başkanı
‘Baraj ve tesislerle Anadolu’yu kalkındırdı’


“Demirel, kendine has üslubu ve renkli kişiliğiyle Türk siyasi tarihindeki yerini almıştır. GAP ve Boğaziçi Köprüsü başta olmak üzere yaptırdığı çeşitli baraj ve tesislerle, Anadolu’nun kalkınmasına katkı sağlamıştır.”

Bülent Eczacıbaşı
Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı
‘Özel sektöre yaptığı katkılarıyla anılacak’


“Süleyman Demirel her zaman demokrasimize, ülkemizin bugün ulaşmış bulunduğu gelişmişlik düzeyine ve özel kesimin gelişimine yaptığı değerli katkılarla anılacaktır.”

Murat Ülker
Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı
‘Barışmasını bilmiyorsan tartışmayacaksın’ tweeti


Twitter üzerinden mesaj yayımlayan Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, Demirel’in bir sözünü alıntılayarak, şöyle yazdı: “Binaenaleyh göçüp gitme vakti. ‘Barışmasını bilmiyorsan tartışmayacaksın’ S. Demirel.”

İbrahim Çağlar
İstanbul Ticaret Odası Başkanı
‘Zorlu dönemeçlerden onun sağduyusu ile geçildi’


“Demokrasimizin en zorlu dönemeçlerinden Demirel’in sağduyulu üslubu ile geçmeyi başardık. Kalkınma  hamleleri yaparken halkı unutmadı. Türkiye de onu unutmayacak”

Erdal Bahçıvan
İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı
Sanayi mücadelesi için her zaman minnettarız’


“Türkiye’yi kalkındırma mücadelesi hiç eksilmeksizin hayatı boyunca devam etmiştir. Ülkemizi bir sanayi ülkesi yapma yolundaki mücadelesini her zaman minnetle anacağız.”