Altın bozdurma devri bankacıları şaşırtıyor!
Dünyadaki son gelişmelere bağlı olarak fiyat düşüşü yaşayan altın, içeride de satış baskısı altında.
Altın mevduatında 10 milyar dolarlık pazar 1 yılda 4 milyar dolara indi, sektör şaşkın. Vatandaşın, altının 100 TL fiyata çıkması sonrası, hızla satışa geçmesinin bu küçülmede etkili olduğunu belirten bankacılar, gelecek adına altınla ilgili görüşlerini Milliyet’e anlattı.
Altındaki fiyat düşüşünün FED’in faiz artırımına ilişkin beklentilere bağlayan bankacılar, önümüzdeki günlerde de fiyat düşünün devam edeceği görüşündeler. Bankacılar, altındaki bu düşüş trendine karşın, Türkiye’de tasarruf sahiplerinin altından vazgeçmeyeceğini ve altına olan taleplerini sürdürecekleri beklentisindeler.
Hizlı düşüş...
Son yıllarda halkın elindeki altın birikimlerini bankacılık sektörüne çekmeye çalışan bankacılar, altın bankacılığında elde kat ettikleri kazanımların sonucu olan hacimsel büyüklüğün son üç yılda 4 milyar dolara düşürmesine karşın altına ilişkin yeni ürün çıkarmaya devam edeceklerini belirttiler.
Onur Genç Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı
‘Yatırımcı SATIp, nakit topluyor’
Fiyatlardaki gerileme, stoktaki altının da erimesine neden oluyor. Yüksek fiyattan alım yapmış yatırımcıların, aldıkları fiyatın altında nakde dönmeleri stokları negatif etkiledi.
Türkiye’de fiyattan bağımsız bir altın birikim alışkanlığı var. Belki de yüz yıllar içinde gelenekselleşmiş bir yatırım davranışı. Bunun değişmesini pek beklemiyoruz. Altın fiyatlarındaki gerilemeyi uzun bir dönemdir izliyoruz. Bu seyirde en etkili olan FED’in bu yıl içerisinde faiz artırımlarına başlayacağı beklentisiydi. ABD’de ilk faiz artış tarihi için Eylül ayı beklentisi korunuyor. Yunanistan ile kreditörler arasındaki konu artık bir risk olmaktan çıktı. Ortadoğu’da artan bölgesel jeopolitik riskler fiyatlara yansımadı. Asya’da fiziki talebindeki düşüşün sürmesi sebebiyle henüz fiziki talebin altın fiyatlarını desteklemekten uzak olduğunu düşünüyoruz.
Turgut Boz TEB Genel Müdür Yardımcısı
‘Gelecekte Altına olan talep sürer’
Son yıllarda yaşanan fiyat hareketleriyle kıymetli maden depo hesaplarının, tepe noktadan bugüne yüzde 50’den fazla düşüş yaşadığını görüyoruz. Aynı dönemde, Altın Kredileri ise 16-17 tondan 2015 yılı ilk yarısı itibarıyla 26 ton seviyesine yükseldi. Altın bankacılığı faaliyetlerinin gerek krediler gerekse mevduat tarafında yeni ürün ve hizmetlerle yoluna devam ediyor.
Ülkemizde altın kültürü çok önemli bir yer tutuyor. Hem yatırım amaçlı hem de takı amaçlı yurtiçi altın talebiyle de bu güçlü trend devam ediyor. Diğer taraftan ülkemiz altın takı ihracatında da dünya genelinde önemli bir yere sahip.
Dönemsel olarak yatırım tutarında iniş çıkışlar olmasına rağmen altının özellikle ekonomik krizlerin ve belirsizliklerin arttığı dönemlerde ‘güvenli liman’ olma özelliğiyle, hem yatırım hem de tasarruf aracı olarak tasarruf sahipleri tarafından tercih edilmeye devam edeceğini düşünüyorum.
Volkan Arslan Akbank Birebir Bankacılık ve Yatırım Yönetimi Bölüm Başkanı
‘İKİ YÖNLÜ TALEP OLABİLİR’
Dünyanın önde gelen analistlerine göre altın, son yıllarda yatırımcıların portföyleri içerisinde yer alan önemli enstrümanlardan biri haline gelmiş durumda. Sektördeki altın mevduat hacmindeki değişimlere baktığımızda Türk yatırımcılarının fiyatları iyi takip ettiğini, doğru zamanlarda alım satım yaptığını görüyoruz. 2015 yılında yaşanan altın mevduat hesabı hacmindeki bu gerilemenin sebebi de TL bazında altın 1 kg’lık fiyatı 2014 yılının sonunda 78.000 TL’ye kadar gerilemişken 2015 yılının ilk çeyreğinde 100.000 TL’nin üzerine çıkarak yüzde 22’nin üzerinde değer kazandı.
Bu durum birçok altın yatırımcısı tarafından satış fırsatı olarak değerlendirildi. Önümüzdeki dönemde altın fiyatlarındaki gelişime göre altın mevduatı hacmi de aşağı veya yukarı yönlü değişebilir.
Bu önemli yatırım aracının bittiğini ya da zayıfladığını söylemek pek mümkün değil. Finansal dalgalanmalar nedeniyle tüm yatırım araçlarında olduğu gibi altında da aşağı ya da yukarı yönlü hareketler olabiliyor.
İlhami Koç İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı
‘Küçülme fiyatlar yüzünden’
Sektörde 2014’ten 2015 Haziran ayına kadar Kıymetli Maden Depo Hesabı büyüklüğü yüzde 30 küçüldü. 2015’te nisandan haziran ortasına dek süren dönemde altın gram fiyatının 100 TL’nin üzerine çıktığı günlerde, yatırımcının eğilimi satış oldu. Ancak bunun olumsuz bir gelişme olduğunu söylemek doğru olmaz. Sektördeki bu küçülme fiyat hareketlerinin doğal bir sonucu.
Altının fiyatını etkileyecek faktörler arasında Fed’in muhtemel faiz artırım kararı, Yunanistan ve Euro Bölgesi’den gelecek veriler, Çin gibi fiziki altın talebi yüksek olan ülkelerin taleplerinin yanı sıra ülkemizde USD/TRY kurunu etkileyebilecek gelişmeler yer alacak.
Alpaslan Çakar Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı
‘Amerika doğrudan etkiliyor’
Altın fiyatlarında yaşanan sürekli dalgalanma ile döviz ve mevduat faizlerindeki artış altın bankacılığında meydana gelen hacim daralmasının en önemli sebepleridir.
Bankacılık sektöründe tasarrufların değerlendirilmesine etkisi ve ülke ekonomisine katkılarından dolayı altın bankacılığının biteceğini düşünmüyorum.
Özellikle FED’in faiz artırımı kararı altın fiyatlarını doğrudan etkileyecek. Yükselen dolar fiyatlarının dolara olan talebi arttıracağı ve tasarrufların dolarda değerlendirilmesi eğiliminin arttığı yatırım piyasasında hem dünyada hem de Türkiye’de altın fiyatları düşük seyredecek.
Altındaki fiyat düşüşünün FED’in faiz artırımına ilişkin beklentilere bağlayan bankacılar, önümüzdeki günlerde de fiyat düşünün devam edeceği görüşündeler. Bankacılar, altındaki bu düşüş trendine karşın, Türkiye’de tasarruf sahiplerinin altından vazgeçmeyeceğini ve altına olan taleplerini sürdürecekleri beklentisindeler.
Hizlı düşüş...
Son yıllarda halkın elindeki altın birikimlerini bankacılık sektörüne çekmeye çalışan bankacılar, altın bankacılığında elde kat ettikleri kazanımların sonucu olan hacimsel büyüklüğün son üç yılda 4 milyar dolara düşürmesine karşın altına ilişkin yeni ürün çıkarmaya devam edeceklerini belirttiler.
Onur Genç Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı
‘Yatırımcı SATIp, nakit topluyor’
Fiyatlardaki gerileme, stoktaki altının da erimesine neden oluyor. Yüksek fiyattan alım yapmış yatırımcıların, aldıkları fiyatın altında nakde dönmeleri stokları negatif etkiledi.
Türkiye’de fiyattan bağımsız bir altın birikim alışkanlığı var. Belki de yüz yıllar içinde gelenekselleşmiş bir yatırım davranışı. Bunun değişmesini pek beklemiyoruz. Altın fiyatlarındaki gerilemeyi uzun bir dönemdir izliyoruz. Bu seyirde en etkili olan FED’in bu yıl içerisinde faiz artırımlarına başlayacağı beklentisiydi. ABD’de ilk faiz artış tarihi için Eylül ayı beklentisi korunuyor. Yunanistan ile kreditörler arasındaki konu artık bir risk olmaktan çıktı. Ortadoğu’da artan bölgesel jeopolitik riskler fiyatlara yansımadı. Asya’da fiziki talebindeki düşüşün sürmesi sebebiyle henüz fiziki talebin altın fiyatlarını desteklemekten uzak olduğunu düşünüyoruz.
Turgut Boz TEB Genel Müdür Yardımcısı
‘Gelecekte Altına olan talep sürer’
Son yıllarda yaşanan fiyat hareketleriyle kıymetli maden depo hesaplarının, tepe noktadan bugüne yüzde 50’den fazla düşüş yaşadığını görüyoruz. Aynı dönemde, Altın Kredileri ise 16-17 tondan 2015 yılı ilk yarısı itibarıyla 26 ton seviyesine yükseldi. Altın bankacılığı faaliyetlerinin gerek krediler gerekse mevduat tarafında yeni ürün ve hizmetlerle yoluna devam ediyor.
Ülkemizde altın kültürü çok önemli bir yer tutuyor. Hem yatırım amaçlı hem de takı amaçlı yurtiçi altın talebiyle de bu güçlü trend devam ediyor. Diğer taraftan ülkemiz altın takı ihracatında da dünya genelinde önemli bir yere sahip.
Dönemsel olarak yatırım tutarında iniş çıkışlar olmasına rağmen altının özellikle ekonomik krizlerin ve belirsizliklerin arttığı dönemlerde ‘güvenli liman’ olma özelliğiyle, hem yatırım hem de tasarruf aracı olarak tasarruf sahipleri tarafından tercih edilmeye devam edeceğini düşünüyorum.
Volkan Arslan Akbank Birebir Bankacılık ve Yatırım Yönetimi Bölüm Başkanı
‘İKİ YÖNLÜ TALEP OLABİLİR’
Dünyanın önde gelen analistlerine göre altın, son yıllarda yatırımcıların portföyleri içerisinde yer alan önemli enstrümanlardan biri haline gelmiş durumda. Sektördeki altın mevduat hacmindeki değişimlere baktığımızda Türk yatırımcılarının fiyatları iyi takip ettiğini, doğru zamanlarda alım satım yaptığını görüyoruz. 2015 yılında yaşanan altın mevduat hesabı hacmindeki bu gerilemenin sebebi de TL bazında altın 1 kg’lık fiyatı 2014 yılının sonunda 78.000 TL’ye kadar gerilemişken 2015 yılının ilk çeyreğinde 100.000 TL’nin üzerine çıkarak yüzde 22’nin üzerinde değer kazandı.
Bu durum birçok altın yatırımcısı tarafından satış fırsatı olarak değerlendirildi. Önümüzdeki dönemde altın fiyatlarındaki gelişime göre altın mevduatı hacmi de aşağı veya yukarı yönlü değişebilir.
Bu önemli yatırım aracının bittiğini ya da zayıfladığını söylemek pek mümkün değil. Finansal dalgalanmalar nedeniyle tüm yatırım araçlarında olduğu gibi altında da aşağı ya da yukarı yönlü hareketler olabiliyor.
İlhami Koç İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı
‘Küçülme fiyatlar yüzünden’
Sektörde 2014’ten 2015 Haziran ayına kadar Kıymetli Maden Depo Hesabı büyüklüğü yüzde 30 küçüldü. 2015’te nisandan haziran ortasına dek süren dönemde altın gram fiyatının 100 TL’nin üzerine çıktığı günlerde, yatırımcının eğilimi satış oldu. Ancak bunun olumsuz bir gelişme olduğunu söylemek doğru olmaz. Sektördeki bu küçülme fiyat hareketlerinin doğal bir sonucu.
Altının fiyatını etkileyecek faktörler arasında Fed’in muhtemel faiz artırım kararı, Yunanistan ve Euro Bölgesi’den gelecek veriler, Çin gibi fiziki altın talebi yüksek olan ülkelerin taleplerinin yanı sıra ülkemizde USD/TRY kurunu etkileyebilecek gelişmeler yer alacak.
Alpaslan Çakar Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı
‘Amerika doğrudan etkiliyor’
Altın fiyatlarında yaşanan sürekli dalgalanma ile döviz ve mevduat faizlerindeki artış altın bankacılığında meydana gelen hacim daralmasının en önemli sebepleridir.
Bankacılık sektöründe tasarrufların değerlendirilmesine etkisi ve ülke ekonomisine katkılarından dolayı altın bankacılığının biteceğini düşünmüyorum.
Özellikle FED’in faiz artırımı kararı altın fiyatlarını doğrudan etkileyecek. Yükselen dolar fiyatlarının dolara olan talebi arttıracağı ve tasarrufların dolarda değerlendirilmesi eğiliminin arttığı yatırım piyasasında hem dünyada hem de Türkiye’de altın fiyatları düşük seyredecek.