Altın alacaklar dikkat!
Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Hasan Çavuşculu, "Daha önce vatandaşları 'dikkat edin, sokakta altın almayın sahtekarlar kandırabilir' diye uyarıyorduk, son günlerde de kuyumcu meslektaşlarımız Türkiye'nin her ilinde dolandırılıyor" dedi.
Çavuşculu, Ankara'da ayarı düşük altınla sarrafları dolandırdığı iddia edilen 4 kişinin gözaltına alındığını, zanlıların aynı yöntemle İstanbul, İzmir ve Bolu'da da çok sayıda sarrafı dolandırdığını, bu yöntemle 4 ilde 120 bin liralık dolandırıcılık yaptıklarının tespit edildiğini belirtti. Çavuşculu, "Bir meslektaşımızın girişimi ve odamızın Emniyet Genel Müdürlüğü ile yaptığı işbirliği sonucunda dolandırıcılar ellerindeki altınlar ve altınları bozdurarak kazandıkları paralarla yakalandılar" diye konuştu.
Ankara'nın çeşitli semtlerinde en az 20 benzer dolandırıcılık vakası daha meydana geldiğini söyleyen Çavuşculu, "Daha önce vatandaşları 'dikkat edin, sokakta altın almayın dolandırıcılar, sahtekarlar kandırabilir' diye uyarıyorduk, maalesef son günlerde de kuyumcu meslektaşlarımız Türkiye'nin her yerinde şebeke halinde eşli ya da tek olarak dolandırılıyor" ifadesini kullandı.
"Adalet Bakanlığı'na ve EGM'ye başvuracağız"
Çavuşculu, dolandırıcılıkta kullanılan altınların, kuyumculuktan anlayan atölye sahiplerince imal edildiğini ve çeşitli yöntemlerle kuyum dükkanlarına satıldığını iddia etti. Bu durumun ülke ekonomisine zarar vermemesi için takip edilmesi gerektiğini vurgulayan Çavuşculu, şunları söyledi: "Dolandırıcılar kuyumculara çoğunlukla aile gibi geliyor, "yeni evlendik, düğünde geldi" diyorlar. Güven telkin etmek için falanca hastanede çalışan doktorum diye geliyorlar. Yakalandıklarında da 'Birisinden borç almıştım, aile yadigarı, düğünde takıldı' gibi yalan ifadelerde bulunuyorlar. Sorgulama çok uzun sürmüyor, savcı altının şahsa hediye gelmiş olabileceğini düşünüyor ve gönderiyor. Bunlar şebeke halinde çalışan bir dolandırıcılık çetesidir. En kısa sürede Adalet Bakanlığına ve Emniyet Genel Müdürlüğüne (EGM) konuyla ilgili araştırma yapılması ve şebeklerin çökertilmesi için elimizdeki belgelerle başvuracağız."
"Sahte altının da ayar ve patent damgası var"
Çavuşculu, dolandırıcılık vakalarının yaşanmaması için kuyumcu meslektaşlarının duyarlı olmaları ve böyle bir olayla karşılaştıkları zaman mutlaka odaya ve polise bilgi vermeleri gerektiğini ifade etti. Altının, sadece mihenk taşına sürterek kontrol edilmesinin kuyumcuları yanıltabileceğine işaret eden Çavuşculu, dolandırıcıların sahte ürünlere de ayar ve patent damgası vurabildiğine dikkati çekti. Kuyumcuların alacakları ürünlerde ayar ve damgaya da güvenmemesi gerektiğini vurgulayan Çavuşculu, "Öncelikle ürün mutlaka kırılmalı ya da kesilmeli, ardından iç kısmına kezzap sürülmeli. Eğer ürün altın değilse iç kısım yeşil ya da siyah renk alacak. Kesmeden ya da kırmadan üst yüzeye kezzap sürüldüğü zaman anlaşılması mümkün değil çünkü renk değişimi meydana gelmiyor" uyarısında bulundu.
"4 taksit, satışları yüzde 30 artırdı"
Çavuşculu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK), kuyumla ilgili harcamalarda kredi kartına taksit yapılamayacağına ilişkin mevzuat hükmünü kaldırmasından sonra altın satışlarının yüzde 30 arttığını bildirdi. Altın fiyatlarının, Japonya Merkez Bankasının teşviki artırması ve ABD Merkez Bankasının varlık alım programını sonlandırmasının ardından 2010'dan bu yana en düşük seviyeye gerilemesine de değinen Çavuşculu, 30 Kasım'da İsviçre'de gerçekleştirilecek referandumdan sonra fiyatların yeniden artacağına işaret etti. Referandumda sunulacak teklife halkın olumlu cevap vermesi halinde, bin 40 ton altın rezervi bulunan İsviçre Merkez Bankasının 5 yılda bin 600 ton altın toplaması gerekeceğini belirten Çavuşculu, dünya genelinde 1 yılda yaklaşık 2 bin 700 ton altın üretildiğini, İsviçre'nin piyasadan 5 yılda bin 600 ton altın almasının fiyatlarda büyük bir artışa yol açabileceğine dikkati çekti. Daha önce altın onsunun bin 900 dolara çıktığını hatırlatan Çavuşculu, İsviçre'nin altın toplamasının diğer ülkelerde de bu yönde eğilim oluşturacağını ve altın onsunun yeniden aynı seviyelere ulaşacağını dile getirdi.
Ankara'nın çeşitli semtlerinde en az 20 benzer dolandırıcılık vakası daha meydana geldiğini söyleyen Çavuşculu, "Daha önce vatandaşları 'dikkat edin, sokakta altın almayın dolandırıcılar, sahtekarlar kandırabilir' diye uyarıyorduk, maalesef son günlerde de kuyumcu meslektaşlarımız Türkiye'nin her yerinde şebeke halinde eşli ya da tek olarak dolandırılıyor" ifadesini kullandı.
"Adalet Bakanlığı'na ve EGM'ye başvuracağız"
Çavuşculu, dolandırıcılıkta kullanılan altınların, kuyumculuktan anlayan atölye sahiplerince imal edildiğini ve çeşitli yöntemlerle kuyum dükkanlarına satıldığını iddia etti. Bu durumun ülke ekonomisine zarar vermemesi için takip edilmesi gerektiğini vurgulayan Çavuşculu, şunları söyledi: "Dolandırıcılar kuyumculara çoğunlukla aile gibi geliyor, "yeni evlendik, düğünde geldi" diyorlar. Güven telkin etmek için falanca hastanede çalışan doktorum diye geliyorlar. Yakalandıklarında da 'Birisinden borç almıştım, aile yadigarı, düğünde takıldı' gibi yalan ifadelerde bulunuyorlar. Sorgulama çok uzun sürmüyor, savcı altının şahsa hediye gelmiş olabileceğini düşünüyor ve gönderiyor. Bunlar şebeke halinde çalışan bir dolandırıcılık çetesidir. En kısa sürede Adalet Bakanlığına ve Emniyet Genel Müdürlüğüne (EGM) konuyla ilgili araştırma yapılması ve şebeklerin çökertilmesi için elimizdeki belgelerle başvuracağız."
"Sahte altının da ayar ve patent damgası var"
Çavuşculu, dolandırıcılık vakalarının yaşanmaması için kuyumcu meslektaşlarının duyarlı olmaları ve böyle bir olayla karşılaştıkları zaman mutlaka odaya ve polise bilgi vermeleri gerektiğini ifade etti. Altının, sadece mihenk taşına sürterek kontrol edilmesinin kuyumcuları yanıltabileceğine işaret eden Çavuşculu, dolandırıcıların sahte ürünlere de ayar ve patent damgası vurabildiğine dikkati çekti. Kuyumcuların alacakları ürünlerde ayar ve damgaya da güvenmemesi gerektiğini vurgulayan Çavuşculu, "Öncelikle ürün mutlaka kırılmalı ya da kesilmeli, ardından iç kısmına kezzap sürülmeli. Eğer ürün altın değilse iç kısım yeşil ya da siyah renk alacak. Kesmeden ya da kırmadan üst yüzeye kezzap sürüldüğü zaman anlaşılması mümkün değil çünkü renk değişimi meydana gelmiyor" uyarısında bulundu.
"4 taksit, satışları yüzde 30 artırdı"
Çavuşculu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK), kuyumla ilgili harcamalarda kredi kartına taksit yapılamayacağına ilişkin mevzuat hükmünü kaldırmasından sonra altın satışlarının yüzde 30 arttığını bildirdi. Altın fiyatlarının, Japonya Merkez Bankasının teşviki artırması ve ABD Merkez Bankasının varlık alım programını sonlandırmasının ardından 2010'dan bu yana en düşük seviyeye gerilemesine de değinen Çavuşculu, 30 Kasım'da İsviçre'de gerçekleştirilecek referandumdan sonra fiyatların yeniden artacağına işaret etti. Referandumda sunulacak teklife halkın olumlu cevap vermesi halinde, bin 40 ton altın rezervi bulunan İsviçre Merkez Bankasının 5 yılda bin 600 ton altın toplaması gerekeceğini belirten Çavuşculu, dünya genelinde 1 yılda yaklaşık 2 bin 700 ton altın üretildiğini, İsviçre'nin piyasadan 5 yılda bin 600 ton altın almasının fiyatlarda büyük bir artışa yol açabileceğine dikkati çekti. Daha önce altın onsunun bin 900 dolara çıktığını hatırlatan Çavuşculu, İsviçre'nin altın toplamasının diğer ülkelerde de bu yönde eğilim oluşturacağını ve altın onsunun yeniden aynı seviyelere ulaşacağını dile getirdi.