ABD'den Türkiye'ye uzanan akılalmaz dolandırıcılık

Amerika Birleşik Devletleri’nden Türkiye’ye İzmir’e uzanan akılalmaz dolandırıcılık ve mağduriyet olayı...

abdpost.com'da yer alan habere göre; Amerika Birleşik Devletleri'nin New York eyaletinde yer alan Long Island ve Brooklyn bölgelerinde inşaat işi üzerine çalışan İzmirli Serdar Aydemir’in sahibi olduğu Türk işletme, yanında yevmiyeyle işe başlayan Türk Vatandaşlarını üç ay çalıştırıp hiçbir ödeme ödemeden Türkiye'ye kaçmasıyla büyük bir şok ve mağduriyet yaşadılar.

ABD’de haber sitelerine de yansıyan Dolandırıcılık olayının faili SERDAR AYDEMİR 

Gün geçmiyor ki, ABD'de bir Türkün başka bir Türkü dolandırdığını duymayalım!

Aydın Keskin (Haliloğlu), Efe Cumhur, Cengiz Keniş, Zekin Aydın, Arif Muedin bu mağdurlardan sadece birkaçı.

Arkadaşlarıyla birlikte bir Türkün yanında işe başlamışlar ve üç ay çalıştıktan sonra 20 bin dolar alacaklarının bir kuruşunu bile alamamışlar. 

Olayı Aydın Keskin (Haliloğlu)'nun beyanı ile dolandırıcılık şöyle gelişmiş:

"Geçtiğimiz Mart ayında İzmirli bir inşaat şirketi sahibi olan Serdar Aydemir’in yanında çalışmaya başladık. 4 tane büyük iş vardı elinde. Yazın o sıcak günlerinde sabah 8 akşam 5 çalışmaya başladık. İşe ilk başladığımızda 15 günde bir bize para ödeyeceğini söyledi, biz de bu şartları kabul dedik.

15 gün sonra beni çağırıp "10 gün idare eder misiniz?" diye sordu. Biz de mecburen içeride alacağımız olduğu için bekleriz dedik.

O gün geldiğinde ise yine paramızı alamadık. Bırakıp gitsek 10 bin dolar gibi bir parayı bırakıp gidecektik. Elinde büyük işler vardı. "Bende paranız kalmaz, ev sahiplerinden para alacağım ve ilk sizin paranızı vereceğim, benim yanlışım olmaz." diye diye oyaladı bizi.

O an için kendisine güvenmekten başka bir seçeneğimiz yoktu.

Alacağımız bedel 20 bin dolara ulaşınca Serdar Aydemir'i fiziki olarak takip etmeye başladık ve kumarhaneye gittiğini gördük. Saatlerce çıkmıyor, kumar oynuyordu.

"Arnavut bir arkadaşımdan ev alacağım, bana yardımcı ol" diyerek parça parça 3 seferde aldığı 90 bin doları da kumarda kaybettiğini, bizim iş yaptığımız patronlardan aldığı yaklaşık 250 bin doları da kumarda kaybettiğini öğrendik.

O zaman evini satıp bize olan borcunu ödeyeceğini söyledi ve bize çek ile senet verdi." dedi.

26 Ağustos’ta son kez randevulaştık, artık iş yapmıyordu. O tarihte onun evine gidip paramızı almak üzere sözleştik.

25'inde bizi aradı ve "Neredeyseniz gelip paranızı ödeyeceğim, param geldi dedi." Biz de sevindik haliyle.

Onun evinden 2 saat uzaklıkta bir noktada buluşmak üzere sözleştik. Oraya ulaşmak üzere bizler 200 dolar Uber'e git gel cebimizden para ödedik. Fakat randevusuna gelmeyen Serdar Aydemir ise aynı saatlerde havaalanından çıkış yapmış. Bunu sonradan öğrendik.

Biz ortada kalakaldık. Kime anlatırız derdimizi? Allah korkusu olmayan bu insana 6 aydır ulaşamıyoruz. Ailesini aradık defalarca, "Aramayın, rahatsız etmeyin bizi" dediler. Taaa ki, bu olayı sosyal medyada paylaşıncaya kadar!

O zaman, annesi aradı beni ve "Yazıyı kaldır, yazın paranı ödeyeceğim." dedi. Ben de "İki ay önce bizi tersliyordunuz, ne oldu?" diye sordum. o yazıyı kaldırın. Söz veriyorum yazın ödeyeceğim." cevabını verdi.

Ben de o zaman "Ağustos sonuna senet verin" şeklinde karşılık verdim. Yaşlı kadın, "Evrak vermem ama söz veririm." dedi. Ben de "Sizin sözünüze güvenmem." dedim.

Serdar Aydemir’in Borcunun Belgesi Olan Yazı ve Senet;