Konut Haberleri
29 Haz 2018 13:59
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 05:52
Altında 200 lira beklentisi
Adana Kuyumcular Odası Başkanı Oğuz Başman, 24 Haziran seçimlerinden önce 186 liraya kadar düşen altının, dövizin yukarı doğru bir ivme kazanması durumunda, yeniden 200 liranın üzerine çıkacağını beklediklerini ifade etti.
Adana Kuyumcular Odası Başkanı Oğuz Başman, yaptığı açıklamada,
seçim süreci ve sonrasında altın piyasasındaki hareketliliği
değerlendirdi.
Seçim, savaş, ekonomik krizler ve dev ekonomiye sahip ülkelerin birbirine karşı olumlu veya olumsuz eylemlerinin altına direkt olarak etki ettiğini belirten Başman, "Doğal olarak doların yukarı doğru ivme kazanması, altını da beraberinde yukarı çekti. Seçimden bir hafta 10 gün önce yukarı doğru hareketle, 205 liraya kadar geldi. Altının bu sırada hareket noktası 160 liraydı. Çok hızlı bir şekilde 180 liraya geldi, 190 lirada soluk aldı ve en son 205 lira gibi bir rakamda tavan yaptıktan sonra geri gelmeye başladı. Seçim sonrasında altın, 186 lira gibi gayet sakin ve yatay bir seyir izlemektedir” diye konuştu.
Altın fiyatındaki düşüşün sebebini, doların az da olsa düşmesine ve özellikle uluslararası piyasada ONS’un düşüş yaşamasına bağlayan Başman, "ONS, bin 300’lerdeydi, şu an da bin 250 gibi rakamları takip ediyor. Bu da altının 186 lirada hakim bir seyir izlemesine yol açtı. Seçimlerin ön dönemi bitip, Bakanlar Kurulunun kurulmasından sonra en önemlisi de ekonomik göstergelerin, ekonomik tedbirlerin, ne boyutta olacağını görmemiz lazım. Eğer dövizde yeniden yukarı doğru bir ivme bekliyorsak altının da tekrar 200 liranın üzerinde çıkacağı günler uzak değildir. Beklentimiz fiyatların yükseleceği yönünde" ifadelerini kullandı.
Ekonomi Bakanı Mehmet Şimşek’in, piyasalarda para sıkılaştırması sonucunda daralma görüleceğini söylediğini kaydeden Başman, "Dövizin, belki faizlerin artışına yol açacak. İster istemez altının yükselişini tetikleyecektir” dedi.
Altın fiyatında yaşanacak yükselişin, vatandaşa yansımasını da değerlendiren Başman, altının insanların olmazsa olmazı olmadığını vurgulayarak, “Yüzük takmazsanız, eşiniz bir kolye takmazsa dünyanın sonu değil. Bir aile olarak geçindireceğiniz bir ev var. Bu evin elektriği, suyu, mutfak harcamaları, giyimi kuşamı gibi bir takım cari harcamaları var. Geliriniz orta seviyede seyrediyorsa, öncelikle bunları karşılamak zorundasınız. Daha sonra altın alırsınız" şeklinde konuştu.
En çok hitap ettikleri kesimin sabit gelirli, orta tabaka ve çiftçi kesimi olduğunun altını çizen Başman, "Şu anda karpuz, kavun çıktı, buğdayı biçtiler. Çiftçi şimdi düğününü yapacak, borcunu ödeyecek, aldığı altını eşine, çocuğuna ya da gelinine geri vermesi lazım. Yani piyasa birbirine bağlı bir çark. Maalesef piyasanın daralmasından dolayı bunlar çok zor. Dolayısıyla biz de altın ticaretinde çok yüksek boyutlarda bir hacim beklemiyoruz. Ama fiyatların artacağı konuda kanaatimiz var" ifadelerini kullandı.
Seçim, savaş, ekonomik krizler ve dev ekonomiye sahip ülkelerin birbirine karşı olumlu veya olumsuz eylemlerinin altına direkt olarak etki ettiğini belirten Başman, "Doğal olarak doların yukarı doğru ivme kazanması, altını da beraberinde yukarı çekti. Seçimden bir hafta 10 gün önce yukarı doğru hareketle, 205 liraya kadar geldi. Altının bu sırada hareket noktası 160 liraydı. Çok hızlı bir şekilde 180 liraya geldi, 190 lirada soluk aldı ve en son 205 lira gibi bir rakamda tavan yaptıktan sonra geri gelmeye başladı. Seçim sonrasında altın, 186 lira gibi gayet sakin ve yatay bir seyir izlemektedir” diye konuştu.
Altın fiyatındaki düşüşün sebebini, doların az da olsa düşmesine ve özellikle uluslararası piyasada ONS’un düşüş yaşamasına bağlayan Başman, "ONS, bin 300’lerdeydi, şu an da bin 250 gibi rakamları takip ediyor. Bu da altının 186 lirada hakim bir seyir izlemesine yol açtı. Seçimlerin ön dönemi bitip, Bakanlar Kurulunun kurulmasından sonra en önemlisi de ekonomik göstergelerin, ekonomik tedbirlerin, ne boyutta olacağını görmemiz lazım. Eğer dövizde yeniden yukarı doğru bir ivme bekliyorsak altının da tekrar 200 liranın üzerinde çıkacağı günler uzak değildir. Beklentimiz fiyatların yükseleceği yönünde" ifadelerini kullandı.
Ekonomi Bakanı Mehmet Şimşek’in, piyasalarda para sıkılaştırması sonucunda daralma görüleceğini söylediğini kaydeden Başman, "Dövizin, belki faizlerin artışına yol açacak. İster istemez altının yükselişini tetikleyecektir” dedi.
Altın fiyatında yaşanacak yükselişin, vatandaşa yansımasını da değerlendiren Başman, altının insanların olmazsa olmazı olmadığını vurgulayarak, “Yüzük takmazsanız, eşiniz bir kolye takmazsa dünyanın sonu değil. Bir aile olarak geçindireceğiniz bir ev var. Bu evin elektriği, suyu, mutfak harcamaları, giyimi kuşamı gibi bir takım cari harcamaları var. Geliriniz orta seviyede seyrediyorsa, öncelikle bunları karşılamak zorundasınız. Daha sonra altın alırsınız" şeklinde konuştu.
En çok hitap ettikleri kesimin sabit gelirli, orta tabaka ve çiftçi kesimi olduğunun altını çizen Başman, "Şu anda karpuz, kavun çıktı, buğdayı biçtiler. Çiftçi şimdi düğününü yapacak, borcunu ödeyecek, aldığı altını eşine, çocuğuna ya da gelinine geri vermesi lazım. Yani piyasa birbirine bağlı bir çark. Maalesef piyasanın daralmasından dolayı bunlar çok zor. Dolayısıyla biz de altın ticaretinde çok yüksek boyutlarda bir hacim beklemiyoruz. Ama fiyatların artacağı konuda kanaatimiz var" ifadelerini kullandı.