Politika
07 Mayıs 2018 16:25
Son Güncelleme: 10 Oca 2019 05:47
Akşener: Vatandaşın tüm borçlarını sileceğiz
İktidara geldiklerinde ''Türkiye Dayanışma Fonu'' kuracaklarını da açıklayan Akşener, yaklaşık 4,5 milyon vatandaşı borç yükünden kurtaracaklarını ifade etti.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara'da parti genel
merkezinde basın toplantısı düzenlendi.
Toplantıda ilk olarak İstanbul Bağcılar'da İYİ Parti standına yönelik saldırıyı kınayan Akşener, özetle şu ifadeleri kullandı:
"Üye yazım standımıza bir saldırı oldu. Onunla ilgili elbette üzgünüz. Bir seçime gidiyoruz savaşa değil. Sahada milletvekili adaylarının da değişik partilerden demokratik kurallar içerisinde ben daha iyi yaparım diyerek rekabet ettiği şenlik gibi olması gereken seçime doğru gidilirken bugün karşılaştığımız gerilimi artırıcı lider dilinin geldiği bir nokta bu. Bugün huzurunuzda Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı Sayın Erdoğan'ı İçişleri Bakanı'nı göreve davet ediyorum. Bu tür yol yol değildir. Seçim güvenliğini sağlamak iktidar partisinin görevidir. Bu ülkedeki veya herhangi bir ülkedeki kadınların erkeklerin namusları canları şerefleri o ülkeyi yönetenlerin emanetindedir. Eğer bu emanete uygun davranamıyorlarsa bu arkadaşların biz bu işi yapamıyoruz deyip çekip gitmeleri şarttır. Biz gerilimin tarafı değiliz kardeşliğin yanındayız biz bu ülkeye nefes aldırmak için yola çıktık. Bu demek değildir ki arkadaşlarımızın önüne gelen tarafından hırpalanmasına da müsaade edeceğiz bu da söz konusu olamaz.''
''BORÇLARININ TAMAMINI SİLECEĞİZ''
Akşener, daha sonra seçim projesi kapsamında hazırladıkları ''Türkiye Dayanışma Fonu'' projesi hakkında bilgiler verdi. İktidara gelir gelmez hiç vakit kaybetmeden bir sosyal dayanışma fonu kuracaklarını söyleyen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu fona, Türkiye Dayanışma Fonu adını verdik. Biz diyoruz ki 'Borç kaderin değil, sileceğiz.' 30 Nisan 2018 tarihi itibariyle borçları, bankalarca veya tüketici finansman şirketlerince yasal takibe ya da yakın takibe alınmış olan ve de borçları tahsilat şirketlerine satılmış olan 4,5 milyona yakın vatandaşımızın tüketici kredisi, kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarından doğan borçlarını biz satın alacağız. Bu durumda olan borçlulardan, işsiz, emekli ya da asgari ücretle çalışanların borçlarının tamamını, sileceğiz. Değil borcunu ödemek, evine ekmek, çocuğuna süt bile götürmekte zorlanan işsiz kardeşlerimizi, tam rahat edeceği yaşlarda borç krizi içinde debelenen emeklilerimizi bu yükten kurtarmak boynumuzun borcudur. Yine borçları bu durumda olan, düşük gelirle çalışan vatandaşlarımızın ve öğrencilerimizin borçlarının en az yüzde 80'ini, belirli kriterlere göre sileceğiz. Kalan borçlarınıysa faizsiz 10 yıla kadar taksitle ödeyebilecekler. Ayrıca şehit ve gazi ailelerinin bu durumdaki tüm borçlarını sileceğiz. Vatan onlara çok şey borçludur. En azından bunu yapalım."
''4,5 MİLYON VATANDAŞIMIZI BORÇ YÜKÜNDEN KURTARIYORUZ''
Proje kapsamında 4,5 milyon vatandaşın borç yükünden kurtarılacağını söyleyen Akşener, şöyle konuştu:
"İşsiz ve emeklilerimizi, şehit ve gazi ailelerini, ödeyemedikleri bütün borçlarından kurtarıyoruz. Borç bittiğinde veya erken ödeme yapılması durumunda vatandaşlarımız yeniden bankalardan kredi alabilir duruma geleceklerdir. İşsiz kalıp ya da gücü yetmediği için borcunu ödeyememiş ve finansal kayıtları bozulmuş vatandaşlarımız, durumları düzeldiğinde, örneğin yeniden konut kredisi alabileceklerdir. Diyoruz ki borç kaderin değil, kurtulacaksın. Türkiye Dayanışma Fonu ile vatandaşlarımıza yeni bir başlangıç yapmaları için fırsat vereceğiz. Artık kapı her çalındığında, haciz memuru mu geldi diye endişelenmeyecekler. Bakkalın manavın önünden geçerken boyunları eğik kalmayacak. Çocuklarına süt alırken iki kere düşünmeyecekler."
KAYNAĞINI AÇIKLADI
Akşener proje kapsamında kendilerine, "Bunlar iş bilmez, ekonomiyi batırır. Nereden gelecek bu para? Gömü mü buldular? Nereden bu değirmenin suyu?" diye soracaklarını söyleyerek, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Bizim ekonomi ve finans ekibimiz son kuruşuna kadar bunun maliyetini hesapladı. Bu borç silme ve azaltma fonunun, bir defalık olmak üzere 2018 bütçesine maliyeti yaklaşık 8 milyar TL olacak. Bu rakamdan, borcunu taksitle 10 yılda geri ödeyecek olan vatandaşlarımızın ödemeleri düşülürse maliyetin daha düşük olacağı açıktır. Şunun kesinlikle bilincindeyiz ki ilave borçlanma ile yapılacak bir iyileştirme fayda sağlamaz. Bazıları da diyebilir ki, 'Borcunu zamanında ödeyen vatandaşlarımıza haksızlık olmayacak mı? Neden onlar, borcunu ödemeyenlerin yükünü paylaşsın?' Bu vatandaşların içinde kötü niyetli, sorumsuz kişiler de yok mudur? Elbette vardır. Ancak 5 milyon insanımıza 'sorumsuz ve kötü niyetli' demek, ne ahlaken ne de vicdanen doğru. Ayrıca bu durumda olan vatandaşlarımıza toplum olarak yardım elini uzatmak boynumuzun borcudur. Devlet nasıl ki zor durumda olan şirketlere yardım elini uzatıp, Kredi Garanti Fonu aracılığıyla 15 milyar TL'lik bir zararı üstlenmişse, zor durumda olan vatandaşlarımıza da yardım etmek durumundadır. Size söz veriyorum 25 Haziran sabahı sizi bu yükten kurtaracağım. Borç kaderiniz değil, sileceğiz. Kurtulacaksın."
Akşener'in konuşmasının ardından Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, proje hakkında bilgi verdi.
Toplantıda ilk olarak İstanbul Bağcılar'da İYİ Parti standına yönelik saldırıyı kınayan Akşener, özetle şu ifadeleri kullandı:
"Üye yazım standımıza bir saldırı oldu. Onunla ilgili elbette üzgünüz. Bir seçime gidiyoruz savaşa değil. Sahada milletvekili adaylarının da değişik partilerden demokratik kurallar içerisinde ben daha iyi yaparım diyerek rekabet ettiği şenlik gibi olması gereken seçime doğru gidilirken bugün karşılaştığımız gerilimi artırıcı lider dilinin geldiği bir nokta bu. Bugün huzurunuzda Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı Sayın Erdoğan'ı İçişleri Bakanı'nı göreve davet ediyorum. Bu tür yol yol değildir. Seçim güvenliğini sağlamak iktidar partisinin görevidir. Bu ülkedeki veya herhangi bir ülkedeki kadınların erkeklerin namusları canları şerefleri o ülkeyi yönetenlerin emanetindedir. Eğer bu emanete uygun davranamıyorlarsa bu arkadaşların biz bu işi yapamıyoruz deyip çekip gitmeleri şarttır. Biz gerilimin tarafı değiliz kardeşliğin yanındayız biz bu ülkeye nefes aldırmak için yola çıktık. Bu demek değildir ki arkadaşlarımızın önüne gelen tarafından hırpalanmasına da müsaade edeceğiz bu da söz konusu olamaz.''
''BORÇLARININ TAMAMINI SİLECEĞİZ''
Akşener, daha sonra seçim projesi kapsamında hazırladıkları ''Türkiye Dayanışma Fonu'' projesi hakkında bilgiler verdi. İktidara gelir gelmez hiç vakit kaybetmeden bir sosyal dayanışma fonu kuracaklarını söyleyen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu fona, Türkiye Dayanışma Fonu adını verdik. Biz diyoruz ki 'Borç kaderin değil, sileceğiz.' 30 Nisan 2018 tarihi itibariyle borçları, bankalarca veya tüketici finansman şirketlerince yasal takibe ya da yakın takibe alınmış olan ve de borçları tahsilat şirketlerine satılmış olan 4,5 milyona yakın vatandaşımızın tüketici kredisi, kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarından doğan borçlarını biz satın alacağız. Bu durumda olan borçlulardan, işsiz, emekli ya da asgari ücretle çalışanların borçlarının tamamını, sileceğiz. Değil borcunu ödemek, evine ekmek, çocuğuna süt bile götürmekte zorlanan işsiz kardeşlerimizi, tam rahat edeceği yaşlarda borç krizi içinde debelenen emeklilerimizi bu yükten kurtarmak boynumuzun borcudur. Yine borçları bu durumda olan, düşük gelirle çalışan vatandaşlarımızın ve öğrencilerimizin borçlarının en az yüzde 80'ini, belirli kriterlere göre sileceğiz. Kalan borçlarınıysa faizsiz 10 yıla kadar taksitle ödeyebilecekler. Ayrıca şehit ve gazi ailelerinin bu durumdaki tüm borçlarını sileceğiz. Vatan onlara çok şey borçludur. En azından bunu yapalım."
''4,5 MİLYON VATANDAŞIMIZI BORÇ YÜKÜNDEN KURTARIYORUZ''
Proje kapsamında 4,5 milyon vatandaşın borç yükünden kurtarılacağını söyleyen Akşener, şöyle konuştu:
"İşsiz ve emeklilerimizi, şehit ve gazi ailelerini, ödeyemedikleri bütün borçlarından kurtarıyoruz. Borç bittiğinde veya erken ödeme yapılması durumunda vatandaşlarımız yeniden bankalardan kredi alabilir duruma geleceklerdir. İşsiz kalıp ya da gücü yetmediği için borcunu ödeyememiş ve finansal kayıtları bozulmuş vatandaşlarımız, durumları düzeldiğinde, örneğin yeniden konut kredisi alabileceklerdir. Diyoruz ki borç kaderin değil, kurtulacaksın. Türkiye Dayanışma Fonu ile vatandaşlarımıza yeni bir başlangıç yapmaları için fırsat vereceğiz. Artık kapı her çalındığında, haciz memuru mu geldi diye endişelenmeyecekler. Bakkalın manavın önünden geçerken boyunları eğik kalmayacak. Çocuklarına süt alırken iki kere düşünmeyecekler."
KAYNAĞINI AÇIKLADI
Akşener proje kapsamında kendilerine, "Bunlar iş bilmez, ekonomiyi batırır. Nereden gelecek bu para? Gömü mü buldular? Nereden bu değirmenin suyu?" diye soracaklarını söyleyerek, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Bizim ekonomi ve finans ekibimiz son kuruşuna kadar bunun maliyetini hesapladı. Bu borç silme ve azaltma fonunun, bir defalık olmak üzere 2018 bütçesine maliyeti yaklaşık 8 milyar TL olacak. Bu rakamdan, borcunu taksitle 10 yılda geri ödeyecek olan vatandaşlarımızın ödemeleri düşülürse maliyetin daha düşük olacağı açıktır. Şunun kesinlikle bilincindeyiz ki ilave borçlanma ile yapılacak bir iyileştirme fayda sağlamaz. Bazıları da diyebilir ki, 'Borcunu zamanında ödeyen vatandaşlarımıza haksızlık olmayacak mı? Neden onlar, borcunu ödemeyenlerin yükünü paylaşsın?' Bu vatandaşların içinde kötü niyetli, sorumsuz kişiler de yok mudur? Elbette vardır. Ancak 5 milyon insanımıza 'sorumsuz ve kötü niyetli' demek, ne ahlaken ne de vicdanen doğru. Ayrıca bu durumda olan vatandaşlarımıza toplum olarak yardım elini uzatmak boynumuzun borcudur. Devlet nasıl ki zor durumda olan şirketlere yardım elini uzatıp, Kredi Garanti Fonu aracılığıyla 15 milyar TL'lik bir zararı üstlenmişse, zor durumda olan vatandaşlarımıza da yardım etmek durumundadır. Size söz veriyorum 25 Haziran sabahı sizi bu yükten kurtaracağım. Borç kaderiniz değil, sileceğiz. Kurtulacaksın."
Akşener'in konuşmasının ardından Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, proje hakkında bilgi verdi.